Risklere karşı borsa dopingi

PİYASADA her gün yeni bir gelişme durumu değiştiriyor. Ancak, yatırım uzmanları ana riskleri göz önüne alarak yıllık raporlarını oluşturuyorlar. İşte Garanti Yatırım da yeni yılla birlikte bu yıl neler yaşanabileceğine ilişkin ayrıntılı bir rapor hazırladı. Türkiye’de her ne kadar yatırımcı biraz kısa vadeli hareket etse de aslında büyük resmi görmek önemli. Garanti Yatırım Genel Müdürü Zeki Şen ve ekibi 2018’den oldukça umutlu. Kısa dönemli ataklar ve jeopolitik risklerden kaynaklı gelişmeler olsa da bu yılın hisse senetlerinde yabancılar açısından büyük fırsatlar barındırdığını dile getiren Şen, “Çok güzel markaların borsaya gelmesi yabancı için fırsat olacaktır. 1 milyonun biraz üzerine takılmış yatırımcı sayısının artması için de büyük imkan sunuyor bu markalar. Kafayı yatırımcı sayısını 1.5-2 milyona çıkarmaya yormalıyız. Borsa geçen yıl yükselmiş olsa da son üç yılda gelişmekte olan ülkeler arasında en çok değer kaybeden ülkelerden biriyiz” diye konuştu.

Şen, şöyle konuştu; “Yeni ürünler yeni kanallarla hisse senedi müşteri sayısının artacağı yıl olarak görüyorum 2018’i. Yabancı yatırımcı açısından çok büyük fırsatlar var. Önemli büyük marka halka arzları geliyor. Bunu negatif görenler de var ama böyle bakmamak lazım. Bizim hep borsa işlem hacminin belli kağıtlar üzerinde dönüyor diye şikayet ediyoruz. Şimdi hakikaten güzel markalar geliyor ve bunların gelmesi yabancı için de fırsat olacaktır.”

2018’DE YÜZDE 4.5 BÜYÜME

2018 beklentilerini üç ayaklı olarak oluşturduklarını ve bunun başında global piyasalardaki gelişmeler geldiğini söyleyen Şen, “Çevirmemiz gereken dış borçlarımız var ve bunu iyi koşullarda çevirebileceğimiz bir yıla başlıyoruz. Global merkez bankalarının politikaları belli. Değişilik bekleyecek done yok. Global likiditenin olumlu seyredeceği bir sene olacağını gelişen piyasalara para gireceğini düşünüyoruz. Global taraf bizim için destekleyici olacak. İkincisi makroekonomik dinamikler, yine iyi bir yıl olmasını bekliyoruz, yüzde 4.5 civarında büyümeyi yakalayabileceğiz” dedi. Şen, bu yıl yüzde 6.7-7 gibi bir büyümenin olmasını öngördüklerini ve bunun üzerine 2018’de yüzde 4.5 ile devam edilmesi olumlu bir gelişme olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti: “Enflasyonda tepeye geldiğimizi düşünüyoruz, bundan sonra yavaş yavaş aşağıya doğru patika izleyeceğini düşünüyoruz. Bir süre 10’lar civarında plato oluşabilir. Belki sürprizler olursa ocakta yüzde 10’lara yakınsayacak  ve yıl sonunda yüzde 9’a inmesini bekliyoruz.

Zeki Şen, Türkiye’nin dış finansman ihtiyacını karşılayamayacağı bir dünya öngörmüyor.

En kötüsünü geride bıraktık gibi düşünebiliriz. Riskler var ama gıda fiyatlarının eski seyirlerine döneceğini bekliyoruz. Gıda yüksek çıkar, kur atakları olursa sıkıntı yaşanabilir. Makro tarafta çok rahatsız edecek bir şey yok. Cari açıkta biraz yükselme var ama çevrilemeyecek boyutta değil. Dış finansman ihtiyacımızı karşılayamayacağımız bir dünya öngörmüyoruz. Üçüncü olarak politik taraf, 2017’den daha iyi olacak Avrupa ile ilişkiler yumuşuyor ve bunun devam edeceğini düşünüyoruz.”

YATIRIMIN ANA SİGORTASI BÜYÜME

GARANTİ Yatırım Genel Müdürü Zeki Şen, geçen yıl uygulanan ve bu yıl devam etmesini umduğu Kredi Garanti Fonu’nun çok olumlu olduğunu belirterek “Piyasa ne kadar pozitif olsa, borsa pozitif performans gösterse de eninde sonunda bunun reel yansıması yoksa o zaman kağıt üstünde kalır. Reel yansımasının olması için yapıldı KGF ve çok da işi yaradı. Çok fazla risk var derseniz ve hepsini fiyatlamaya çalışırsanız reel sektörde iş yapamazsınız. Türkiye’de büyümeye ihtiyacı olan sektörler sadece faiz yüksek olduğu için yatırım yapmıyor değil, beklentiler sıkıntılı. Yatırımların ana sigortası ne kur ne enflasyon ne başka bir şey. Yurtdışına zaten müdahale edemiyorsunuz ana sigortası büyüme. Büyüme bizim için olmazsa olmaz. Parasını faize değil reel sektöre yatıranların önünü açmanız lazım. Bir takım kararlarla KGF ile açmak, elini kuvvetlendirmek lazım. Türkiye’nin iç dinamiğini nasıl harekete geçiririz diye düşünmek lazım. Siyasetçilerin daha fazla ekonomi konuşması gerekiyor. Böylece yurtdışından daha az etkileniriz”  diye konuştu.

 

 

Hemşire Tülin Yazıcı iş kadını oldu, dünyanın en ünlü şirketlerini giydiriyor!