Üniversitede değişen hayat kaygı yaratmasın

Güncelleme Tarihi:

Üniversitede değişen hayat kaygı yaratmasın
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 29, 2022 11:02

Yorucu bir sınav maratonu ardından seçtikleri bölümlerde eğitim görmeye hak kazanan üniversite öğrencilerinin yaşam koşulları kısa sürede önemli değişiklikler gösterecek. Bazı öğrenciler için üniversite yaşamı ailesi ile aynı şehirde eğitim görmeyi, alışılan arkadaş çevresi içerisinde yaşamayı içerirken diğerleri ailelerinden belki de ilk defa ayrılmış, bilmedikleri bir şehirde eğitim görüyor ve yeni bir akran grubu ile tanışmaya çalışıyor olabilir.

Haberin Devamı

Farklı bir şehirde eğitim alacak olan öğrenciler için barınma ve ulaşım, öğrencilerin geneli için de yeni bir eğitim sistemine uyum sağlama ve bireysel sorumluluklarını üstlenme kaygı oluşturabilir. Yaşam biçimindeki değişimler bu gençlerde heyecan, kaygı, yalnızlık gibi duygulara neden olabilir. Çoğu genç bu duyguları kontrol edebilse de üniversite hayatına aşırı endişeli, kontrolcü ve mükemmeliyetçi “helikopter ebeveynlerin” eşliğinde hazırlanmış olan öğrenciler ve eğitim alınacak bölüm/ şehir ve benzeri konularda seçimleri başka aile üyelerinin kontrolüne bırakanlar bu süreçte özellikle sorun yaşayabilir. Bu sorunları aşabilmek için hem aile üyeleri hem de üniversite öğrencilerinin alabilecekleri önlemler bulunuyor.

BAĞIMSIZLAŞMA YETERLİLİĞİ GELİŞTİRİR
Aileler, yanlarında yaşamaya devam eden veya başka şehirlerde yaşayan öğrencilerin özerkliğine saygı gösterebilir ve bireysel tercihler yaparak kendi kararlarını vermelerini destekleyebilir. Bağımsızlaşma ve kendi yaşam şartlarını belirleyebilme bu öğrencilerin yeterlilik duygusunu geliştirecek ve olumlu bir kimlik algısı oluşturmalarına yardımcı olacaktır. Bağımsızlığı desteklerken, gençlerin ihtiyaçları olup olmadığı da denetlenmeli, maddi ve manevi destek sağlanmalıdır. Hem destek veren hem de bireysel sınırlara ve tercihlere saygı gösteren bir ebeveynlik yaklaşımı gencin üniversite hayatına uyum sağlamasını kolaylaştıracağı gibi erişkinliğinde ve çalışma hayatında da olumlu etkiler sağlar

Haberin Devamı

BELİRSİZLİK VE KAYGI
Üniversite yaşantısı barınma, ulaşım, eğitim planlaması ve benzeri alanlarda içerdiği belirsizlik nedeni ile kaygı uyandırabilir. Kampüsün, ulaşım yollarının, barınma seçeneklerinin önceden araştırılıp belirlenmesi ile belirsizlik azaltılabilir. Bu amaçla okulun, eski mezunların, öğrenci gruplarının sosyal medya sayfaları, tanıtım günleri takip edilebilir ve ilgilenilen konularla ilgili bilgi alınabilir. Barınma için devlet yurtları, özel yurtlar, evler ve benzeri seçenekleri göz önüne alarak planlama yapmak uygun olabilir. Yurtlarda kalındığında her öğrencinin farklı beklenti ve yaşam biçimleri olabileceği göz önüne alınmalı, ortaya çıkabilecek sorunlar iletişim yolu ile çözülmeye çalışılmalıdır. Birden fazla öğrencinin yaşadığı bir evde kalmaya karar verilecekse yine internet ve sosyal medya üzerinden ilanlar takip edilebilir, karşılıklı beklenti ve ölçütlerin uyumu değerlendirilebilir ve seçilen ilan sahipleri ile yüz yüze görüşme sonrası uygun ev seçilebilir.

Haberin Devamı

DÜZENLİ VE ETKİN OLMALI
Barınma ve ulaşım sorunları çözüldükten sonra eğitim süreci ile ilgili planlama yapılması uygun olabilir. Üniversite eğitimi, diğer örgün eğitim basamaklarının aksine öğrenciye ders ve uygulamaların programlanması ve bu etkinliklere katılım konusunda daha çok sorumluluk yükler. Üniversite eğitimi hem kişisel gelişim hem de mesleki yeterlilik için önem taşıdığından derslere mümkün olduğu kadar düzenli ve etkin olarak devam edilmesine dikkat edilmelidir. Dersler seçilirken ve eğitim takvimi planlanırken öğrenim kapasitesi/ biçimi, uyku alışkanlıkları, dikkat süresi ve okurken bir yandan da çalışılıyorsa iş programı göz önüne alınabilir. Kaynak kitaplar, dergi ve makalelere ücretsiz erişim sağlayan kütüphaneler ders çalışmak, sunum hazırlamak amacıyla kullanılabilir. Çalışma hayatında çok önemli bir yer kaplayan yabancı dil becerilerinin de müfredatta yer almasından bağımsız olarak geliştirilmesine özen gösterilebilir.

