Aydın Doğan'dan medyaya çağrı: Gelin hep birlikte teröre karşı bir ve beraber olalım, bu güzel vatana sahip çıkalım. Hiçbirimizin gidecek başka vatanı yok

Güncelleme Tarihi:

Aydın Doğandan medyaya çağrı: Gelin hep birlikte teröre karşı bir ve beraber olalım, bu güzel vatana sahip çıkalım. Hiçbirimizin gidecek başka vatanı yok
Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2017 16:03

Aydın Doğan'dan medyaya çağrı: Gelin hep birlikte teröre karşı bir ve beraber olalım, bu güzel vatana sahip çıkalım. Hiçbirimizin gidecek başka vatanı yok

Haberin Devamı

 

Taner YENER-İdris TİFTİKÇİ/İSTANBUL, (DHA) DOĞAN Yayın İlkeleri Kurulu toplantısı Hilton Oteli’nde gerçekleşti. Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan başkanlığındaki toplantıya, kurul üyelerinin yanı sıra medya grubu yönetici ve temsilcileri katıldı. Toplantı sırasında bir konuşma yapan Aydın Doğan, medyaya çağırıda bulundu. “Gelin hep birlikte teröre karşı bir ve beraber olalım, bu güzel vatana sahip çıkalım. Hiçbirimizin gidecek başka vatanı yok” diyen Doğan, “Çağımızın belası olan terör farklı isimler ve kimlikler altında ülkemizi kıskaca almaya, korku salmaya çalışıyor, milletimize zarar veriyor. Terör belasıyla mücadele elbette kolay değil ama dik duracağız, asla boyun eğmeyeceğiz. Milletçe kenetlenip ülkemize, insanımıza, demokrasimize ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağız. Zor şartlarda elbette medyaya da büyük sorumluluklar düşüyor. Şunu açıklıkla bir kez daha vurgulamak isterim. Grubumuz medyası adı ve amacı ne olursa olsun, kim yaparsa yapsın her türlü teröre şiddetle karşıdır. Demokrasi ve hukuk düzeni varlığımızın temeli ve vazgeçilmez şartıdır. Devletimizin terörle mücadelesini sonuna kadar desteklemeyi bir görev addediyoruz” diye konuştu.

Aydın Doğan’ın medyaya çağırısı ve diğer açıklamaları şöyle;
“2016 yılında büyük acılar ve felaketler gördük. 15 Temmuz’da tarihimizde eşine, emsaline rastlanmayan kanlı bir darbe girişimi yaşadık. İç savaş tehlikesini atlattık. Başta sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere siyasi partilerimizin, parlamentomuzun ve milletimizin gurur verici direnişiyle FETÖ yapılanmasının bu hain girişimini püskürtmeyi başardık ve uçurumun kenarından döndük. FETÖ yapılanmasının yıllar içerisinde devşirdiği ve devletin en kilit noktalarına yerleştirdiği kadrolar ile kendi emellerini gerçekleştirmek için nasıl şiddet ve vahşete başvurduğunu gördük. Darbe girişimine karşı çıkarken sivili, askeri ve polisiyle birlikte 246 vatandaşımız şehit oldu. Yüzlerce insanımız yaralandı. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şifalar diliyorum”

