Bahaneler başladı
Güncelleme Tarihi:
İsmail EREL / FRANKFURT
Oluşturulma Tarihi: Ekim 28, 2003 01:42
AB Komisyonu üyesi Verheugen, Türkiye'deki reformlara rağmen insan hakları ve din özgürlüğü konularında eksiklik olduğunu söyledi ve ‘‘Müzakereler konusunda, ‘evet' veya ‘hayır' içermeyen değişik bir karar alabiliriz’’ dedi.
Avrupa Birliği Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Türkiye'nin üyelik için daha sabretmesi gerektiğini, müzakerelerin başlaması konusunda nasıl bir tavsiye kararı alacaklarını henüz belirlemediklerini söyledi. Verheugen, Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung'a yaptığı açıklamada ‘‘Şartsız bir ‘evet' ya da ‘hayır' şeklinde karar vermeyeceğiz. Türkiye'deki siyasi duruma göre değişik bir tavsiye kararı da alabiliriz’’ dedi.
ORDUDAN RAHATSIZLIK
Türkiye'de karışık bir görüntünün hakim olduğunu savunan Verheugen, başarılı siyasi reformlara karşılık, insan hakları ihlalleri ve işkencenin devam ettiğini, din özgürlüğünün kısıtlandığını ve ordunun gücünün AB'nin demokrasi anlayışına uymadığını söyledi. Gerektiği takdirde komisyonun ‘‘rahatsız edici bir tavsiye kararı’’ almakta çekinmeyeceğini ifade eden Verheugen Kopenhag kriterlerinden taviz verilemeyeceğini kaydetti.
Verheugen, ‘‘Türkiye raporu Prodi Komisyonu'nun vereceği son karar’’ diyerek, görevi sona erecek komisyonun bu yüzden dıştan baskı altına alınamayacağına dikkat çekti.
KIBRIS ŞARTI GETİRMEYİN
Verheugen, Türkiye'nin Kıbrıs sorununun çözümü karşılığında AB'ye tam üyelik müzakerelerine başlama koşulunu getirmemesi dileğinde bulundu. Kıbrıs sorunu büyüdüğü sürece Avrupa kamuoyunun Türkiye ile müzakerelere başlanmasını kabul edemeyeceğini söyleyen Verheugen, ‘‘Adadaki durum, özellikle Türk askerlerinin mevcudiyeti böyle kaldığı sürece, bu durumu gözardı etmek zor olacak’’ diye konuştu.
ORDUDAN RAHATSIZLIK
Türkiye'de karışık bir görüntünün hakim olduğunu savunan Verheugen, başarılı siyasi reformlara karşılık, insan hakları ihlalleri ve işkencenin devam ettiğini, din özgürlüğünün kısıtlandığını ve ordunun gücünün AB'nin demokrasi anlayışına uymadığını söyledi. Gerektiği takdirde komisyonun ‘‘rahatsız edici bir tavsiye kararı’’ almakta çekinmeyeceğini ifade eden Verheugen Kopenhag kriterlerinden taviz verilemeyeceğini kaydetti.
Verheugen, ‘‘Türkiye raporu Prodi Komisyonu'nun vereceği son karar’’ diyerek, görevi sona erecek komisyonun bu yüzden dıştan baskı altına alınamayacağına dikkat çekti.
KIBRIS ŞARTI GETİRMEYİN
Verheugen, Türkiye'nin Kıbrıs sorununun çözümü karşılığında AB'ye tam üyelik müzakerelerine başlama koşulunu getirmemesi dileğinde bulundu. Kıbrıs sorunu büyüdüğü sürece Avrupa kamuoyunun Türkiye ile müzakerelere başlanmasını kabul edemeyeceğini söyleyen Verheugen, ‘‘Adadaki durum, özellikle Türk askerlerinin mevcudiyeti böyle kaldığı sürece, bu durumu gözardı etmek zor olacak’’ diye konuştu.