Ä°SO: Ä°ç pazarda talep artışı olmaz

Ä°stanbul Sanayi Odası (Ä°SO) Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Tanıl Küçük, önümüzdeki yıl iç pazarda bir talep artışı beklemenin mümkün olmadığını savunarak, ``2002 yılında birden bire herÅŸeyin deÄŸiÅŸebileceÄŸine inanmak, çok iyimser düşünmek yanlış`` dedi. Küçük, Türkiye`nin en büyük probleminin üretim olduÄŸunu vurgulayarak, üretimin devam etmesi ve rekabet gücünün artırılması için kaynak saÄŸlanması gerektiÄŸini söyledi. GeçmiÅŸte özel sektör, mali sektör ve siyasi iktidar da dahil her kesimin hata yaptığı görüşünü dile getiren Küçük, ``Yarınlara ümitle bakmamızı saÄŸlayan, herkesin hatalarının olduÄŸunu görmesi ve düzeltilmesi gerektiÄŸi bilincine varmasıdır. Bu inancı yeterli derecede saÄŸlayamamış olanları da birilerinin ikaz etme vazifesi olduÄŸuna inanıyorum. Türkiye`nin artık kaybedecek zamanı yok`` ÅŸeklinde konuÅŸtu. Türkiye`nin üretime kaynak bulabilmesi için ihracatını artırmasının zorunlu olduÄŸuna iÅŸaret eden Küçük, şöyle devam etti: ``Ä°hracat gerek reel sektör, gerekse finans sektörü açısından büyük önem taşıyor. Ä°hracat, aynı zamanda rekabet edilebilir yatırımlar yapmaya olanak saÄŸlayacaktır. Bu konuda önümüzdeki yıl iç pazarda bir talep artışı beklemek mümkün deÄŸil. 2002 yılında birden bire herÅŸeyin deÄŸiÅŸebileceÄŸine inanmak, çok iyimser düşünmek yanlış. Ekonomide, 2002 yılının sonuna doÄŸru bir rahatlama hissedeceÄŸimize inanıyorum. Aslında bunu baÅŸarmak zorundayız. Artık Türkiye`nin silbaÅŸtan, (yapamadık, muvaffak olamadık) diyerek bir kaza yapıp, bir kriz daha yaÅŸamaya tahammülü yok. Bizim samimi inancımız, Türkiye`nin mutlaka baÅŸarması gerektiÄŸidir. Bu baÅŸarıyı elde edebilmek adına bütün kuruluÅŸların üstüne düşen görevi mutlaka yapması gerekiyor.`` Ä°STANBUL YAKLAÅžIMITanıl Küçük, Ä°stanbul Yaklaşımı`nı mali sektörün rehabilitasyonuna yönelik çalışmalar olarak algılamak gerektiÄŸine iÅŸaret ederek, rehabilitasyona ihtiyacı olduÄŸu düşünülen mali sektör için Ä°stanbul Yaklaşımı`nın bir ihtiyaç olarak görüldüğünü söyledi. Türkiye`de birçok konuda çok fazla görüş ifade edildiÄŸini belirten Küçük, ``Ancak olumlu yanları da varken, hep olumsuzluklardan bahsediliyor. Bu olumsuzlukları ön plana çıkarıyoruz. Sonra da hepimiz olumsuzlukların altında kalıyoruz. Ä°stanbul Yaklaşımı`nı da böyle deÄŸerlendiriyorum`` diye konuÅŸtu. Türkiye`de üretimde büyük paya sahip olan KOBÄ°`lerin kaynak ihtiyacının karşılanmasının öncelikli görevlerinden biri olması gerektiÄŸine dikkat çeken Küçük, KOBÄ°`lerin de her sektör gibi krizden çok etkilendiÄŸini ifade etti. Türkiye`nin sınırsız kaynağı bulunmadığını kaydeden Küçük, ÅŸunları söyledi: "Türkiye`nin kaynakları sınırlı. Kriz nedeniyle faaliyetine son veren iÅŸletmelerin yanı sıra, bütün gücüyle faaliyetini sürdürmeye çalışan, ancak kaynağı kalmamış firmalar da var. Bunlar hala ayakta. Bence önceliÄŸi bunlara vermeliyiz. Az bir kaynakla bunları ekonomiye kazandırabiliriz. Ä°yi bir sıralama yapmamız gerekiyor. Olayı söylemden çıkarıp, realiteye dökmek lazım. Öncelik, faaliyeti sona ermiÅŸ KOBÄ°`ler mi, yoksa faaliyetini ne pahasına olursa olsun sürdürmekte olan KOBÄ°`ler mi? Bu tespit çok önemli... Tabii ki öncelikle faaliyetini sürdürmekte olan KOBÄ°`leri ekonomiye kazandırmak en akılcı, en doÄŸru yoldur. Bizim bu konuda son derece organize çalışmalarımız var. Çalışmaları hızlandırmamız gerekiyor.`` Â