Erdoğan: İsrail'e karşı sessiz kalamazdık

Güncelleme Tarihi:

Erdoğan: İsraile karşı sessiz kalamazdık
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 26, 2009 12:49

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Gazze'de kitle imha silahı kullanılmasına sessiz kalmanın adil bir yönetim anlayışına yakışmayacağını ve bu bölgenin insanları olarak buna evet diyemeyeceklerini söyledi.

Haberin Devamı

Erdoğan, Katar'ın El Cezire televizyonuna verdiği demeçte, Türkiye-İsrail ilişkileri ve Türkiye'nin bölgedeki durumu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

 

"Bölgedeki gelişmeleri hassasiyetle, bölgenin önemli bir ülkesi olarak değerlendirdiklerini" kaydeden Erdoğan, bunun bir dini ya da etnik yaklaşımla yapılmadığını vurguladı.

 

"Sadece insani amaçlı olarak bu deÄŸerlendirmeleri yaptık" diyen ErdoÄŸan,Âsöyle konuÅŸtu:

 

"Biz bir insan olarak bu gelişmelere, bu olaylara nasıl bakıyoruz, böyle düşündük. Eğer zaten bir insan olarak olaylara böyle bakmamış olsak, kimse bize adil yaklaşım gösteriyor diye bir değerlendirme yapmaz. Bugün Türkiye'ye bakış olumlu ve pozitifse bunun altında yatan gerçek de budur."

 

Haberin Devamı

ErdoÄŸan, olaylara her zaman vicdani olarak baktıklarını ve olayları kamu vicdanını dinleyerek izlediklerini belirterek, "Bugüne kadar da burada hep ortaÂyolu tuttuk ve hiçbir zaman taraf olmanın gayreti içerisine girmedik" dedi.

 

Gazze'de yaşanan olaylara değinen Erdoğan, Gazze olayında ortada bir gerçeğin olduğunu ve Gazze'de kitle imha silahlarının kullanıldığını söyledi.

 

Bölgede fosfor bombalarını kullanıldığını kaydeden Erdoğan, "Fosfor bombaları dediğimiz şey kitle imha silahıydı ve bunları görüp de bunlara karşı sessiz kalmak adil bir yönetim anlayışına yakışmazdı. Biz de bu bölgenin insanları olarak buna evet diyemezdik" diye konuştu.

 

Buna benzer bir çıkışı Rusya ve Gürcistan savaşında da yaptıklarını vurgulayan ErdoÄŸan, Gürcistan'da buna benzer olayların yaÅŸanmadığını belirterek,Â"Gürcistan'daki olaylarda da biz barışçıl çıkışlarımızı yaptık. Sürecin orada birÂan önce bitmesi için elimizden gelen gayreti gösterdik. Rusya Federasyonu yönetimi ile hemen, anında gidip görüşmelerimiz oldu." dedi.

 

Haberin Devamı

Rusya-Gürcistan savaşında Batının da büyük gayretleri olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, Gazze olaylarında, ancak Batının seyirci kaldığını söyleyerek, "Batı,ÂGazze'de niçin olaya bir hafta, on gün seyirci kaldı da, 15 gün sonra oraya girdi. Burası anlaşılır gibi deÄŸil." dedi.

 

Bu gelişmelerin kendisini üzdüğünü ifade eden Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

 

"Bu geliÅŸmeler bizi üzdüğü gibi bu olaylar olalı dokuz ay oldu. Åžarm El Åžeyh toplantısından bu yana da yedi ay geçti. Peki Åžarm El Åžeyh toplantısından bu yana hala niçin bütün Gazze'de alt yapı çökmüş vaziyette? Buranın imarına yönelik orada verilen sözler var, ama hala inÅŸaat malzemesi Gazze'ye sokulmuyor, niçin?ÂNeden? Ben ÅŸimdi yine soruyorum. Batı niçin bu olaya hala böyle eli baÄŸlı ve duyarsız bir ÅŸekilde davranıyor?"

Haberin Devamı

       Â

GOLDSTONE RAPORU

Erdoğan, geçen hafta yayımlanan Gazze'deki olaylarla ilgili Goldstone raporuna da değinerek bu raporda bazı gerçeklerin olduğunu ve bu gerçeklerin BM İnsan Hakları Komisyonu tarafından kabul edildiğini kaydetti.

 

Bu hususta gereken adımların atılması gereÄŸine iÅŸaret eden ErdoÄŸan,ÂBM'nin geçmiÅŸte Ä°srail ile alakalı 100'ün üzerinde karar aldığını, ancak bu kararların uygulama alanının olmayışının düşündürücü olduÄŸunu ifade etti.

