'Sığırlar çevre için taşıtlardan daha zararlı'

Henning Steinfeld isimli bir araştırmacı tarafından yapılan "Çiftlik hayvanlarının uzun gölgesi" adlı 400 sayfalık araştırmada, dünyada hızla artan büyükbaş hayvan sayısının, iklim, ormanlar ve yabanıl yaşam için en büyük tehditlerden birisi olduğu belirtilerek, büyükbaş hayvanların, asit yağmurundan, tehlikeli türlerinin gelişimine, çölleşmeden okyanuslarda ölü bölgeler oluşmasına, ırmakların ve içme sularının zehirlenmesinden, mercan kayalarının tahribine kadar birçok çevre felaketinin sorumlularından oldukları iddia edildi.

Küçükbaş hayvanlar, kümes hayvanları, domuz ve keçilerin verdikleri zararın da incelendiği araştırmada, her durumda dünyadaki 1,5 milyar büyükbaş hayvanın küresel ısınmaya yol açan sera gazlarının yüzde 18'inin sorumlusu olduğu, bunun da otomobiller, uçaklar ve tüm diğer taşıtların payından fazla olduğu belirlendi.

Büyükbaş hayvanları beslemek, et üretmek, otlatmak ve taşımak için harcanan yakıtın sera etkisine yol açan gazların en önemlisi olan tüm karbondioksit salımının yüzde 9'unu oluşturduğu belirtilen araştırmada, hayvanların çıkardıkları gaz ve gübrelerinin de, karbondioksit gazından 20 kat fazla sera etkisine yol açan metan gazının üçte birinden fazlasının sorumlusu olduğu tespit edildi.

BM araştırmasında ayrıca, çiftlik hayvanlarının, asit yağmurunun başlıca nedenlerinden amonyak salımının üçte ikisinden fazlasına yol açan 100 kadar kirletici gaz ürettikleri belirtildi.

Çiftlik kurmanın dünya çapında ormanların yok olmasının başlıca nedeni olduğu ve ihtiyaç fazlası otlak arazisi açmanın var olanların beşte birinin çölleşmesine yol açtığı vurgulanan raporda, ayrıca bir litre süt üretmek için 990 litre su tüketen büyükbaş hayvanların su kaynaklarını da ortadan kaldırdıkları kaydedildi.

BM raporunda, büyükbaş hayvanları beslerken üretilen çöp ve atıkların da tüm diğer canlılar için tehlike yarattığı, ayrıca bu hayvanları tedavi için kullanılan böcek ilacı, antibiyotik ve hormonların içme sularını ve insan hayatını tehdit ettiğinin altı çizildi.

Rapor, bu konuda kararlı önlemler alınmazsa, çiftlik hayvanlarının yol açacağı zararın 2050'ye kadar ikiye katlanacağına dikkat çekildi.

FRANSIZ ARAŞTIRMASI

Fransa'da geçen yıl yapılan bir araştırmada, büyükbaş hayvanların Fransa'daki 14 petrol rafinerisinden daha fazla sera etkisine yol açan gaz saldıkları belirlenmişti.

"Tarım ve sera etkisine yol açan gazların salımının azaltılması" adlı hükümet araştırmasında, büyükbaş hayvanların, Fransa'daki sera etkisine yol açan gazların salımında yüzde 6,5 oranında sorumlu oldukları tespit edilmişti.

Bu hayvanların geğirtilerinin (bağırsak fermantasyonu) önemli rol oynadığı belirtilen araştırmada, büyükbaş hayvanların geğirtileriyle her yıl atmosfere 26 milyon ton ve dışkılarının da 12 milyon ton sera etkisine yol açan gaz saldığı saptanmıştı.

Fransa'daki 14 petrol rafinerisi ise toplam 13 milyon ton sera etkisine neden olan gazı atmosfere salıyor. Fransa'daki 20 milyon büyükbaş hayvanın, tüm hayvanlar içinde yüzde 80 ile atmosfere en çok gaz salan kesim olduğu, ülkedeki milyonlarca koyun, keçi, domuz ve kümes hayvanının ise yeryüzünün ısınmasına etkilerinin çok düşük olduğu belirtildi.

Büyükbaş hayvanların dışkıları atılmasıyla organik gübreye dönüşürken, aynı zamanda ortaya çıkan nitrat ile suyu, azot protoksit ile havayı kirletiyor.

Fransız araştırmasında, büyükbaş hayvanların ve diğerlerinin besleyici değeri daha yüksek parçacıklı, soya veya yonca gibi sindirimi daha kolay yemlerle beslenmesinin çözüm olabileceği belirtilmişti.