Alman polisi, Murat’ı tek kurşunla göğsünden vurdu

Güncelleme Tarihi:

Alman polisi, Murat’ı tek kurşunla göğsünden vurdu
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 31, 2007 00:00

Almanya’nın Bavyera Eyaleti’nde yaklaşık 31 bin nüfuslu küçük bir üniversite kenti olan Eichstaett’te polise bıçak çektiği ileri sürülen 37 yaşındaki Sivaslı Murat Özdal, Alman başkomiserin tek kurşunuyla can verdi.

OLAY pazar sabahı saat 08.00 sıralarında Eichstaett kentinde Murat Özdal’ın Rumen uyruklu kız arkadaşı Laura’nın evinde meydana geldi.

Edinilen bilgiye göre, bir diskotekte iki arkadaşı ile cumartesi gecesi sabah saat 04.00’e kadar eğlenen Murat Özdal, daha sonra iki gün önce aldığı arabası ile Laura’nın garson olarak çalıştığı Eichstaett kasabasındaki Türk lokaline gitti. Lokalde Laura’yı bulamayan Murat, saat 08.00’de kız arkadaşının kaldığı eve gitti.

Murat Özdal, Laura ile Türk lokal sahibi Savaş K’yı evde bulunca çılgına döndü. Murat Özdal, kız arkadaşının patronu Savaş K. ile "Sen burada ne arıyorsun" diyerek tartıştı. Savaş K, olayın büyümesi üzerine evi terk ederken polisi durumdan haberdar etti. 3 kişilik bir ekiple olay yerine gelen polis, evde Murat Özdal’ı kız arkadaşı Laura ile tartışırken buldu. İddiaya göre elinde "kelebek" diye tabir edilen bıçak bulunan Murat’ı ikaz eden başkomiser, bıçağı yere atmasını istedi. Murat’ın ihtarlara kulak asmadığı, bıçakla 30 yıllık başkomiserin üzerine yürüdüğü öne sürüldü. Bunun üzerine başkomiser tabancasıyla tek el ateş etti. Kurşun Murat’ın vücudunun üst kısmına geldi ve kurtarılamayarak öldü. 52 yaşındaki başkomiserin ifadesinde "Elindeki bıçak ile üzerime saldırdı, ben de mecbur kaldım" dedi. 30 yıllık polisin kendisini korumak ateş ettiğini söylediği öğrenildi.

Sivas’ın Kangal kasabasından 1979 yılında Almanya’ya gelen 37 yaşındaki bekar Murat Özdal, Treutlingen kasabasında bir bira fabrikasında forklift sürücüsü olarak çalışıyordu.

Olayı haber alan Nürnberg Başkonsolosu Mehmet Selim Kartal, polis kurşununa hedef olan Murat’ın ağabeyi Şeref Özdal’ı telefonla arayıp başsağlığı dilerken, olayın takipçisi olacaklarını söyledi.

Bu arada Murat Özdal’ın memleketi Sivas’ın Kangal ilçesinde toprağa verileceği öğrenildi.

Kardeşim tırnak makası bile taşımazdı, bıçağa inanmıyorum

Treutlingen kasabasında Türk kahvesi işleten Murat’ın ağabeyi Şeref Özdal, 8 saat önce ayrıldığı kardeşinin ölüm haberi ile yıkıldı. Şeref Özdal, "Kardeşim tırnak makası bile yanında taşımazdı. Onun elinde bıçak olduğuna inanamıyorum. Aklıma geldikçe kahroluyorum" diye konuştu. Murat’ın yakın arkadaşları da yıllardır tanıdıkları Murat’ın polise karşı gelmesine inanamadıklarını söylediler. Murat ile diskotekte birlikte eğlenen arkadaşları Sabri ve Salih Kocaman kardeşler "Biz Murat’ın cebindeki her şeyi bilirdik, o hiç bir zaman bıçak taşımadı" diye konuştular.

Türk polisinin de aynı yetkisi var

İÜ Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Anabilim Dalı öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Sözüer, Murat Özdal’ın Alman polisi tarafından öldürülmesiyle ilgili olarak şunları söyledi:

"Bu vakanın terörle mücadele ya da kanunuyla ilgisi olamaz. Almanya ile Türkiye’nin ceza kanunları aşağı yukarı birbirine çok benzer. Almanya’da polisin silah kullanma yetkisi var. Bizde de polis aynı yetkiye sahiptir. Memur hakkında işlem yapılmamış olması, meşru müdafaa değerlendirmesi nedeniyledir. A kişi, B kişisine bir silahla saldırıyorsa, C kişisinin bir polis olmasına da gerek yok, herhangi sivil biri olarak olaya müdahale edip B kişisini koruma amacıyla A kişisini saldırıyla orantılı bir şekilde etkisiz hale getirmesi halinde o kişi hakkında, TCK 25 maddesi uyarınca ’meşru müdafaa’ nedeniyle işlem yapılmaz. Meşru müdafaanın da çeşitli aşamaları var. Saldırganı öldürmeden etkisiz hale getirmek esastır fakat olay anındaki müdahale sırasında bıçağın bulunduğu ele ya da saldırganın hayati tehlike gerçekleşmeyecek başka bir yerini hedef alınma şartı aranmaz."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!