İranlı avukat Muhammed Mustafai serbest bırakıldı

Çocuk mahkumların idam cezasına çarptırılmasına karşı uluslararası bir kampanyaya öncülük eden Mustafa, İran'da recme çarptırılan ve uluslararası baskı sonucu cezası askıyia alınan Sakine Muhammed Aştiyani'nin avukatı olduğunu söyledi.

Geri Gönderme merkezinden çıkışta habercilerin sorularını yanıtlayan Mustafai, İran'da insan haklarıyla ilgilendiğini ifade ederek, 'Çocuklarla ilgili birçok davam var. Çocukları idam etmek istiyorlar. Ama 18 yaşın altındalar. 50'ye yakın dava var. İran'da insan haklarıyla ilgili başka davalara da bakıyorum. Geçen sene hapisteydim. Çünkü bu konu ile alakalı işlerime devam etmemi istemediler" diye konuştu.

Recm edilmek istenen kadının davasıyla ilgili çok baskı gördüğünü belirten Mustafai, "Benim Sakine Muhammed ile alakalı olan davamdı. Birçok ülkede ve uluslararası insan hakları enstitülerinde bu konuyla ilgileniyorlar. 30 gün önce mahkeme bana bir kâğıt verdi. Mahkemeye gitmeliydim. Mahkeme görevim ve mesleğim hakkında birçok soru sordu. Ardından bana artık özgür olduğumu söylediler" dedi.

İŞKENCE GÖRDÜM
Cezaevinde kendisine işkence yapıldığını ifade eden Mustafai,"Yanımda telefon yoktu. 5 saat sonra eşimi aradım. Eşim bana mahkemenin beni tekrar çağırdığını söyledi. Ardından ben ofisime gittim. Beni tutuklamak istediler. Fakat üç ya da dört saat sonra, polis eşimi ve kayınbiraderimi tutukladı. Ardından mahkemeye gitmeme kararı aldım. Çünkü bu sisteme karşıydım.

Mahkemeye düzenli olarak gitmem isteniyordu. Bir gün sonra mahkemeye gitmem istendi. Bana "Eğer buraya gelirseniz eşinizi ve kayınbiraderinizi serbest bırakacağız." dediler. Ama ben İran sınırları dışına çıkmaya karar verdim. Onun için önce Van'a geldim, ardından İstanbul'a. İstanbul'a geldiğimde af hakkında insan hakları dernekleriyle konuştum. Onlar Türk hükümeti ve Türk polisiyle konuştular. Beni havaalanında tutukladılar. Polis karakolunda yedi gün kaldım ve şimdi özgürüm. Şimdi İstanbul'da kalabilirim ve başka ülkelere gidebilirim" dedi.

Norveç'e gitmeyi düşündüğünü vurgulayan Mustafai, "Norveç konsolosluğu bana yardım etti. Benim Şengen vizem var. Başka ülkelere de gidebilirim. Birçok ülke beni kabul etti. Örneğin Kanada ve ABD beni kabul etti. Avrupa ülkeleri de beni kabul etti. Ama ben eşimi yanıma almalıyım. Ardından bizim için hangi ülkenin daha iyi olduğuna karar vermeliyiz. Ailem hapiste. Ama hükümet benim burada olduğumu öğrendiğinde, onları serbest bırakmalı. Eşimle konuşamıyorum. Ama annem, babam, kayınpederim ve kayınvalidemle telefonda konuşabiliyorum" dedi.

DÖNÜP DÖNMEYECEĞİ EŞİNE BAĞLI
Eşi serbest bırakılmaz ve başka ülkeye gitmesine izin verilmezse geri döneceğini belirten Mustafai, "Bu durumda düşüncemi değiştiririm. Belki İran'a geri dönerim. Sonra başka bir ülkeye gideceğim. Hapishaneden korkmuyorum. İran'daki mahkeme sistemine karşıyım. İran'daki insan hakları kriterleri düzensiz. Ben de bu düzensizliğe karşıyım. Mahkeme bir insanın idamına karar verdi. İran hükümeti insan haklarına saygı duymalı" şeklinde konuştu.

Serbest bırakıldıktan sonra otele gitmek istediğini belirten Mustafai, "Hangi otelin iyi olduğunu bilmiyorum. Sanırım bir hafta kalacağım. Çünkü eşimin durumunu öğrenmek istiyorum. Umarım serbest bırakılır. Daha sonra sanırım başka bir yere, Trakya'ya gideceğim' dedi.

İki çocuk annesi 43 yaşındaki kadının durumuna tüm dünyanın dikkatini çeken Mustafai'nin İran'da önce bürosu ve evi basılıp eşi ile üvey kardeşi gözaltına alındı. 24 Temmuz'da kendisi sorgulanmak üzere hapishaneye götürüldü, birkaç saat sonra bırakıldı, ardından tekrar sorguya çağrıldı. İnternette yayımladığı bir mesajla tutuklanacağı düşüncesiyle ifade vermeye gitmediğini belirten Mustafai'den o zamandan beri haber alınamıyordu.