BM'den savaş suçu raporunu ciddiye almayan İsrail'e tepki
Güncelleme Tarihi:
BM, Filistinli göstericilere yönelik ihlallerin savaş suçu ve insanlığa karşı suçlar kapsamına girebileceğine dair BM raporunun İsrail tarafından ciddiye alınmadan reddedilmesine tepki gösterdi.
BM Cenevre Ofisi'nde devam eden İnsan Hakları Konseyinin 40. oturumunda konuşan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, dünyanın farklı bölgelerindeki insan hakları ihlallerine değindi.
Bachelet, BM 2018 Gazze Protestoları Bağımsız Soruşturma Komisyonu'nun, Gazze Şeridi sınırında geçen yıl düzenlenen barışçıl "Büyük Dönüş Yürüyüşü" gösterilerinde İsrail güvenlik güçlerinin insan hakları ihlallerinin savaş suçu ve insanlığa karşı suçlar kapsamına girebileceğine yönelik raporunun İsrail tarafından ciddiye alınmadan reddedilmesini eleştirdi.
"Dile getirilen çok ciddi sorunların hiçbirine değinilmeden bu raporun İsrail tarafından acilen reddedildiğini görmekten hayal kırıklığına uğradım." diyen Bachelet, komisyon raporunda, İsrail güvenlik güçlerince orantısız güç kullanılması sonucu çok sayıda Filistinlinin öldüğü veya yaralandığı bilgisinin yer aldığını hatırlattı.
Bachelet, "Büyük Dönüş Yürüyüş"lerinin başladığı 30 Mart'a yaklaşırken tüm taraflara itidal çağrısında bulundu.
Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin ihlallerinin Filistinlilerin hareket özgürlüğü, çalışma, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimi de dahil günlük yaşamına yönelik çok ciddi olumsuz etkilerinin olduğunu vurgulayan Bachelet, "Filistinlilere yönelik ekonomik yaptırımlar, İsraillileri daha güvenli kılmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Bachelet, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde "zorla ortadan kaybolma" ve "keyfi tutuklamalara" yönelik tam bağımsız soruşturma yapılması kapsamında İnsan Hakları Ofisi çalışanlarına erişim izni verilmesi için Çin hükümeti nezdinde girişimlerini devam ettirdiklerini de bildirdi.
Komisyon Başkanı Santiago Canton, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, "Komisyonun, 'Büyük Mart Yürüyüşü'nde İsrail askerlerinin uluslararası insan hakları ve insancıl hukuka yönelik ihlallerde bulunduğuna inanmak için makul gerekçeleri var. Bu ihlallerin bazılarını savaş suçu veya insanlığa karşı suçlar oluşturabilir." ifadesini kullanmıştı.