Çocuk İşçiliği İle Mücadele Ortak Deklarasyonu imza töreni yapıldı (1)

Güncelleme Tarihi:

Çocuk İşçiliği İle Mücadele Ortak Deklarasyonu imza töreni yapıldı (1)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2018 23:43

Çocuk İşçiliği İle Mücadele Ortak Deklarasyonu imza töreni yapıldı (1)

Haberin Devamı

ANKARA (DHA) - ÇOCUK İşçiliği ile Mücadele Ortak Deklarasyonu imza töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde Ankara'da gerçekleştirildi. İmzalanan ortak deklarasyon metnine göre; çocuğun zihinsel, bedensel, ruhsal ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen çocuk işçiliği, küresel ve ulusal çapta önemli sorunlardan biri olarak vurgulandı. Bu kapsamda, çocuk işçiliğini önleyici ve çocukları koruyucu nitelikte 5 madde üstünde ortak karara varıldı. "Çocuk işçiliğine yol açan sebeplerden birinin yoksulluk olduğu gerçeğinden hareketle yetişkin aile bireylerinin istihdam edilebilmelerini sağlayacak aktif işgücü politikaları uygulanacak, yoksul ailelere yönelik sosyal koruma yaygınlaştırılacaktır" maddesi öne çıktı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 2023 hedefleri doğrultusunda çocuk işçiliğinin önlenmesi amacıyla 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programı' hazırlamıştı. Başbakan Binali Yıldırım'ın imzasıyla 20 Şubat 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan genelge ile de 2018 yılı 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı' ilan edilmişti. 7 politika başlığı altında 19 strateji ve 88 tedbirin yer aldığı bu çalışmaların, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortaklığı; Adalet Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'nın işbirliğiyle hayata geçirileceği duyuruldu. Koordinasyonu ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapacak. Tüm bu çalışmaların başlangıcı niteliğinde olan 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ortak Deklarasyonu İmza Töreni', Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde yapıldı. 

Ankara Green Park Otel'de yapılan imza töreninde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Başkanı Kani Beko, TİSK Başkanı Kudret Önen, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi Direktörü Numan Özcan yer aldı. 

5 MADDELİK YOL HARİTASI OLUŞTURULDU

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ortak Deklarasyonu'nun metni şöyle oluştu:

"Çocuğun zihinsel, bedensel, ruhsal ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen çocuk işçiliği, küresel ve ulusal çapta önemli sorunlardan biridir. Bu konuya özel önem veren ülkemiz, 1990'lı yılların başından bu yana çocuk işçiliği ile mücadele politikalarını geliştirmiş ve uygulamada ciddi bir başarı sağlamıştır. Başta en kötü biçimleri olmak üzere çocuk işçiliğinin önlenmesi temel hedefiyle 'Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ulusal Programı (2017-2023)' uygulamaya konulmuş ve bu çerçevede 2018/3 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile 2018 yılı 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı' ilan edilmiştir. 

Bu kapsamda;

** Toplumun çocuk işçiliği ile mücadele konusunda duyarlılığının artırılması ve Ulusal Programın politika ve hedeflerine en üst düzeyde katkı sağlanması için yapılacak olan tüm çalışmalarda çocuk işçiliği ile mücadeleye öncelik verilecektir. Ulusal Programın uygulanma sürecinde, ilgili ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerisinde çalışmalar yürütülecektir.

** Hiçbir ayrım gözetmeksizin her çocuk, çocuk olmaktan kaynaklanan evrensel haklara sahiptir. Bu anlayışla, tüm çocuklar en kötü biçimleri başta olmak üzere çocuk işçiliğinden korunacak ve önleyici tedbirler alınacaktır.

** Çocukların, zorunlu eğitim süresince örgün ve yaygın eğitimde bulunmasını sağlayacak çalışmalar yürütülecektir.

** Çocuk işçiliğine yol açan sebeplerden birinin yoksulluk olduğu gerçeğinden hareketle yetişkin aile bireylerinin istihdam edilebilmelerini sağlayacak aktif işgücü politikaları uygulanacak, yoksul ailelere yönelik sosyal koruma yaygınlaştırılacaktır.

