10 milyon dolar verin bir daha vurmayayım
Güncelleme Tarihi:
Kasım CİNDEMİR/WASHINGTON
Oluşturulma Tarihi: Ekim 24, 2002 02:07
Üç haftadır Washington ve çevresinde 10 kişiyi tek kurşunla öldürüp 3 kişiyi ağır yaralayan ve bölgede günlük yaşamı tam bir kabusa çeviren hayalet keskin nişancının 10 milyon dolar para talep ettiği ortaya çıktı. İlk kez ‘‘Çocuklarınız hiçbir yerde ve hiçbir zaman güvencede değil’’ tehdidinde bulunan katil, son cinayet yerinde de mesaj bıraktı.
ABD'de son kurbanını önceki gün Washington'da öldüren hayalet keskin nişancının yarattığı kábus sürüyor. Hayalet keskin nişancı, geçen cumartesi günü Virginia'nın Richmond kentinde restorandan çıkan 37 yaşındaki bir adamı vurarak ağır yaralamıştı. Nişancının olay yerinde bıraktığı 3 safyalık mesajla ilgili ayrıntılar belli olmaya başladı. ABD basınında yer alan haberlere göre, saldırı sonrasında katil, polisi arayarak mektubun yerini bildirdi.
2 GÜN SÜRE VERDİ
Bir ağaçta asılı bulunan ve bozuk bir İngilizceyle yazılmış mesajda hayalet nişancı, fidyenin ödenmesi için iki gün süre veriyordu. Mektupta kullanılan elyazısıyla keskin nişancının daha önce bıraktığı Tarot kartındaki ‘‘Ben Tanrı'yım’’ ifadesinde kullanılan elyazısı birbirine benziyordu. Nişancı Washington’daki son eylem yerin de de benzer istekleri sıraladığı bir mektup bıraktı.
AYAK İZİ BIRAKTI
Polis, katille irtibat kurmaya çalışırken seri nişancı, Washington'da cinayetlere başladığı bölgeye dönüp önceki sabah alacakaranlıkta 13'üncü kurbanını öldürdü. Sapığın bu kez pusu kurduğu çalılıkların arasında ayak izini bıraktığı sanılıyor. Uzmanlar keskin nişancıya ait olduğu sanılan izin plastik kalıbını aldı. Bu sayede şüphelinin ayak numarası, boyu ve ağırlığı konusunda ipucu elde edilebilecek.
PAZARLIK SÜRÜYOR
Son eyleminden sonra yine güvenlik kuvvetlerine yakalanmadan kaçmayı başaran nişancının polisle pazarlığı da sürüyor. Montgomery Bölgesi Emniyet Müdürü Charles Moose, bir kez daha 10 milyon dolar isteyen nişancıya çağrıda bulunarak, ‘‘Söylediğin tüm seçenekleri araştırdık. Ancak bu işin istediğin şekilde yapılması elektronik olarak mümkün değil’’ diye konuştu.
POLİSİN TEKLİFİ
2 Ekimden bu yana nişancıyı yakalamaya çalışan 2000 kişilik polis ordusuna amirlik yapan Charles Moose, keskin nişancının sözünü ettiği seçenekleri konuşmaya hazır olduklarını ifade etti ve haberleşmek için güvenli bir posta kutusu oluşturmayı da önerdi. Moose, ‘‘Bunun şiddetten öteye gittiğine işaret ettin. Bizi aramanı istiyoruz’’ dedi. Uzmanlar, katilin para peşinde olmadığını, sadece polise yeni bir motif sunmak için fidyeyi gündeme getirdiğini öne sürüyor.
ALTI KEZ ARAMIŞ
Nişancının bıraktığı 3 sayfalık mektubunun içeriği tam olarak açıklanmadı, ama bazı bölümleri basına sızdı. Çeşitli zamanlarda polisin ihbar hattını 6 kez aradığını belirten keskin nişancı, ancak ‘‘beceriksiz’’ operatörlerin kendisine aldırış etmediğini öne sürdü. ‘‘Şimdi sus ve beni dinle’’, ‘‘Ben Tanrıyım’’ ve ‘‘İpler benim elimde’’ gibi sözler kullanan keskin nişancı, kendisini dikkate almayan bazı görevlilerin adını vererek, onlara çok kızdığını bu nedenle de 5 kişiyi daha öldürmek zorunda
kaldığını belirtti.
2 BİN KİŞİYLE NİŞANCININ PEŞİNDE
Çaresiz kahraman
KESKİN nişancı dehşeti medyada yeni bir kahraman yarattı. İlk cinayetlerin gerçekleştirildiği Mongomery bölgesinin Emniyet Müdürü Charles Moose. 2 bin kişiyle keskin nişancı soruşturmasını yürüten Charles Moose, basın aracılığıyla mesaj gönderdiği keskin nişancıyla iletişim kurmaya çalıyor. 49 yaşındaki Charles Moose, hukukçu olmak isterken emniyet görevlisi olmuş. 24 yıldır emniyette hizmet veriyor, kamu yönetimi konusunda master yapaan, kent araştırmaları ve kriminoloji konusunda doktorası bulunan Moose, Portland'ın ilk siyahi emniyet müdürlerinden biri.