“Çağımızın belası olan terör farklı isimler ve kimlikler altında ülkemizi kıskaca almaya, korku salmaya çalışıyor, milletimize zarar veriyor. Terör belasıyla mücadele elbette kolay değil ama dik duracağız, asla boyun eğmeyeceğiz. Milletçe kenetlenip ülkemize, insanımıza, demokrasimize ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağız. Zor şartlarda elbette medyaya da büyük sorumluluklar düşüyor. Şunu açıklıkla bir kez daha vurgulamak isterim. Grubumuz medyası adı ve amacı ne olursa olsun, kim yaparsa yapsın her türlü teröre şiddetle karşıdır. Demokrasi ve hukuk düzeni varlığımızın temeli ve vazgeçilmez şartıdır. Devletimizin terörle mücadelesini sonuna kadar desteklemeyi bir görev addediyoruz.”
“GAZETEMİZ, TELEVİZYONUMUZ KURŞUNLANDI. YILMADIK, MİLLİ DİRENİŞE HİZMET ETTİK”
“15 Temmuz gecesi FETÖ yapılanması bizim gazetemizi ve televizyonumuzu basıp kurşunladı. Buna karşılık yılmadık milli direnişe hizmet ettik. FETÖ ile mücadelede ön saflarda yer aldık. Bugün de devletimizin hukuka bağlı olarak FETÖ’den arındırılması çabalarına destek olmaktayız. Nasıl FETÖ darbe girişimine karşı durduysak PKK, DAEŞ ve diğer örgütlerin saldırılarına da aynı kararlılıkla karşıyız. Bizim yayıncılık anlayışımız toplumdaki ayrışmaları ve kutuplaşmaları körüklemeye karşıdır. Biz demokrasiyi savunuyoruz, çoğulculuktan yanayız. Farklılıkların bir arada yaşamasını sağlayan insan haklarına saygılı demokratik hukuk düzeninden asla vazgeçmeyeceğiz. Doğan medyası olarak bağımsız ve objektif yayıncılıktan başka bir iddiamız yok. Bağımsızlığımızı korumaya titizlikle çalışıyoruz. Hiçbir parti veya yapıyla ne eskiden ne de şimdi hiçbir bağımız olmadı sadece gazetecilik mesleğine bağlıyız. 38 yıldır yayıncılık yapıyorum. Bu mesleğin bir duayeni olarak buradan Türk medyasına açık bir çağrıda bulunuyorum. Artık fikirlerini beğenmediğiniz, sizin gibi düşünmeyen, yaşam tarzları sizden farklı kişileri ve grupları hedef alıp karalamaya, peşinen suçlu olarak teşhir etmeye ve vatan haini olarak damgalamaya çalışmaktan vazgeçin. Toplumu kutuplaştırıcı yayınlardan sakının. Nefret söylemlerinden vazgeçin, kısır polemiklerden uzak durun. Her türlü iftirayı, hakareti mubah gören zihniyeti terk edin”
“Bu hususta sayın Başbakan’ın yaptığı uyarı çok önemlidir. Sayın Başbakan, ‘Türkiye bir hukuk devletidir. Hayat tarzları, inançlar, düşünceler devletin güvencesi altındadır’ derken birleşmemiz gereken müşterekleri de dile getirmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız da dün yaptığı konuşmada, kimsenin hayat tarzına asla müdahale etmediğini hatırlatmış ve ‘Ezana tahammül edemeyenlerin müezzinin üzerine yürümesi ne kadar yanlışsa namaz kılmayana baskı da o kadar yanlıştır’ diyerek ülkemizde yaşam tarzı farklılıkları istismar etmeye çalışanları uyarmıştır.
“BÖLÜNMEYE DEĞİL KAYNAŞMAYA, KENETLENMEYE İHTİYAÇ VAR”
Türkiye büyük bir tehdit altında, adı ister DEAŞ, ister FETÖ veya PKK, PYD olsun karşı karşıya olduğumuz terör hepimizin varlığını hedef alıyor. Atılan kurşunların, intihar bombacılarının amacı bu ülkeyi yaşanmaz hale getirmek. Bu tehlikenin farkına varın. Ülkemizin, insanımızın daha fazla bölünmeye değil kaynaşmaya, kenetlenmeye ve karşılıklı saygı içinde birlikte var olmaya ihtiyacı var. Eğer birleşmez isek korkarım bizi daha acılı günler bekler. Kişisel hesaplarınızı dondurun, gün birleşme günüdür. Gelin hep birlikte teröre karşı bir ve beraber olalım. Hiçbirimizin gidecek başka vatanı yok. Gelin bu güzel vatana sahip çıkalım. Bu çağrımın medyamızı birleştirici bir rol oynamasını samimiyetle arzu ediyorum. Buna destek veren herkesle birlikte çalışmaya hazırız.

