Velilerden ‘eşit koşullarda eğitim’ protestosu

Okullarının eğitim öğretim yılı başında bölünerek iki binasının imam hatip açıldığını ve 16 derslikli ek binanın da ihtiyaç olmadığı halde imam hatip okuluna dahil edileceğini belirten veliler, aynı bahçedeki okullar arasında büyük bir ayrım yapıldığını ifade etti. Okulun imam hatibe dönüştürüleceğini öğrendiklerinden bu yana protestolarını sürdüren velilerden bilgi alan İzmir Milletvekili Hülya Güven, "Veliler isyanda çünkü büyük bir ayrımcılık yapıldığını, çocuklarının imam hatipte okuyan çocuklardan çok daha kötü koşullarda eğitim görmek zorunda bırakıldığını anlatıyor. İmam hatip okulunda 12-15 kişilik sınıflar varken, çocuklarının 50 kişilik sınıflarda ders yapmasını istemiyorlar; imam hatipte eğitim gören çocukların teneffüslerde bahçede zaman geçirirken, kendi çocuklarının kalabalık nedeniyle tuvalet kuyruğunda teneffüslerini geçirdiklerini belirtiyor. İmam hatipte kütüphane, laboratuvar, öğrenci kullanım alanları varken, çocuklarının öğrenim gördüğü okulda ise sığınakta, jeneratör yanında, kütüphane ve öğretmenler odası yada engelli öğrencilerin sınıfı olarak kullanılmasını istemiyorlar. Yani en doğal hakları olan normal ve eşit koşullarda eğitim hakkı istiyorlar" dedi.

Velilerden ‘imam hatip okullarının öz evlat, diğer okulların üvey evlat muamelesi görüyor’ sözünü duymak bu eğitim sisteminin en büyük ayıbıdır. 4+4+4 eğitim sisteminin ve imam hatiplerin her okulun parçalanarak, okul bahçeleri bölünerek, kütüphaneler sınıf yapılarak açılmasının nelere mal olacağını söylemiştik. Bugün burada yaşanan eğitim sisteminin nasıl bir çöküş içinde olduğunu gösteriyor. Bir anne hem de çöp toplayarak geçimini sağlayan bir kadın feryat ediyor burada; ‘ben çocuğum doktor olsun diye çalışıyorum. Bizim çocuklarımız 4-5 kişi aynı sırada oturuyor. Sığınakta ders görüyorlar. Ben, kızım okusun meslek sahibi olsun diye çalışıyorum’ diyor" dedi.

Öte yandan velilerin Suriyeli çocukların da kendi çocuklarıyla aynı sınıfta eğitim aldıklarını ve hem kendi hem de Suriyeli çocuklar için haksızlık olduğunu dile getirdiklerini belirten Güven, "Suriyeli çocukların aynı sınıfta eğitim alması onların Türkçe bilmedikleri için daha da zor durumda bırakan bir uygulama. Buradaki velilerin bu konuda da çaresiz oldukları, hatta öğretmenlerin de anlaşamadıkları için yeterli eğitimi veremedikleri ortaya çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, il müdürlüğünün bu sorunlarla ilgilenmesi gerekiyor" diye konuştu.