KKTC'de tartışmalı yasa meclisten geçti

Oylamaya, ana muhalefetteki Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) milletvekilleri katılmadı. Demokrat Parti (DP) ile Toplumcu Demokrasi Partisi'nin (TDP) genel kurulda bulunan milletvekilleri “ret” oyu verdi. Özgürlük ve Reform Partisi milletvekili (ÖRP) Mustafa Gökmen ise “evet” oyu kullandı.

Tasarı, 26'sı Ulusal Birlik Partisi'nin (UBP) olmak üzere, 27 oyla kabul edildi.

Kamu Çalışanlarının Aylık Maaş, Ücret ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası Cumhurbaşkanınca imzalanıp Resmi Gazete'de yayımlanması halinde, 1 Ocak 2010'dan itibaren geçerli olacak.

Yasa, kamu görevine girecek olanların aylık maaş, ücret ve diğer ödeneklerini, genel maaş kademelerini, hizmet sınıflarının ve derecelerinin maaş kademelerini, kademe ilerlemelerini, hizmet sınıfı olanların sınıfları içinde yükselmelerini ve hizmet sınıflarını değiştirmelerini, hizmet sınıfı olmayanların bulundukları kadro içinde ilerlemelerini, başka kadrolara geçmelerini ve yükselmelerini düzenliyor.

PROTESTOLARDA 16 GÖZALTI

Maaşlarda, bugünkü rakamlara göre düşüşler içeren yasa, gündeme geldiği Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP)-Özgürlük ve Reform Partisi (ÖRP) Hükümeti döneminden beri sendikaların tepkisine ve eylemlerine yol açmıştı.

Yaklaşık 30 sendika ve sivil toplum örgütü, dün hükümetin memur maaşlarını yeniden düzenleyen yasa tasarısını protesto etti. Binlerce kişinin katıldığı eylemde polis ülke tarihinde ilk kez biber gazı kullandı ve 16 kişiyi gözaltına aldı. Meclis önündeki eylemde gazdan etkilenenler ve yaralananlar oldu.

KKTC Cumhuriyet Meclisi, göreve yeni başlayacak memurların maaşlarını asgari ücrete indiren yasa tasarısını görüşürken, tasarıya karşı çıkan sendikalar da meclis binası önünde eylem yaptı.

Tasarıya karşı çıkan 28 sendika ve sivil toplum örgütü tarafından oluşturulan Sendikal Platform, Ankara göç yasası diye niteledikleri tasarının geri çekilmesini istiyor.

Eylemciler polise ve meclis binasına yumurta, domates ve tahta parçaları fırlattı. Başbakan Derviş Eroğlu'nun fotoğrafının bulunduğu bir pankart da ateşe verildi.

Olayın tırmanması üzerine polis, göstericilere biber gazıyla karşılık verdi. Ülke tarihinde ilk kez bir eylemde biber gazı kullanıldı. Polisin gaz maskesi takmamasından ötürü göstericilerle birlikte polisler de gazdan etkilendi. Bayılan bazı polisler hastaneye kaldırıldı.

EROĞLU: POLİSE GAZOZ KUTUSU SAVURURSANIZ TUTUKLANIRSINIZ

Başbakan Derviş Eroğlu, Genel Kurul'da yaptığı konuşmada, halkın takdirini kendilerinden yana kullandığına işaret ederek, aldıkları ekonomik tedbirlerin ağır olmadığını kaydetti. Eroğlu, “Bir gerçek var ki KKTC Devleti kendi kendine yeterli noktada değil. Dış kaynağa ihtiyacı var. Bugün AB ülkelerinin de dış kaynağa ihtiyacı var. İşte Anavatan Türkiye IMF'nin nazını çekiyor” dedi.�

Eroğlu, meclis önündeki eyleme de değinerek, Anavatan Türkiye'yle ilgili sözlere, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçiliği önünde atılan sloganlara, pankartlardaki yazılara baktıkça üzüldüğünü belirterek, “Kıbrıs Türkü böyle değil, olmaması lazım” diye konuştu.

Eroğlu, eylemde tutuklananlar konusuna değinirken, hukuk devletinin yasalarla yönetildiğine işaret etti ve “Siz polisin kafasına gazoz kutusu savurursanız elbette tutuklanacaksınız, bunun bir prosedürü vardır. Şimdi teker teker serbest bırakılıyorlar. Polis, bu meclisin güvenliğini sağlamak zorundadır. Burası KKTC'nin beynidir. Meclisi bile koruyamayacaksa polise ne ihtiyaç var” ifadesini kullandı.

Polisin cop ve fiziksel güç kullanmaması için kesin talimat olduğunu ve kullanılmadığını belirten Başbakan Eroğlu, bayılan kişinin de polis darbesinden değil, heyecandan bayıldığını söyledi.

Başbakan Eroğlu, tasarının “göç yasası” olmadığını ifade ederek, çalışanların performans testlerinden geçeceği bir yasa tasarısı hazırlandığını belirtti. Kamu yönetimini düzgün bulmadıklarını, vatandaşların şikayetlerinin önüne geçilmesi için bazı önlemlerin şart olduğunu kaydeden Eroğlu, muhalefetin fakir edebiyatından da vazgeçmesini istedi.

“Bu vatan bizimdir” sözüne atıfta bulunan Eroğlu, “Elbette bizimdir, bizim olduğu için sahip çıkıyoruz, Türklüğümüzü sürdürüyoruz. Anavatan Türkiye olmasa hangi ülke bizim için evlatlarını gönderecekti?” diye sordu. Eroğlu, KKTC'nin, Türkiye'nin güvencesinde ve garantisinde varlığını sürdüreceğini, bunu yapabilecek başka ülke olmadığının da bilinmesi gerektiğini söyledi.

Başbakan Eroğlu, anlaşma olmazsa da yan yana yaşanabileceğini; anlaşma zemininin şu anda bulunmadığını, devlete sahip çıkılacağını, ekonomiyi güçlendirecek tedbirlerin de alınacağını vurguladı.

Daha fazla tedbir alma mecburiyeti duyulmamasını dileyen Başbakan Eroğlu, “Aldığımız tedbirler zayıftır. Bu tedbirler alındı diye Türkiye'yi AB'ye şikayet etmenin de gereği yoktur” diyerek, sendikaların son günlerde akşam saatlerinde meclis önünde yaptığı eylemleri de eleştirdi.