 

"1500'ü aşkın insan Gazze'de hayatını kaybetti. 5 bini aşkın insan yaralandı. Bu yaralılardan bir kısmı bizim ülkemize geldi. Az sayıda da olsa biz ülkemize gelen yaralıları gördük. Bizzat kendim ziyaret ettim. Onların o halini gördüm. Onların o halini görüp de duyarsız kalalım, sessiz kalalım, olmaz" diyen Erdoğan, Gazze'de BM'ye ait okulların ve hastanelerin de vurulduğunu hatırlattı.

 

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin İsrail ile birçok anlaşması olduğunu vurgulayarak, "Bizim İsrail'e bu noktadaki bakışımız, bir düşman nazarıyla bakış değildir" dedi.

       ÂTürkiye'nin aracılığıyla Ä°srail ile Suriye arasında baÅŸlatılan görüşmelere deÄŸinen BaÅŸbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:

       Â"EÄŸer bu bölgede dostsak, dostluÄŸumuzun gereÄŸini dostça yerine getirelim.ÂKalkıyorsun bir hafta önce Ä°srail ve Suriye arasındaki sıkıntılar nedeniyle Türkiye’yi arabulucu kabul ediyorsun, ama bir hafta sonra Türkiye bir anda farklı bir konuma düşürülüyor. NeymiÅŸ, Türkiye'ye güvenilmezmiÅŸ. O ana kadar güveniyordun. Peki o zaman olay nereden kaynaklanıyor? Demek ki Ä°srail’in yönetimindeki anlayışta bir deÄŸiÅŸim var. Sıkıntı burada. Temenni ederim ki bu yanlışları düzeltiriz ve böylece Orta DoÄŸu'da beklenen, arzulanan ve geciken barışı bir an önce getiririz."

Haberin Devamı

       ÂEl Cezire muhabirinin, "bir ay içerisinde Türkiye ile Ä°srail arasındaki tansiyonun yükselmesinden dolayı" ABD'nin arabuluculuk yapıp yapmadığı sorusunu ErdoÄŸan şöyle yanıtladı:

       Â"Åžu anda Türkiye ile Ä°srail arasında resmen ve hukuken iliÅŸkilerin kopması anlamında herhangi bir ÅŸey söz konusu deÄŸil. Bizim ÅŸu anda Ä°srail ile yürüyen iÅŸlerimiz var ve bu iÅŸlerin kesilmesi, vesaire gibi bir ÅŸey söz konusu deÄŸil. Burada Anadolu Tatbikatı diye ifade ettiÄŸimiz Konya'daki bir tatbikat söz konusuydu. Tabii bu tatbikatın ÅŸekli ortada. Bir tarafta Gazze'de yaÅŸanan olaylar var. Bu yaÅŸanan olaylara karşı kamunun ortaya koyduÄŸu bir infial var. Ben Türkiye’de kamu vicdanının bir yerde temsilcisiyim. Kamu vicdanına kulak vermek durumundayım."

       ÂBaÅŸbakan ErdoÄŸan, halkın sesine kulak vermesi gerektiÄŸini ve Anadolu Hava Tatbikatının milli bir tatbikat olduÄŸunu vurgulayarak, "Anadolu Hava Tatbikatı dediÄŸimiz milli bir tatbikattır. Böyle bir milli tatbikatın içerisinde kimlerin olacağını, olması gerektiÄŸinin kararını da Türkiye kendisi verecektir. Yani bunu Türkiye’nin dışında birileri organize etmiyor. Biz bir NATO üyesi olarak bunu NATO ile beraber, Amerika, Ä°talya ve Ä°srail ile karar verdik. Daha önce Ä°srail’in de buna katıldığı tatbikatlar olmuÅŸ. Ama bu defa hassasiyetler bunu gerektirdiÄŸi için, bunu farklı bir ÅŸekilde yapma kararını verdik." dedi.

       ÂErdoÄŸan, Ä°srail'in tatbikata alınmamasının Ä°srail'den alınacak uçaklarla bir ilgisi olup olmadığının sorulması üzerine, "Hayır, bu durumun insansız hava araçları ile hiçbir ilgisi yok" dedi. ErdoÄŸan, konunun bununla hiçbir alakasının olmadığını ve Milli Savunma Bakanlığının bu süreci takip etmekte olduÄŸunu dile getirdi.

--

Erdoğan, "İran'ın yok farz edilemeyeceğini" ve bu ülke üzerindeki olumsuz yaklaşımları teşvik etmenin bölgenin barışına zarar vereceğini belirtti.