SUÇLARI AZALTTI
İlk eşinden iki oğlu olan ve halen ikinci evliliği devam eden Charles Moose, eşiyle kent merkezine yakın, uyuşturucu ve fuhuş çetelerinin cirit attığı bir yerde bungalov almış. Bir yıl içinde bölgede suç oranı yüzde 55 oranında düşmüş. Suç oranını düşürüp halkla iyi ilişkiler yürüten Moose, duygusal çıkışları yüzünden zaman zaman emniyetle gergin dönemler yaşamış. Aklına geleni söyleyen, bazen gözyaşlarına hákim olamayan Moose'un keskin nişancıyla ilgili brifinglerde kimi zaman gözlerinin sulandığı dikkatlerden kaçmıyor.
Uzmanlar ne derse tersini yapıyor
21 günde 10 kişiyi öldüren, 3 kişiyi de yaralayan hayalet keskin nişancı, basında kendisiyle ilgili gündeme gelen iddiaların aksi yönünde hareket ederek polisi ve kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. San Diego'daki California Üniversitesi Psikiyatri Profesörü Reid Meloy, psikopat seri katillerin kontrolü elinde tutmak istediklerini belirtti. Katilin davranış değişikliklerini gösteren olaylar şunlar:
ÇOCUKLARI VURDU
Başlangıçta keskin nişancının rasgele seçtiği 7 kişiyi öldürmesinin ardından basında saldırganın sadece yetişkinleri vurduğu yolunda haberler çıktı. Ancak saldırganın 8'inci kurbanı okula gitmekte olan 13 yaşındaki bir öğrenci oldu. Nişancı, mesajında da ‘‘Çocuklarınız hiçbir yerde ve hiçbir zaman güvencede değil’’ dedi.
HAFTA SONU VURDU
Keskin nişancı, ilk 11 eylemini hafta arası gerçekleştirdi. Basında katilin ‘‘muhtemelen hafta sonu çocuklarına bakmak zorunda olan boşanmış bir erkek olabileceği’’ bu nedenle de hafta sonları eylem yapmadığına dair haberler çıktı. Ancak keskin nişancı, 12'nci kurbanını geçen cumartesi akşamı vurdu.
SABAHLEYİN VURDU
Saldırgan, Washington'da önceki gün gerçekleştridiği cinayet için alışılmışın dışında bir saat seçti. Son kurbanı sabah alacakaranlıkta sefere çıkmak için durakta vaktin gelmesini bekleyen bir otobüs şoförü oldu. Uzmanlar, casus uçakların ancak gün ışığında çalıştığını bildiğinden katilin gün ağarmadan eylemini gerçekleştirdiğini söylediler.
2 GÜN SÜRE VERDİ
Bir ağaçta asılı bulunan ve bozuk bir İngilizceyle yazılmış mesajda hayalet nişancı, fidyenin ödenmesi için iki gün süre veriyordu. Mektupta kullanılan elyazısıyla keskin nişancının daha önce bıraktığı Tarot kartındaki ‘‘Ben Tanrı'yım’’ ifadesinde kullanılan elyazısı birbirine benziyordu. Nişancı Washington’daki son eylem yerin de de benzer istekleri sıraladığı bir mektup bıraktı.
AYAK İZİ BIRAKTI
Polis, katille irtibat kurmaya çalışırken seri nişancı, Washington'da cinayetlere başladığı bölgeye dönüp önceki sabah alacakaranlıkta 13'üncü kurbanını öldürdü. Sapığın bu kez pusu kurduğu çalılıkların arasında ayak izini bıraktığı sanılıyor. Uzmanlar keskin nişancıya ait olduğu sanılan izin plastik kalıbını aldı. Bu sayede şüphelinin ayak numarası, boyu ve ağırlığı konusunda ipucu elde edilebilecek.
PAZARLIK SÜRÜYOR
Son eyleminden sonra yine güvenlik kuvvetlerine yakalanmadan kaçmayı başaran nişancının polisle pazarlığı da sürüyor. Montgomery Bölgesi Emniyet Müdürü Charles Moose, bir kez daha 10 milyon dolar isteyen nişancıya çağrıda bulunarak, ‘‘Söylediğin tüm seçenekleri araştırdık. Ancak bu işin istediğin şekilde yapılması elektronik olarak mümkün değil’’ diye konuştu.
