Santrale geçit yok

Ağır sanayi tesislerinin yarattığı kirlilikle boğuşan İzmir’in Aliağa İlçesi’nde Danıştay’ın Enerji Piyasası Denetleme Kurumu (EPDK) tarafından üretim lisansı verilmesi işleminin yürütmesini 2009 yılında durdurduğu ENKA tarafından Çakmaklı Köyü sınırları içerisinde yapılması planlanan, ithal kömüre dayalı 800 megawatt gücündeki termik santral projesi 5 Mayıs 2010 tarihinde Çevre ve Orman Bakanlığı’ndan ÇED olumlu raporu aldı. ÇED olumlu raporunun yürütmesinin durdurulaması ve iptali için Avukat Enis Dinçeroğlu, Aliağa’da termik santral yapılmasına karşı çıkan İzmir Barosu, Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Karşıyaka Belediyesi adına ayrı davalar açtı.

Dava dilekçelerinde, yenilenebilir enerji kaynakklarının özendirilmesi yerine ithal kömüre dayalı termik santrale EPDK’nin lisans vermesinin yanlış olduğu, santralin Aliağa ve çevresi, Karşıyaka ve İzmir’de hava kirliliğine neden olacağı, KYOTO protokülüne aykırı olduğu, Akdeniz Foku’nun zarar görebileceği öne sürüldü.

İzmir 2’nci İdare Mahkemesi ÇED olumlu raporunun yürütmesini durdurulması ve iptali istemini reddetti. Bunun üzerine karar temyize gönderildi. Danıştay 14’üncü Dairesi İzmir 2’nci İdare Mahkemesi kararını bozdu. Danıştay, bilirkişinin yeniden oluşturulmasını istedi.

Yerel mahkemede oluşturulan bilirkişi heyetinde inşaat fakültesi ve çevre mühendisliği bölümlerinde görev yapan 3 çevre mühendisinin yer aldığı belirtilen Danıştay kararında, projenin yapılacağı sahanın özelliğine göre, uzmanlık alanları değişiklik gösterebildiğine, çok sayıda bilim dalının alanına giren özellikleri bünyesinde barındırabildiğine dikkat çekildi. Nihai ÇED raporunda onlarca uzmanın imzasının bulunabildiğini belirten Danıştay, şöyle dedi:

"ÇED süreci sonunda verilecek kararların yargısal denetimi yapılırken, seçilecek bilirkisiler arasında bir çevre mühendisinin bulunması, diğer bilirkişilerin ise projenin bulunduğu çevrenin özelliklerine göreve nihai ÇED Raporunu hazırlayan kişilerin uzmanlık alanları da dikkate alınmak suretiyle seçilmesi gerekmektedir. Bilirkişilerin projenin bulundugu alana ve projeye yapılan itirazlara göre, değerlendirilmesi zorunlu olan ana konu baslıkları bakımından yeterli uzmanlığa sahip olması, tarafları tatmin edici ve adil bir yargılama yapılması açısından bir gerekliliktir."

YENİ BİLİRKİŞİ OLUŞTURULACAK

Buna göre Danıştay kararında en az biri çevre mühendisi olmak üzere, öğretim üyelerinden oluşturulacak (arkeolog, sanat tarihçisi, şehir plancısı, ziraat mühendisi vb.) yeni bir bilirkisi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak uyuşmazlığın esası hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiği kararına vardı. Bu kararla 2’nci İdare Mahkemesi kararını bozdu. Dava, oluşturulacak yeni bilirkişi heyetinin raporundan sonra yeniden görülecek.

BATUR: TAKİPÇİSİYİZ

Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Narlıdere Belediye Başkanı CHP’li Abdül Batur, kararla ilgili yaptığı değerlendirmede, şöyle dedi:

"Çevreye karşı duyarlılık nedeniyle Kıyı Ege Belediyeler Birliği olarak dava açtık. Dava süreci ne olursa olsun takibe devam edeceğiz. Bilirkişi ataması ve diğer eksiklik tamamlanması ve yargının sona ermesine kadar peşini bırakmayacağız. Umarım çevre lehine bir karar çıkar."

Davacılardan Karşıyaka Belediye Başkanı CHP’li Hüseyin Mutlu Akpınar ise, çevre kirliliğini önlemenin, belediyelerin görevleri arasında olduğuna dikkat çekti. Akpınar, "Çevreye duyarlı platformlara üyeyiz. Gelecek nesillelere daha sağlıklı bir çevre bırakmak için çalışıyoruz. Aliağa’ya yapılacak termik santral sadece o bölgeye değil kentin birçok yerine zarar verir. Bizim için olumlu bir karar, takipçisiyiz" dedi.

UB(AÖ/İD) (FOTOĞRAF)

DHA-Genel - Türkiye-İzmir - Utku BOLULU
2014-04-27 12:34:12