En çok 9'uncu sınıf öğrencileri devamsızlık yapıyor

Güncelleme Tarihi:

En çok 9uncu sınıf öğrencileri devamsızlık yapıyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 14, 2017 16:53

En çok 9'uncu sınıf öğrencileri devamsızlık yapıyor

Haberin Devamı

Yaprak KOÇER/SAMSUN, (DHA) - SAMSUN İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 'Okuldayım Projesi' kapsamında il genelinde 69 okulda devamsızlığı 5 gün ve üzeri olan 1988 öğrenci üzerinde anket çalışması yapıldı. Proje kapsamında düzenlenen çalıştayda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, devamsızlık oranını en yüksek 9'uncu sınıflarda görüldüğü söyledi. Esen, Türkiye genelinde okul terki ve devamsızlık oranın ise yüzde 32 olduğunu belirtti.
Samsun İl Milli Müdürlüğü tarafından yürütülen 'Okuldayım Projesi' kapsamında 'Okula Devamın ve Aidiyetin Artırılması Çalıştayı' düzenlendi. Kentteki bir otelin salonunda gerçekleştirilen çalıştayın açılış programına İl Mili Eğitim Müdürü Coşkun Esen, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden öğretim görevlileri, okul idarecileri, öğretmenler, eğitim sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Proje kapsamında 2 ay önce samsun'un 17 ilçesinde devamsızlık durumu bakımından yüksek olan 69 okuldaki devamsızlığı 5 gün ve üzeri olan 750'si kız, 1238'i erkek öğrenci olmak üzere toplam 1988 öğrenci üzerinde okul devamsızlığı nedenlerine ilişkin anket çalışması yapıldığı belirtildi. Anket sonuçlarına göre ortaya çıkan verilerden bir makale hazırlandı. Düzenlene çalıştayda bu veriler değerlendirilip öğrencilerin okula devamının artırılmasına ilişkin soruna karşı çözüm önerileri üretilmeye çalışıldı.
Çalıştayın açılış bölümünde konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, anket çalışması neticesinde okullarda çok ciddi anlamda devamsızlık ve aidiyet probleminin olduğunu, erken okul terklerinin Samsun'da beklenenden yüksek olduğunu gördüklerini belirterek "Bu bir problem. Milli Eğitim Bakanlığımızın 2015-2019 stratejik belgesinde ifade ettiğine göre Türkiye genelinde yüzde 32'lik gibi çok büyük bir paya sahip okul terkimiz ve devamsızlık oranımız var. İlkokullar düzeyinde bu biraz daha düşük yüzde 14'ler seviyesinde ama orta okulda ve liselerimize geldiğinde yüzde 34-35 ile ifade edilebilecek çok büyük rakamlarla karşı karşıyayız. Yani biz eğitim sistemimiz içerisine giren öğrencilerimizin yüzde 32'sini maalesef kaybediyoruz. Ya erken öğrenim alanının dışına çıkmış oluyor. Yani okul terk etmiş oluyor ya da bu oranda okula devamı konusunda aidiyeti konusunda okul kültürüne uyum konusunda sorun yaşıyoruz. Bu mutlaka halledilmesi gereken bir problem olarak önümüzde duruyor" diye konuştu.  
Yüzde 32'lik oranın Samsun için de üç aşağı beş yukarı yakın bir oran olduğunu söyleyen Esen, "Türkiye ortalaması ile örtüşen bir oran olduğunu bizde yapmış olduğumuz anketlerde tespit ettik. Özellikle ve özellikle devamsızlık oranının yüzde 75 oranında 9'uncu sınıflar düzeyinde yapıldığını gördük. Bu şu demek değil 9'uncu sınıfların yüzde 75'i devamsızlık yapıyor değil. Devamsızlık oranı yükseklik bağlamında en çok 9'uncu sınıflarda görülüyor. Bakıyorsunuz ilkokul devamında orta okul ve lise yani bir üst öğrenime hazırlanan okulun daha ilk aşamasında ilk sınıfında çok ciddi bir devamsızlık oranımız okula aidiyet duyusunda ciddi bir zayıflama ve okulu terk etme eğilimi seziyoruz sezmenin ötesinde bir tespit olarak ortaya koymuş oluyoruz. İşte bütün bu problemleri nasıl ortadan kaldırabiliriz diye bugün bir ortak akıl arayışı içerisindeyiz" dedi.  
Uluslararası düzeyde yapılan araştırmalar, kendi yapmış oldukları anket sonucunun da olayın vahametini bütün çıplaklığı ile ortaya koyduğunu dile getiren Coşkun Esen, "Yapmış olduğumuz ankette de şunu gördük özellikle okul terklerinde ve devamsızlığın yapılmasında öğrencimizin okul yönetimlerini sorumlu tuttuğunu belli oranda da öğretmenimizi ve derslerin sıkıcılığını bahane ettiğini ve belli oranda da ailevi sebeplerden dolayı devamsızlığa saptıklarını ifade ediyorlar. Yüzde 25'ler düzeyinde okul yönetimlerinin tavrından çekindiği için, geç kaldığı takdirde okula geç gittiği takdirde okul yönetiminin kendisine göstereceği tepkiden çekindiğini ifade ediyor diğer tarafta derslerin sıkıcı olduğunu ve çeşitlendirilemediğini, derslerin zevkli hale getirilemediğinden hareketle devamsızlık yaptığını ifade ediyor" diye konuştu.
Bu günün öğrencisinin 2000'den sonra doğan Z kuşağı olarak tanımlanan bambaşka bir kuşak olduğunu de söyleyen İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, şunları söyledi:
"Biz bu kuşağın farkında olmalıyız. Bu kuşak bizim gibi dört duvara arasında saatlerce oturmayı yeğlemiyor, uzun süre konuşmak istemiyor hatta uzun uzun cümlelerle bile konuşmak ve tartışmak istemiyor. Bakıyorsunuz çocuklarımız paragraf sorularını çok uzun buluyor. Okusa cevaplandırabilecek nitelikli bilgiye sahip ama sıkıcı bulduğu için okumuyor. Bütün bunları biz anlamak durumundayız. Ve dolayısıyla umduğunu bulamadığı takdirde aidiyet duygusu zayıflıyor ve erken okul terki oluyor.  Erken okul terki demek suça itilmiş çocuk demek, olumsuz davranış içerisine girmiş çocuk demek, belki intihara kadar sürüklenecek ki zaman zaman bunu da duyuyoruz çok üzücü de olsa yaşıyoruz oraya kadar uzanan bir olumsuzluk demek. Erken okul terki demek mesela çocuk gelinler demek. Belki ilimizde bu kendisi çok hissettiren bir sorun olarak çıkmıyor ama ülkemizin belli coğrafyasında erken okul terkleri bu tür bir sonuç ta maalesef doğuruyor."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!