22 Temmuz seçiminden sonra ortaya atılan "Malezya örneği" uzun süre tartışıldı. "Malezyalılaşıyor muyuz?" sorusu soruldu. "Ilımlı İslam modeli Malezya mı?" tartışması başladı. AKP'ye yakın medyada bir dizi Malezya güzellemesi yer aldı. "Gittik, gördük" röportajlarında, dini kurallarının geçerli olduğu bir Malezya'dan çok, gökdelenlerin gölgesinde mini etekli kızlarla çarşaflı kızların kol kola dolaştığı bir Malezya tanıttılar.
Malezya'den gelen yeni
haber ise pek iç açıcı değil. Malezya Devlet Ajansı Bernama’nın haberine göre, dışişleri ve içişleri bakanlıkları, yasa tasarısını hükümete sundu. Her iki bakanlık da, tek başına seyahat eden kadın vatandaşlarının, uluslararası uyuşturucu kaçakçıları tarafından kullanıldığı görüşünde.
Dışişleri Bakanı Rais Yatim tasarıyla ilgili olarak, "Bunun vatandaşlarımızı korumak ve ülkemizin yurtdışındaki imajını korumak için gerekli bir ön adım olduğunu düşünüyoruz" açıklamasını yaptı. Rais ayrıca yasa tasarısının hükümetin gündemine de getirildiğini söyledi.
Yasa 'dinsel temelli' deÄŸilmiÅŸ ama din adamları savunmuÅŸtu ÂBernama ajansının haberinde, yasa tasarısının ’dinsel’ temelli olmadığına vurgu yapıldı. Yasanın "dinsel temelli" olmadığı savunulsa da bazı din adamları, yasa için bastırırken tam da dini kuralları referans göstermiÅŸlerdi.
Haberde, "Tasarının amacı, aile tarafından kadının yurtdışına çıkışının denetlenmesi ve kadının kandırılmasına karşı bir önlem olduğu" görüşüne yer verildi. Malezya Dışişleri Bakanlığı, buna gerekçe olarak da, Malezya vatandaşı kadınlar hakkında yurtdışında yüzde 90’ı uyuşturucu ile ilintili 119 dava açılmasını gösterdi.
Kadın, profesör bile olsa kendi kendine karar veremeyecek
Ancak kadın haklarını savunanlar, bu yasayla kadının kendi kendini koruyamayacak kadar aciz gösterilerek aslında aşağlandığını savundu. Ayrıca bir insan hakkı olan seyahat özgürlüğünün de kısıtlandığını ve kadın-erkek eşitliğini tamamen ortadan kaldırıldığını bildirdi.
Böylece kadınlar, ister profesör olsun, ister iÅŸkadını, erkeklere daha da bağımlı hale getiriliyor. Yasanın "dinsel temelli" olmadığı savunulsa da bazı din adamları, yasa için bastırırken tam da dini kuralları referans göstermiÅŸlerdi.Â
  Â