** Çocukların çalışma yaşamına girmelerini önleme veya çalışma yaşamından çekilmeleri temel hedefiyle; eğitim, sağlık, güvenlik, barınma, ulaşım ve diğer tüm hizmetlerin eşgüdüm içinde sağlanmasına özen gösterilecektir.

Aşağıda imzası bulunan kurum ve kuruluşlar, 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programı (2017-2023)' çerçevesinde üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeyi ve 2018 yılı boyunca etkinlikler düzenleyerek bu konuya özel önem vermeyi taahhüt ederler."

EMİNE ERDOĞAN: "ÇOCUĞUN YERİ NE SOKAK, NE TARLA, NE FABRİKADIR"

Ortak deklarasyon imza töreni konuşan Emine Erdoğan, "Allah'ın bize emanet olarak verdiği çocuklar, bir işgücü değildir" dedi. Emine Erdoğan, “Çocuğun yeri ne sokak, ne tarla, ne fabrikadır. Çocuğun yeri, okuldur. Çocuğun eline ne boya sandığı, ne kâğıt mendil, ne tartı yakışır. Çocuğun eline, en çok kalem, defter, kitap yakışır" vurgusunda bulundu.

“ÇOCUK TACİZİNE TEVESSÜL EDEN HER MAHLÛK LANETLENMELİDİR"

Küçük yaşta tarlada, sokakta çalışmak zorunda kalan çocukların tüm toplumu ilgilendiren bir ayıp olduğunu ifade eden Emine Erdoğan, son günlerde yoğun olarak gündeme gelen çocuk istismarı konusuna da değindi. Çocuk istismarının, insanlığın yüzkarası, toplumların en büyük ayıbı ve dehşetli felaketlerin davetçisi olduğunu kaydeden Emine Erdoğan, “Çocuk tacizine tevessül eden her mahlûk, en lanetli kelimelerle lanetlenmeli, en ağır hukuki cezaları almalıdır. Böylesine aşağılık bir mevzuyu konuşmak, ülkemiz, dünyamız adına utancın en büyüğüdür" diye konuştu. Bu sorunun, tüm toplumun ortak çabasıyla çözüleceğini söyleyen Emine Erdoğan, “Çözümün parçası olmayanlar, sorunun tarafı olur" diye ekledi.
Çocuk işçiliği konusunda, sivrisinekleri öldürmek yerine bataklığın kurutulması gerektiğinin altını çizen Emine Erdoğan, sorunun sebeplerini doğru teşhis etmenin gerekliliğine işaret etti.
Emine Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın koordinasyonunda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı'nın iş birliği ile gerçekleştirilen 2018 yılının çocuk işçiliği ile mücadele yılı ilan edilmesi konusunda gösterdikleri çaba nedeniyle ilgili bakanlıkları kutladı ve başarılar diledi.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SARIEROĞLU: "ÇOCUK İŞÇİLİĞİNE 'HAYIR' DİYECEĞİZ"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, çocuk işçiliği ile mücadelede önemli adımlar attıklarını ve kararlı politikalar uyguladıklarını belirtti. Bakan Sarıeroğlu, imza töreninde gerçekleşecek iş ve güç birliğiyle Türkiye'de bu sorunun gündemden düşmesinin sağlanacağını söyledi. Çalışmalarında en büyük gücü Emine Erdoğan'dan alacaklarını dile getiren Sarıeroğlu, “Bir yıl boyunca gerçekleştireceğimiz çalışmalarla sadece Türkiye'deki değil diğer mağdur ve mazlum coğrafyalardaki çocuklara da el uzatan Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi'nin desteği ve katkılarıyla başarıya daha hızlı şekilde ulaşacağız" dedi. 