       ÂEl Cezire televizyonunun "Özel Görüş" programında Yusuf Åžerif’in sorularını yanıtlayan ErdoÄŸan, Ä°ran-Batı iliÅŸkileri, Ä°ran'ın yeni nükleer tesisleri ve Ä°ran'a yapacağı ziyaretle ilgili deÄŸerlendirmelerde bulundu.

       ÂÄ°ran-Batı iliÅŸkilerinin kopmasından yana olmadığını belirten ErdoÄŸan,ÂÄ°ran'da yeni keÅŸfedilen nükleer tesisler hakkında, bu tesisleri denetlemekle görevli olan Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun BaÅŸkanı Muhammed El Baradei’nin ekibinin Ä°ran'da bulunduÄŸunu hatırlattı.

       ÂEkibin tesisleri gezdikten sonra bir rapor vereceÄŸini kaydeden ErdoÄŸan,Â"Biliyorsunuz bazı sahte raporlar açıklandı ve Baradei, bu raporların kendileriyle uzaktan yakından bir alakasının olmadığını ve bunların doÄŸru raporlar olmadığını açıkladı" dedi.

         

"BÖLGEDE NÜKLEER SİLAH İSTEMİYORUZ"

"Ä°ran'da ve bölgemizde kitle imha silahı olmasından yana deÄŸiliz" diyen ErdoÄŸan, bir baÅŸkasında varken Ä°ran'a yüklenilmesini "haksızlık ve adaletsizlik"Âolarak niteledi.

 

ErdoÄŸan, bölgede hiçbir nükleer silah istemediklerini tekrarlayarak,Â"Dünya buna karşı tavrını adil bir ÅŸekilde koymalı. Aynı ÅŸekilde UAEK sadece üyelerine yönelik bu adımı atarsa burada da bir adaletsizlik var. Ãœye olmayanlara karşı ne yapılacak? Bunun üzerinde de dünyanın ve BM'nin çalışması lazım. EÄŸer bu konuda çalışmalar yapılırsa, üye olmayan ülkelere karşı da bir tavır belirlenirse, inanıyorum ki çok daha farklı bir güven ortamı oluÅŸmaya baÅŸlar."Âdiye konuÅŸtu.

 

Ãœlkelerin birbiriyle rahatlıkla görüşmesi gerektiÄŸini ifade eden ErdoÄŸan,Âgörüşmemenin olumsuzlukları meydana getireceÄŸini ve Ä°ran'ın diÄŸer ülkelerle iliÅŸkilerini devam ettirmesine bir mani olmaması gerektiÄŸini vurguladı.

 

Ä°ran'a karşı bir yaptırım ya da ambargo olması durumunda Türkiye'ninÂtavrının ne olacağının sorulması üzerine BaÅŸbakan ErdoÄŸan, böyle bir ambargonunÂÅŸu anda gözükmediÄŸini belirterek, "Bu ambargo kararını alanlarda nükleer silahÂvar mı, yok mu?.. Åžimdi sende nükleer silah olacak, sen de bir baÅŸkasında nükleer silah varsa ben ambargo uyguluyorum diyeceksin. Bu olmaz. Adil bir yaklaşım tarzı deÄŸil." dedi.

 

Başbakan Erdoğan, İran'da Haziran ayında yapılan seçimden sonra Tahran ile Batı arasındaki ilişkileri değerlendirirken de, ilişkilerin iyi olmasını temenni ettiğini ve yapacağı ziyarette birçok konuyu daha yakından görüşeceğini kaydetti.

 

Ä°ran'ın ciddi devlet geleneÄŸi olan bir ülke olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan,Â"Bu ülkeyi siz yok farz edemezsiniz ve bu ülke üzerinde bu kadar olumsuz yaklaşımları devamlı teÅŸvik etmek bölgenin barışına da zarar verir" dedi.

       Â

TÃœRKÄ°YE, SURÄ°YE VE IRAK PROTOKOLLERÄ°

El Cezire muhabirinin Suriye ve Irak ile anlaÅŸmalar imzalandığını ve Suriye ile karşılıklı vize uygulamasının kaldırıldığını hatırlatarakÂ"Ä°nsanlarımızın kafası biraz karışık. Osmanlı Devleti'ni yeniden canlandırmak mı istiyorsunuz? Çünkü epeydir böyle projeler görmedik. Türkiye bölgede ne yapmaya çalışıyor?" sorusunu ErdoÄŸan şöyle yanıtladı:

 

