Bodrum’daki batık gemiler konusunda bilgi verir misiniz?- Bodrum, Ege ve Akdeniz’in ticaret merkezi olarak tarihe geçmiş. Bu nedenle geçmişte, özellikle de M.S. 4 ve 11. yüzyıllar arasında birçok ticaret gemisi Bodrum sahillerine demir atmış. Şu anda Bodrum ve çevresinde 12 batık gemi var. 2.5 tanesi gün yüzüne çıkarıldı. Diğer batıklarsa denizin dibinde alınmayı bekliyor. M.S. 4. yüzyılda batan Roma gemisinin yarısı alınabildi. Çıkardığımız batıklar Bodrum Su altı Müzesi’nde sergileniyor. Bozburun batığı da çıkarıldı. Şu anda müzenin deposunda duruyor. Bir salon tahsis edilebilirse o da gösterilebilecek. M.S. 9. yüzyılda batan Bozburun da görülmeye değer. Bodrum özellikle Rodos-Roma hattının en işlek ve çalışan bir ticaret merkezi. Rodos ve Roma hattında da batık gemilerin bulunduğunu biliyoruz. Batık gemileri gün yüzüne çıkarmak zaman alıyor ve oldukça maliyetli bir iş. Ama batıkların da çıkarılması gerekiyor.
Bodrum Su Altı Müzesi’nden bahseder misiniz?- Şu anda dünyanın en zengin müzesi Bodrum’da. İkinci sırayı İsveç, üçüncü sırayı da Marsilya alıyor. Bu arada tabii Rodos, Roma ve Danimarka’daki Roskilde de zenginlik açısından bir hayli iyi. Bodrum Müzesi’nde su altından çıkarılan batık gemiler ve içindeki zenginlikler gösterime sunulmuştur. Günde binlerce yerli ve yabancının ziyaret ettiği tarihi Bodrum Kalesi’ndeki müzemizde 27 yıl aralıksız görev yaptım. Bu arada iyi de bir dalgıcım. Batık gemilerin çıkarılmasında ben de bulundum. Batık gemilerin çıkarılması ve müzede sergilenmesi için aralıksız çalışmak lazım. Batık gemilerin çıkarılmasında Amerikalı ve Avrupalı meslektaşlarımızla ortak çalışmalar sürdürdük. Özellikle Tunç Çağı batıkları görülmeye değer. Örneğin Serçe Limanı batığı, Doğu Roma Batığı da çok güzel. Doğu Roma Batığı M.S. 9. yüzyılda, Tektaş yine M.S. 6. yüzyıla dayanmaktadır.
Şövalye ve onursal doktor ünvanlıá 1940 İzmir doğumlu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya ve Klasik Arkeoloji Bölümü’nü bitirdi. 1962-1979 arasında ülkemizdeki su altı kazılarına heyet üyesi ve bakanlık temsilcisi olarak katıldı. Türkiye’nin ilk su altı arkeologu olan Oğuz Alpözen 1978-2005 arasında Bodrum Su Altı Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü’nü yürüttü. "Türkiye’de Su altı Arkeolojisi" isimli ilk kitabı 1975’te yayınlandı. Su altı kazılarının yanı sıra Türkiye’deki batık kentlerle ilgili araştırmalar yaptı. Birçok ülkede konferanslar verdi. 1993’de Danimarka Kraliçesi, müzeciliğe katkılarından dolayı ’Dannebrogordenen Şövalyelik’ ünvanı verdi. Müze, 1995’te Avrupa’nın en seçkin dokuz müzesinden biri seçildi. "Bodrum Antik Halikarnasos", "Antik Halikarnasos" ve "Bodrum Kalesi ve Su altı Arkeoloji Müzesi" adlı kitapları da bulunan Alpözen’e, 2005’te Muğla Üniversitesi, ’Onursal Doktor’ ünvanı verdi. Halen Bodrum Dereköy’deki Alpözen Sanat Evi’nde kültür ve sanat çalışmalarını sürdürmektedir.
