YÖK algısı düzeltilecek gibi değil

Güncelleme Tarihi:

YÖK algısı düzeltilecek gibi değil
Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2013 11:58

YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, “YÖK algısını değiştirmeye uğraşmıyorum çünkü düzeltilecek gibi değil” dedi.

Haberin Devamı

Çetinsaya, YÖK’ün müdahaleci zihniyetin değişmesi gerektiğini, bu doğrultuda bölge toplantıları yaptıklarını, rektörlerle, öğretim üyeleriyle, akademisyenlerle, özellikle öğrencilerle bir araya gelerek fikir alışverişinde bulunduğunu söyledi. Çetinsaya, “YÖK algısını değiştirmeye uğraşmıyorum çünkü düzeltilecek gibi değil” diye konuştu. YÖK’ün dönüştürülmesi, değiştirilmesi gerektiğini düşündüğünü anlatan Çetinsaya, eski YÖK’ün ne zihniyet ne de mekanizma olarak devam edebileceğini vurguladı. Eski zihniyeti devam ettirmek isteyen insanlar olsa da pratikte bunun işlemediğini belirten Çetinsaya, “Çünkü 170 üniversite, 4 milyon öğrenci, 120 bin öğretim üyenizin olduğu yerde eski YÖK’ü o kadar müdahaleci, her ayrıntıya müdahale eden yapıda hayal etseniz de uygulayamazsınız. YÖK’ün bir planlama, denetleme ve koordinasyon kurumu gibi görülmesi gerekir” dedi.

Haberin Devamı

Disiplin yönetmeliği metinleri işlevini yitirdi

Çetinsaya, öğrenci ve öğretim üyeleri disiplin yönetmeliğinin 1980’lerden kalmasından dolayı o dönemin zihniyetini yansıtan metinler olduğunu söyledi. Geçen yıl öğrencilerin disiplin yönetmeliğini değiştirmeyi başardıklarını ancak yasa çalışmaları nedeniyle öğretim üyeleri disiplin yönetmeliğini değiştirmeye ara verdiklerini anlatan Çetinsaya, şöyle devam etti: “Son ortamda eskiden kalma reflekslerin kullanıldığı ve toplumda haklı olarak tepkiye neden olan öğretim üyeleri disiplin yönetmeliğinin de masaya yatırılmasını teklif edeceğim. Disiplin yönetmeliği metinleri o kadar eski ki bugünün Türkiye’si için anlamını yitirmiş veya diğer hukuki metinlerle çelişir hale gelmiş. Zaten Danıştay kararlarıyla bazı maddeleri iptal ediliyor.”

Şiddet üniversite hayatının bir parçası olamaz

Bazı üniversitelerdeki öğrenci olaylarına da değinen Çetinsaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizdeki öğrenci olaylarına baktığımızda bazılarının profesyonelleşmiş, militanlaşmış kişiler tarafından yapıldığını görüyoruz. Bu nedenle onlar için artık zabıta kuvvetlerinin meselesidir diye bakıyorum. Çünkü şiddet içeren bu tür eylemler üniversite hayatının bir parçası olamaz. Bizim vazifemiz üniversitede serbest şekilde şiddet içermeyen her türlü fikrin ifade edilmesine imkan tanımak. Bundan dolayı rektörlerden, idarecilerden bu konuda çok hassas davranmalarını, şiddete başvuran ile başvurmayan öğrencilerin ayrımının iyi yapılmasını istiyorum. Kurunun arasında yaşın yanmaması gerekir.” Öğrencilerle konuşularak, ikna edilerek tepkilerini barışçıl yönde ifade etmeye koşullandırılması gerektiğini anlatan Çetinsaya, gençliğin doğasında tepki duymanın var olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

En iyi olanın öğretmen olabileceği düzeni yolda

Çetinsaya, geçen yıl ara verilen formasyon uygulamasının bu yıl yeniden başlayacağını belirtti. Fen edebiyattan güzel sanatlar, ilahiyat fakültelerine kadar çeşitli fakültelerde formasyon hakkının devam etmesini kararlaştırdıklarını söyleyen Çetinsaya, mezunların hangi alanlarda öğretmen yapılacaklarının ise Milli Eğitim Bakanlığınca belirleneceğini söyledi. Öğretmen yetiştirme stratejilerinin değiştirildiğini anlatan Çetinsaya, “En iyi olanın öğretmen olabileceği düzene doğru gidiyoruz. Bence ülkemiz açısından kazanım budur. İkincisi de tekelleşme yerine ‘herkes rahatlıkla formasyon yapabilir ve bu ülkede öğretmen olabilir’ diyoruz” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!