"Ben bunları çok anlamlı ve güzel geliÅŸmeler olarak görüyorum. Hele ekonomik alanda atılan bu adımlar, içinde bazı stratejik baÅŸlıkları da içeriyorsa, bu o ülkeler arasında çok önemli bir geliÅŸmenin alâmetifarikasıdır.ÂBakın ÅŸimdi bir taraftan Suriye ile yüksek düzeyli stratejik iliÅŸkiler konseyini kurduk, anlaÅŸma yaptık. Bir taraftan Irak'la yaptık. Irak ile yaptığımız anlaÅŸma gibi, Cumhuriyet tarihimizde bir günde 48 mutabakat muhtırasının olduÄŸu baÅŸka bir anlaÅŸma yok. Bunun içinde eÄŸitim, saÄŸlık, ticaret, güvenlik, savunma sanayi,Âtarım, enerji ve ulaşım var. Burada 3 ülkenin de faydası var, zararı yok. Üç ülke de kazanıyor. Burada adeta 3 ülkenin faydasına olan bir fayda üçgeni oluÅŸturduk.ÂÅžimdi bu devreye gerecek. Bütün iÅŸ adamlarımız karşılıklı olarak yatırımlara girebileceÄŸi gibi, ikili yatırımlar, üçüncü ülkelerde yatırımlar, dayanışmayı getirecek. Çünkü 21. asır, aslında bir paylaşım asrıdır. Kaldı ki, bizim ülkelerimiz ve özellikle Irak'ın bu dayanışma noktasına çok büyük ihtiyacı var.ÂBir medeniyet ülkesi olan Irak'ta, bir medeniyet adeta çökertildi."

 

Erdoğan, yapılan üçlü anlaşmaların sadece bu ülkeler arasında kalıp kalmayacağının sorulması üzerine, şu anda önlerinde Rusya Federasyonu olduğunu ve tekliflerini Başbakan Vladimir Putin'e sunduklarını ifade ederek, "İnşallah en kısa zamanda büyük ihtimalle Moskova'da yüksek düzeyli stratejik ilişkiler konseyi kurup, anlaşmamızı inşallah tahakkuk ettireceğiz." dedi.

 

"Biz Kafkasları da zaten bu çalışmanın içinde görüyoruz. Bunu mesela ben Yunanistan’a da teklif ettim. Önce bütün komşularla, ondan sonra da halkayı açma yoluna gideceğiz." diyen Erdoğan, çalışmaların sadece bölgesel olmadığını kaydetti.

       Â

"TÃœRKÄ°YE, AB ALTERNATÄ°FÄ° MÄ° OLUÅžTURUYOR?"

Bu çalışmaların AB alternatifi olup olmadığı sorulan ErdoÄŸan, bununÂ"uzaktan yakından" AB ile alakası olmadığını ve AB'nin bir siyaset birliÄŸi olarak, siyasi birlik sürecine devam ettiÄŸini kaydetti.

 

Romanya ve Bulgaristan'a da benzer teklifler sunacaklarını ifade eden Erdoğan, ardından Balkan ülkelerinde çalışmalarını devam ettireceklerini söyledi.

 

Bu birlikteliklerin AB gibi olmayacağını ve ikili münasebetlerle geliştireceğini kaydeden Erdoğan, bunların Türkiye'ye ağırlıklı olarak ekonomik alanda katkı sağlayacağını vurgulayarak, "Türkiye, AB'ye girdiği zamanda da global açılım için çok önemli bir alt yapıyı oluşturmuş olacak" diye konuştu.

 

Bölgede Türkiye'nin dış politikası ve ekonomisinin AB'den daha güçlü ve etkin olduğunu belirten muhabirin "Uluslararası ekonomi ve politikada tek bir Türkiye AB'ye bedel" ifadesini kullanarak, Türkiye'nin AB'ye neden tam üye olmak istediğini sorması üzerine Erdoğan, böyle bir birliğin içerisinde olmanın Türkiye’nin vizyonunu güçlü kılacağını kaydetti.

 

"Türkiye demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir." diyen ErdoÄŸan,ÂAB ile 1996 yılında bir adım atıldığını ve gümrük birliÄŸinin imzalanarak zaten bu iÅŸe girildiÄŸini, oradaki hedefin ticari olduÄŸunu belirtti.

 

AB üyesi ülkelerin birçoğuyla NATO ve OECD'de beraber olduklarını vurgulayan Erdoğan, bunların AB sürecini hızlandırması gereken atılmış adımlar olduğunu ve AB'nin bunu görmeyişinin kendilerini üzdüğünü belirtti.

 

ErdoÄŸan, AB'nin Türkiye'yi oyalamaması gerektiÄŸinin altını çizerek,Â"Türkiye yük olmaya gelmiyor, Türkiye yük almaya geliyor. Türkiye her yönden ÅŸu andaki mevcut üyelerin bazılarından çok daha ileri konumda" dedi.

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!