Çok güzel bir yıl geçirdik

Güncelleme Tarihi:

Çok güzel bir yıl geçirdik
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2003 00:00

Hepimiz farklı düşünebilirizi. Kimimize göre, 2003 yılı felaketlerle dolu geçmiştir.Kimimiz aile sorunlarıyla boğulmuş, diğerlerimiz ekonomik sıkıntılardan kurtulamamış olabiliriz. Ancak, genel gidişe baktığımız taktirde bambaşka bir manzara ile karşı karşıya kalıyoruz.Hepimiz farklı düşünebiliriz.Kimimize göre, 2003 yılı felaketlerle dolu geçmiştir.Kimimiz aile sorunlarıyla boğulmuş, diğerlerimiz ekonomik sıkıntılardan kurtulamamış olabiliriz. Ancak, genel gidişe baktığımız taktirde bambaşka bir manzara ile karşı karşıya kalıyoruz.2003 yılı, Türkiye açısından son derece başarılı geçmiştir. Hele bir yıl öncesine dönüp bir karşılaştırma yaparsak, o zaman aradaki fark çok daha net şekilde ortaya çıkıyor.İsterseniz gelin, birlikte geçtiğimiz 12 ayın bir bilançosunu yapalım.1) AKP nin GENEL YAKLAŞIMI:AKP geçen yıl iktidara geldiğinde hepimizde belirgin bir kuşku ve kaygı vardı. Acaba 97 yılındaki gerilimler tekrar geri gelecek mi, soruları soruluyor ve gelişmeler kuşku ve kaygıyla izleniyordu. Nitekim iktidarın hemen başında ilk denemeler de yapılmadı değil. Meclis Başkanı Arınç’ ın attığı adım ve ardından başlatılan YÖK tartışmaları bir çoğumuzu rahatsız etti. Bütün bunlara bir de Kuran Kursları yönetmeliği eklenince kaşlar kalktı. Ancak ilginçtir, Başbakan Erdoğan her defasında krizi dağıtan taraf oldu. Kimine göre, şimdilik geri adım attı ve ilerde tekrar gündeme getirmek üzere beklemeye aldı. Kimine göre, akıllıca adımlarla ve hem kendini hem de ülkeyi krizlerden kurtardı.Bakalım, hangi görüşün daha doğru olduğunu yakında göreceğiz. Özellikle yerel seçimlerden sonra, karşımızda büyük bir olasılıkla bambaşka bir AKP bulacağız.AKP’nin bir yıllık performansına bakacak olursak, Cumhuriyet tarihinde iktidarı ele geçirmiş en şanslı parti olduğunu söyliyebiliriz. Bu parti kadar, ardı ardına hatalar yapan, ancak hatalarının sonunda kendine prim sağladığı bir başka parti hatırlamıyorum.1 Mart’ taki Tezkere olayını düşünün.ABD ile ilişkilerin bir daha değiştirilemeyecek şekilde zedelendiği bir ortama düşüldükten sonra, olaylar öylesine değişti ki, AKP iktidarı sonunda prim sağlayarak çıktı. Avrupa’ nın gözünde farklı görünen, ABD’ ye de vazgeçilmezliğini ispatlamış bir iktidar izlenimi verdi.Aynı şekilde YÖK tarışmaları, Kuran Kursları yönetmeliği gibi daha nice örnekler sayılabilir.Özetlemek gerekirse, kamu oyunun büyük bir bölümünde AKP prim kaybetmedi, aksine prim kazandı. Gizli gündemleri olduğu ve Türkiye’yi din devletine dönüştürecekleri yolundaki kaygıların büyük bir bölümünü dağıtmasını bildiler. Bunu içerde becerebildikleri gibi, Uluslararası alanda da aynı başarıyı sağladılar.Bunlara bir de, geçmiş yıllardaki koalisyon kavgalarından kurtulunmuş olmasını ve çoğunluklu bir hükümetin- hatalar yapsa dahi- çok daha fayda getirdiğini izlenimini eklersek, 2003’ teki rahatlama daha kolay anlaşılır.2)EKONOMİ RAHATLADITürkiye’de bugün biraz dahi olsa olumlu bir hava esiyor ve kamu oyunda iyimser yorumlar yapılıyorsa, bunun en büyük nedeni ekonomide sağlanan rahatlamadır.AKP yine ilk iktidar olduğu haftalarda IMF’ yi yokladı. Bu programı ne oranda değiştirebileceğini araştırdı. Hatta denemeler de yaptı. Ancak kısa sürede gerçekleri gördü ve IMF programını harfiyyen uygulamaya başladı. Attığı her adımda da piyasalardan güven oyu aldı. Sonunda hem iç, hem de dış piyasalara güven vermesini bildi. Şu anda ekonomi giderek rayına oturuyor ve daha da önemlisi, ülkemizde yaklaşık 20 yıl sonra ilk defa enflasyon gerçekten düşmeye başladığı inancı yerleşiyor.İşsizlik henüz istenen düzeye inemedi. Ekonomik düzelme aş ve iş’e dönüşmedi, ancak insanlarda bir ümit doğdu.Biz yine de, ekonomide gelinilen bu noktada, Ecevit’ li koalisyonun ve özellikle de Kemal Derviş’ in attıkları adımları ve uygulamaya soktukları reformların önemli etkisini söylemeden geçemeyiz.Kime niyet, kime kısmetmiş...Dedim ya, AKP gerçekten çok şanslı bir parti.3)AVRUPA BİRLİĞİ, KIBRIS ve IRAKTürkiye açısından 2003’ ün en önemli yanı, başta Avrupa Birliği olmak üzere ,Kıbrıs ve Irak konularında son derece tarihi adımların atılmasıydı.Irak’ ta AKP hükümeti ilk başlardaki deneyimsizliğini kısa sürede üstünden atmasını bildi. Bir ara “ Müslüman dünyayı bir araya getirelim ve Amerikan girişimini engelleyelim” gibilerinden son derece safça politikalar denemesine, ABD’ nin Irak’ ta Türkiye’ siz adım atamayacağı gibilerinden gerçeklerle bağdaşmayan saplantılara girilmesine rağmen, Ankara çabuk uyandı. Uçurumun yanına kadar geldiği sırada, tehlikeli bir U dönüşü yaptı ve doğru yolu buldu.Zaten AKP’ liler için hem içerde hemde dışarda söylenen, “etrafı dinlemesini bildikleri, hatalarını çabuk gördükleri ve kompleks duymadan tutum değiştirdikleri”.Doğru...Avrupa Birliği konusunda da, beklenenden çok daha inandırıcı bir yaklaşım sergilediler. Gereken adımlar gerektiği şekilde atıldı. Geriye ise sadece Kıbrıs kaldı. O da önümüzdeki yıl çözümlenecek. Şu veya bu şekilde, Türkiye’ nin lehine veya aleyhine bir noktaya ulaşacak.Özetle, kişisel açıdan birçok yönden şikayetçi olabiliriz. Ancak Türkiyemiz güzel bir yıl geçirdi.Şimdi gelelim önümüzdeki yıla.2004 trihi bir yıl olacak.Hepimizi nelerim beklediğini de yarınki yazıma bıraktım.Tekrar buluşmak üzere...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!