“ILO'NUN ULUSLARARASI PROGRAMI'NI İMZALAYAN İLK ALTI ÜLKEDEN BİRİYİZ"

Türkiye'nin çocuk işçiliğiyle mücadele çalışmalarını artan bir çabayla sürdürdüğünü belirten Sarıeroğlu, 1992'de ILO'nun Çocuk Emeğinin Sona Erdirilmesi Uluslararası Programı'nın yol gösterici olduğunu ve Türkiye'nin bu sözleşmeyi imzalayan ilk altı ülkeden biri olduğunu söyledi. Bu sözleşme sonrası sosyal paydaşlarla birçok çalışma gerçekleştirildiğini, çok önemli yasal düzenlemeler yapıldığını dile getiren Sarıeroğlu, iktidara geldikleri 2000'li yılların başından itibaren bu konuda topyekûn bir seferberlik ilan edildiğini ve bu çalışmaların sonucunda da  2006'da ILO Çalışma Konferansı'nda çocuk işçiliği ile mücadelede Türkiye'nin örnek ülke seçildiğini ifade etti. Sarıeroğlu, "Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ulusal Programı"nın eylem planında 7 politika başlığı altında 19 strateji ve 88 tedbir yer aldığını vurguladı.
Bakan Sarıeroğlu, “Biz çocuk hakları konusunu modern dünya diye tabir ettiğimiz ülkeler gibi 90'lı yıllardan itibaren kullanmadık, ilk defa bin 400 yıl önce Peygamberimiz, Nebiler Nebisi Kuşu ölen bir çocuğa taziye ziyaretinde bulunmuştu. Biz çocuklara böylesine değer veren bir ümmetin mensuplarıyız. Bu bağlamda bizim için çocuk hakları, çocuklarla ilgili çalışmalarımız başka ülkelerdeki gibi sloganlardan ibaret değil. Biz bugün bu konuyu içselleştirerek, tamamen ortadan kaldırma hedefiyle yola çıkıyoruz. Çocuk istismarı konusunda başta cinsel istismar olmak üzere bu konuyla ilgili de hükümet olarak topyekûn bir mücadeleyi başlatmış durumdayız. Bakanlar kurulumuzda Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bir komisyon kuruldu. Bu bağlamda çalışmalara başlamış durumdayız" dedi.
Bu konuya kesinlikle sıfır tolerans ile yaklaştıklarını belirten Bakan Sarıeroğlu, kapsamlı bir yol haritası ile çocukların güvenle yetiştirilmeleriyle ilgili bilinçlendirme çalışmalarını hayata geçireceklerini bildirdi. Çocuk işçiliğinin de önemli istismar alanlarından birisi olduğunu dile getiren Sarıeroğlu, "Cinsel istismarla eş güdümlü olarak çocuk işçiliği şeklindeki istismar türüyle de mücadelemizi seferberlik halinde bugün itibarıyla başlatmış durumdayız. Bu projede de güçlü bir iş birliğiyle 'geleceğiniz geleceğimizdir' diyerek hep birlikte çocuk işçiliğine 'hayır' diyeceğiz. Türkiye'de bu alanda tek bir çocuğumuzun çalışmayacağı bir düzeni hep birlikte inşa edeceğiz. AK Parti olarak son 15 yılda her kesimle ilgili başarı hikayelerini ortaya koyduk. Çocuk işliği ile mücadele konusu da inşallah önümüzdeki dönemde yeni bir başarı hikayesi olarak kayıtlardaki yerini alacak" ifadesini kullandı.

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI KAYA'DAN, ÇOCUK HAKLARI VURGUSU  

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Türkiye'de son 15 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sadece ekonomide, altyapıda, ulaşım ve sağlıkta büyük başarılara imza atılmadığını, aynı zamanda sosyal devlet anlayışıyla adeta sessiz bir devrim gerçekleştirildiğini anlattı. Bakanlık olarak sorumlu oldukları diğer dezavantajlı kesimlerle çocuk hakları ve çocuklara yönelik sosyal hizmetlerde de önemli gelişmelere imza attıklarını vurgulayan Kaya, bu çalışmaları, uluslararası sözleşmelerle de uyumlu biçimde çocukların yaşama ve gelişme hakkı, yüksek yararı, ayrımcılığa maruz kalmamaları ve karar mekanizmalarına katılımları ilkelerini esas alarak yürüttüklerini söyledi. Çocukların bu temel ilkeler doğrultusunda sağlıklı gelişimlerini sağlamak ve onları yarınlara güvenle hazırlamak durumunda olduklarını belirten Kaya, "Bu çerçevede öncelikle çocuklarımızı her türlü ihmal ve istismardan korumak zorundayız. Bu konuda çocuklarımıza karşı büyük bir sorumluluğumuz var. Bugün bir araya gelmemize vesile olan ve bu önemli etkinliğin temel konusu olan 'çocuk işçiliği', bir anlamda çocuğun emeğinin istismarıdır ve çocuğun sağlıklı gelişim hakkının da gaspıdır" ifadesini kullandı.