Haberin Devamı

KAMPÜSLER SOSYALLEŞMENİN ANAHTARI
Üniversite kampüsleri hem sosyalleşme hem de bireysel ve mesleki gelişim için çok çeşitli kaynaklar içerir. Spor salonları, kariyer danışma merkezleri, psikososyal destek birimleri, öğrenci kulüpleri gibi kaynaklardan sosyal çevrenin genişlemesi ve kişisel gelişim için faydalanılabilir. Üniversite eğitimi hem benzer hem de farklı köken, düşünüş ve yaşayış biçimlerine sahip bireylerle iletişime girerek bilgi ve görgünün ilerletilmesi için bir fırsat sayılabilir. Üniversitelerin etkinlik ve grupları için internet sayfaları veya sosyal medya bağlantıları takip edilebilir ve ilgi alanlarına göre başvuru yapılabilir.

Haberin Devamı

BÜTÇE PLANLAMASI YAPIN
üniversite eğitimi, barınma, beslenme, ulaşım gibi ihtiyaçlar için harcama yapılmasını gerektirir. Bu harcamalar için gerekli akademik şartlar sağlanıyorsa burslara başvurulabilir veya yarı zamanlı iş aranabilir. Burs almaya hak kazanıldığında akademik başarının sürdürülmesinin, yarı zamanlı çalışılıyorsa iş ve akademik yaşantının dengelenmesi gerektiğinin farkında olunmalıdır. Belirgin olarak ihtiyaç olmasa bile, uygun şartların varlığında yarı zamanlı çalışma iş yaşantısı hakkında farkındalığı artırabilir ve kişisel iletişim becerilerini destekleyebilir. İçinde bulunulan şartlardan bağımsız olarak üniversite yaşamı gelir ve giderlerin etkin olarak planlanmasını gerektirir. Dolayısıyla aylık bir bütçe planlaması yapılabilir ve harcamalar takip edilebilir. Bu planlama yapılırken öğrencilere tanınan indirimler ve benzeri fırsatlar takip edilebilir.

Haberin Devamı

TÜM ÖĞRENCİLER BENZER SORUNLARI YAŞIYOR
Tüm bu değişiklikler bir arada yaşandığında kişide bir miktar gerginlik veya uyum sorunu yaratabilir. Yaşanılan zorlukların ve duyguların geçici olduğunu göz önüne almak, dış dünyanın beklentilerini göz ardı ederek bireysel hedeflere odaklanmak, diğer öğrencilerin de benzer sorunlar yaşayabildiğini fark edip duygu ve düşünceleri yakın arkadaşlarla paylaşmak, beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek uyum sürecini kolaylaştıracaktır. Sayılan önerilere rağmen uyum sorunu devam ettiğinde öğrenim görülen üniversitenin psikososyal destek birimlerine başvurulabilir veya ruh sağlığı profesyonellerinden destek alınabilir.

PROF. DR. ALİ EVREN TUFAN KİMDİR?
1977 Turhal doğumlu. Tıp eğitimini 2001 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde (İngilizce) ve çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanlığı eğitimini 2007 yılında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. 2008-2009 yılları arasında Gülhane Askeri Tıp Akademisi çocuk ve ergen psikiyatrisi polikliniğinde, 2009-2011 yılları arasında Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi çocuk ve ergen psikiyatrisi polikliniğinde çalışmış, aynı hastanenin yataklı çocuk ve ergen psikiyatrisi servisi sorumlu hekimleri arasında yer aldı. 2011 yılında Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'nı kurdu, 2014 yılında Doçent unvanını almış, anabilim dalı başkanlığını 2017 yılına kadar devam ettirdi. 2017- 2020 yılları arasında Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar ÜTF çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları anabilim dalı başkanı olarak görev yaptı, 2019 yılında Profesör unvanını aldı. 2020 yılında döndüğü Bolu Abant İzzet Baysal ÜTF’de öğretim üyeliği ve anabilim dalı başkanlığı görevlerini yürütüyor. 2021 yılında Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği Başkan Yardımcılığı’na seçildi. Nörogelişimsel bozukluklar, nörobilim, epidemiyoloji ve psikofarmakoloji özel ilgi ve çalışma alanları arasında yer alıyor.”

BAKMADAN GEÇME!