“Geçtiğimiz aylarda değerli üyemiz Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş’ı kaybettik. Kendisine birkez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Nur içinde yatsın. Şükranla yad ediyorum. Kurulumuza çok değerli katkıları oldu. Davetimizi kırmayarak kurulumuza katılan sayın bakanımız Prof. Dr. Mehmet Aydın beyle, Prof. Dr. Adem Sözüer beye bu vesileyle hoş geldiniz diyorum. Mehmet Aydın hocamız bildiğiniz gibi 58-59 ve 60’ıncı hükümetlerimizde devlet bakanı olarak görev yaptı. Din ve felsefe alanlarındaki akademik çalışmalarıyla uluslararası haklı bir şöhrete sahiptir. Prof. Dr. Adem Sözüer ise ceza hukuku alanında ülkemizin sayılı otoritelerinden biri olarak kurulumuza mutlaka değer katacaktır”
“FETÖ İLE MÜCADELESİ KAMUOYUNCA ÇOK İYİ BİLİNEN GRUBUMUZU VE MENSUPLARINI BU YAPIYLA BAĞLANTILI GÖRMEK NE AKLA NE VİCDANA SIĞAR”
“Değerli arkadaşlar biraz önce üzüldüğüm bir haber aldım. Hukuk müşavirimiz Erem Yücel ve değerli arkadaşımız Yahya Üzdiyen gözaltına alındı. Evlerinde ve ofislerinde polis tarafından arama yapıldı. Çağırsalar bu arkadaşlar seve seve ifadeye vermeye giderlerdi. Anladığım kadarıyla bu gözaltı kararları bir ay önce tutuklanan holdingin Ankara temsilcisi Barbaros Muratoğlu ile ilgili soruşturmanın bir devamı. Bir FETÖ’cü itirafçının suçlamalarına dayandırılıyor. Bu üç arkadaşımız yaklaşık 25-30 senedir grubumuzda çalışıyor. Ne bir cemaat ile ne de gizli bir yapıyla ilişkili olmaları mümkün değil. Arkadaşlarımızın hiçbir suçu olmadığına inanıyorum. Bir itirafçının yakıştırmaları olarak görüyorum. FETÖ ile mücadelesi kamuoyunca çok iyi bilinen, bu yapıdan büyük zararlar gören grubumuzu ve mensuplarını bu yapıyla bağlantılı görmek ne akla ne vicdana sığar. Bu gibi suçlamalar olsa olsa FETÖ davalarını içerde ve dışarıda sulandırmaya, gözden düşürmeye yarar. Biz her şeye rağmen adalete güvenmeye devam edeceğiz”
KURUL ÜYELERİNDEN TAKDİR
Toplantıya katılan kurul üyeleri, 15 Temmuz ve sonrasında Doğan Grubu’nun yayınlarını takdirle karşıladıklarını bildirdi. Doğan Yayın İlkeleri Kurulu CEO ve okur temsilcileri şöyle:
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Avrupa Birliği eski Genel Sekreteri, Emekli Büyükelçi Doğan Holding Başkan Danışmanı Volkan Vural, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adem Sözüer, Gazeteci, Yazar Altan Öymen, Bilgi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Aydın Uğur, Hürriyet Gazetesi Yayın Danışmanı Doğan Hızlan, Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, Teknik Direktör ve Futbol Yorumcusu Mustafa Denizli, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Eski Dekanı, Türkiye Milli Kültür Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Salih Tuğ, Birleşmiş Milletler (BM) Kadınlara Karşı Ayrımcılığı Önlem Komitesi Üyesi ve Avrupa Konseyi Kadınlara Yönelik Şiddetle Mücadele Komitesi Başkanı Prof. Dr.Feride Acar, Doğan Yayın İlkeleri Kurulu Genel Sekreteri Afitap Pusat, Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin, Doğan Haber Ajansı (DHA) Genel Müdürü Uğur Cebeci, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay, CNN TÜRK Genel Müdürü Erdoğan Aktaş ve Kanal D Genel Müdürü Barış Tünay.

(FOTOĞRAF)

....//KUTU//... 

PROF. DR. MEHMET AYDIN

 AK Parti hükümetlerinde devlet bakanı olarak görev yapan,  akademik çalışmaları ile ilahiyat ve felsefe alanlarında uluslararası saygınlığı bulunan Prof. Dr. Mehmet Aydın,  20 Mart 1943'de Elazığ’da doğdu. 1966 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu ve 1967’de Felsefe dalında doktora öğrenimi yapmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İngiltere’ye gönderildi. Edinburgh Üniversitesi'ndeki doktora çalışmasını 1972’de tamamlayarak yurda döndü ve Atatürk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nde felsefe asistanı olarak göreve başladı. 1973-1975 yılları arasında yaptığı askerlik görevini müteakip Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne atandı. 1978 yılında Sistematik Felsefe ve Mantık dalında doçent oldu. Kendi kuruluşundaki görevine ek olarak Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi ile ODTÜ’nin Felsefe bölümlerinde çalıştı. 1984 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesine Profesör olarak atandı ve 1996-1999 yılları arasında dekanlık yaptı.

Prof. Mehmet Aydın’ın din ve felsefe alanlarında (Türkçe, İngilizce, Arapça ve Felemenkçe olarak) kaleme alınmış yazıları bulunuyor. Ayrıca yurtçinde ve yurtdışında bulunan çeşitli bilimsel ve akademik kuruluşların üyesi. Yine uluslararası düzeyde yayın faaliyeti gösteren bazı dergilerin danışma kurulu üyesi. Ana Hatlarıyla Kant Sonrası Batı Felsefesinde Ahlaki ve Dini Rasyonellik, Kant ve Ameli Aklın Eleştirisi, Kant ve Rasyonel Teolojinin Eleştirisi, Batı Felsefesinde Yeni-Kantçılık, Kant’ın etkileri ve Batı Din-Ahlak Felsefesinde Yeni Yönelişler ve Bugünkü Durum gibi Hristiyanlık ilahiyatını derinlemesine irdelediği yazıları bulunuyor.

PROF. DR. ADEM SÖZÜER

Ceza Hukuku alanında Türkiye'nin önemli otoritelerinden Prof. Adem Sözüer,  1957 yılında Rize'nin İkizdere ilçesinde dünyaya gedi. Adem Sözüer, 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne girdi. Bir süre İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde çalıştı. 1987 yılında yüksek lisansını tamamladı, 1993 yılında hukuk doktoru ünvanı, 2000 yılında ise ceza hukuku doçenti ünvanı aldı. Sözüer, 2008 yılında Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı'nda profesör oldu. 2009 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekanlığına atandı ve 2013 yılında yine bu göreve ikinci kez getirildi.

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!