BAKAN SOYLU'DAN İFTİRA KAMPANYASI UYARISI

İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu ise uluslararası sistemin Türkiye'nin üretimini engellemek için çocuk işçiler üzerinden Türkiye'nin sanayisini bitirmeye yönelik iftira kampanyası yaptığını ve bu kampanyanın devam ettiğini aktaran Süleyman Soylu, sivil toplum örgütlerine bu konudaki dik duruşunu devam ettirmeleri tavsiyesinde bulundu. Bakan Soylu, Anadolu medeniyetinin odak noktasının insanlık olduğunu, Türkiye'nin çocuk işçiliği konusunda da medeniyetin odak noktasına uygun bir adım attığını belirtti. Soylu, "Deklarasyon, aslında Türkiye'nin bugün dünyaya vermiş olduğu mesajlara yönelik artı bir katma değerdir. Bu konuya katkı sunan herkese ülkemiz, çocuklarımız adına şükranlarımızı sunuyorum" dedi.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak da, davetlilere sunulan slaytta, çocukların spor alanlarına koştuklarını belirterek "Deklarasyonun hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Spor sahalarımız çocuklarımız ve gençlerimizin emrindedir. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak elimizden geleni yapmaya hazırız. Haydi çocuklar spor salonlarına, spor sahalarına ve yüzme havuzlarına sizleri bekliyoruz. Çocuklarımızı spora davet ediyoruz" dedi.

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, 11. Kalkınma Planı çalışmaları kapsamında "Çocuk ve Gençlik Özel İhtisas Komisyonunu" oluşturduklarını ve çocuk işçiliğini önemli bir başlık olarak ele aldıklarını belirtti. 
Bakan Elvan, Bakanlığının, yatırım programı aracılığıyla uygun projelere kaynak tahsis ettiğini belirterek, "2010-2013 yılları arasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın yürüttüğü 'Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilme Projesi'yle (METİP) yaklaşık 100 milyon lira harcama yapılmış ve 328 bin kişiye ulaşılmıştır. Bu projenin ikinci etabı da yatırım programına konuldu. Belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarının hazırladıkları projeler valiliklerin onayıyla destekleniyor. İlave ödenek istenmesi halinde bu ödeneği verebileceğiz. Tüm bu projelerin, mevsimlik gezici, geçici tarım işlerinde çalışan ailelerin ve özellikle çocukların yaşam kalitesini artırmasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu. 
Elvan, Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ulusal Programı'nın güncellenmesinin ülke açısından umut verici olduğuna dikkati çekerek, "Program uygulamasında gezici ve geçici tarım işçilerinin çocuklarının yanı sıra sokaktaki, sanayi ve hizmet sektörlerindeki çocuklara da odaklanılması önemlidir. Çocuk işçiliği sorunu, çok sektörlü, çok taraflı çalışmalar ile yerel ve ulusal düzeyde koordinasyonu gerektiriyor. Bakanlığımız çocuk istismarının her türünü sonlandırmaya yönelik çalışmalara, projelere destek sağlamaya devam edecek." diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ise zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasının ilk faydasının çocuk işçiliğinin önlenmesi olduğuna dikkati çekerek, öğrenciler arasında çocuk işçiliğinin yoğun olarak mevsimlik tarım alanlarında ortaya çıktığını, bu durumun da hükümetin öncelikle gündeminde olduğunu aktardı. Çocuk işçiliğinin çocuğun eğitiminin önündeki en büyük engel olduğunu vurgulayan Yılmaz, eğitim devam ettiği sürece çocuk işçiliğin azalacağını, çocuk işçiliğinin sosyoekonomik nedenleri başta olmak üzere birçok sebebin kaldırılmasının da eğitimle mümkün olduğunu kaydetti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!