POLİSİN TEKLİFİ
2 Ekimden bu yana nişancıyı yakalamaya çalışan 2000 kişilik polis ordusuna amirlik yapan Charles Moose, keskin nişancının sözünü ettiği seçenekleri konuşmaya hazır olduklarını ifade etti ve haberleşmek için güvenli bir posta kutusu oluşturmayı da önerdi. Moose, ‘‘Bunun şiddetten öteye gittiğine işaret ettin. Bizi aramanı istiyoruz’’ dedi. Uzmanlar, katilin para peşinde olmadığını, sadece polise yeni bir motif sunmak için fidyeyi gündeme getirdiğini öne sürüyor.
ALTI KEZ ARAMIŞ
Nişancının bıraktığı 3 sayfalık mektubunun içeriği tam olarak açıklanmadı, ama bazı bölümleri basına sızdı. Çeşitli zamanlarda polisin ihbar hattını 6 kez aradığını belirten keskin nişancı, ancak ‘‘beceriksiz’’ operatörlerin kendisine aldırış etmediğini öne sürdü. ‘‘Şimdi sus ve beni dinle’’, ‘‘Ben Tanrıyım’’ ve ‘‘İpler benim elimde’’ gibi sözler kullanan keskin nişancı, kendisini dikkate almayan bazı görevlilerin adını vererek, onlara çok kızdığını bu nedenle de 5 kişiyi daha öldürmek zorunda
kaldığını belirtti.
2 BİN KİŞİYLE NİŞANCININ PEŞİNDE
Çaresiz kahraman
KESKİN nişancı dehşeti medyada yeni bir kahraman yarattı. İlk cinayetlerin gerçekleştirildiği Mongomery bölgesinin Emniyet Müdürü Charles Moose. 2 bin kişiyle keskin nişancı soruşturmasını yürüten Charles Moose, basın aracılığıyla mesaj gönderdiği keskin nişancıyla iletişim kurmaya çalıyor. 49 yaşındaki Charles Moose, hukukçu olmak isterken emniyet görevlisi olmuş. 24 yıldır emniyette hizmet veriyor, kamu yönetimi konusunda master yapaan, kent araştırmaları ve kriminoloji konusunda doktorası bulunan Moose, Portland'ın ilk siyahi emniyet müdürlerinden biri.
SUÇLARI AZALTTI
İlk eşinden iki oğlu olan ve halen ikinci evliliği devam eden Charles Moose, eşiyle kent merkezine yakın, uyuşturucu ve fuhuş çetelerinin cirit attığı bir yerde bungalov almış. Bir yıl içinde bölgede suç oranı yüzde 55 oranında düşmüş. Suç oranını düşürüp halkla iyi ilişkiler yürüten Moose, duygusal çıkışları yüzünden zaman zaman emniyetle gergin dönemler yaşamış. Aklına geleni söyleyen, bazen gözyaşlarına hákim olamayan Moose'un keskin nişancıyla ilgili brifinglerde kimi zaman gözlerinin sulandığı dikkatlerden kaçmıyor.
Uzmanlar ne derse tersini yapıyor
21 günde 10 kişiyi öldüren, 3 kişiyi de yaralayan hayalet keskin nişancı, basında kendisiyle ilgili gündeme gelen iddiaların aksi yönünde hareket ederek polisi ve kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. San Diego'daki California Üniversitesi Psikiyatri Profesörü Reid Meloy, psikopat seri katillerin kontrolü elinde tutmak istediklerini belirtti. Katilin davranış değişikliklerini gösteren olaylar şunlar:
ÇOCUKLARI VURDU
Başlangıçta keskin nişancının rasgele seçtiği 7 kişiyi öldürmesinin ardından basında saldırganın sadece yetişkinleri vurduğu yolunda haberler çıktı. Ancak saldırganın 8'inci kurbanı okula gitmekte olan 13 yaşındaki bir öğrenci oldu. Nişancı, mesajında da ‘‘Çocuklarınız hiçbir yerde ve hiçbir zaman güvencede değil’’ dedi.
HAFTA SONU VURDU
Keskin nişancı, ilk 11 eylemini hafta arası gerçekleştirdi. Basında katilin ‘‘muhtemelen hafta sonu çocuklarına bakmak zorunda olan boşanmış bir erkek olabileceği’’ bu nedenle de hafta sonları eylem yapmadığına dair haberler çıktı. Ancak keskin nişancı, 12'nci kurbanını geçen cumartesi akşamı vurdu.
SABAHLEYİN VURDU
Saldırgan, Washington'da önceki gün gerçekleştridiği cinayet için alışılmışın dışında bir saat seçti. Son kurbanı sabah alacakaranlıkta sefere çıkmak için durakta vaktin gelmesini bekleyen bir otobüs şoförü oldu. Uzmanlar, casus uçakların ancak gün ışığında çalıştığını bildiğinden katilin gün ağarmadan eylemini gerçekleştirdiğini söylediler.