Güncelleme Tarihi:
Zeynep Gürcanlı Brüksel'den
bildiriyor
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin Ocak ayı içinde “Geri Kabul Anlaşmasını imzalamaya hazırlandığını” söyledi.
Bağış, AB ile Çevre faslının açılışına ilişkin toplantıya katılmak üzere Brüksel’e giderken uçakta yaptığı açıklamada, “Ocak sonuna kadar geri kabul ile ilgili anlaşmayı AB ile imzalıyoruz” dedi.
Geri Kabul Anlaşması, bugüne kadar iki taraf arasında ciddi sorun oluşturuyordu. Sorun, AB ülkelerinin topraklarında Türkiye üzerinden girdiğini belirlediği yasadışı göçmenleri, yeniden Türkiye’ye göndermek istemesinden kaynaklanıyordu.
Türkiye ise böyle bir durumda, “maliyetin AB ile paylaşılması gerektiğini” savunuyordu. Bu konudaki birincil maliyet, göçmenlerin kendi ülkelerine gönderilmeleri konusunda geçerli anlaşmaların bulunmadığı hallerde, bu kişilerin Türkiye’de uzun süreler kalmalarından kaynaklanıyor.
İkincil maliyet ise, Türkiye’nin bu yasadışı göçü engellemek için tüm sınırlarında alacağı önlemlerden geliyor.
Bağış, AB ile bu konuda uzlaşma sağlandığını, maliyetlerin paylaşılacağını da söyledi.
BİYOMETRİK PASAPORT GELİYOR
Hükümetin AB ile uyum konusunda atacağı ikinci önemli adım ise, biyometrik pasaport uygulamasına geçilmesi.
Başmüzakereci Bağış, bu konuda da hazırlıkların tamamlanmak üzere olduğunu, en kısa sürede Türk vatandaşlarının da biyometrik pasaport kullanmaya başlayacaklarını açıkladı.
DAVUTOĞLU: TAVİZ DEĞİL
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise, Geri Kabul Anlaşması’nın maliyet getirmesine rağmen imzalanmasının, “taviz olarak kabul edilemeyeceğini” söyledi. Davutoğlu, “Geri kabul anlaşması, Türkiye altına imza atmasa da Türkiye’nin meselesidir .Biz tarihimiz boyunca büyük liderleri, mültecileri de, topraklarımıza giren tüm insanları aynı misafirperverlikle ağırladık. Türkiye’nin tarihi aynı zamanda bir göç tarihidir. Gelen kişilere insani şartları zaten sağlamak zorundasınız. İnsani konular hiçbir şekilde taviz değildir” dedi.
Türkiye’nin “entegre sınır yönetimine geçmesinin” önemini de vurgulayan Davutoğlu, “Entegre sınır yönetimi çok önemli. Çağdaşlaşmak için bu çök önemli. Türkiye’nin itibarı açısından yapılacak en iyi şey. Türkiye’nin girildiği zaman, girildiği sınır kapısı dünyanın en iyi sınır kapısı olmalıdır. Bunu yapmak çağdaşlaşmanın en önemli göstergesidir. Türkiye’ye ister doğudan, ister batıdan, kuzeyden ya da güneyden girin, en iyi kapıdan girilmesi gerekir” dedi.