Uzmanlar sonucu değerlendirdi

Güncelleme Tarihi:

Uzmanlar sonucu değerlendirdi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2008 20:01

Uluslararası ilişkiler alanında uzman isimler, Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi (BMGK) 2009-2010 dönemi ge?ici üyeliğine se?ilmesiyle birlikte, "sesini artık daha iyi duyurabileceği ve görüşlerinin daha ?ok dikkate alınacağı" bir dönemin başladığı görüşünü dile getiriyor.

Haberin Devamı

Uluslararası ilişkiler alanında uzman isimler, Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi (BMGK) 2009-2010 dönemi ge?ici üyeliğine se?ilmesiyle birlikte, "sesini artık daha iyi duyurabileceği ve görüşlerinin daha ?ok dikkate alınacağı" bir dönemin başladığı görüşünü dile getiriyor.
Türkiye'nin BMGK ge?ici üyeliğini AA muhabirine değerlendiren uzmanlar, küresel meselelerle ilgili kararlar alınırken, Ankara'nın artık dışarıdan tepki veren değil, doğrudan masada yer alan bir ülke konumunda olacağına dikkati ?ekiyor.
Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM) Başkanı Faruk Loğoğlu, se?im sonucunun Türkiye'nin uluslararası plandaki prestijini yükselteceğini, Türkiye'nin bölgesindeki sorunları kendi görüşleri ve tercihleri doğrultusunda BMGK'ya götürmesini sağlayacağını belirtti.
Türkiye'nin, tarihi deneyimini ve bir?ok alandaki faaliyetlerini bu sefer daha etkin şekilde BM sisteminin tek bağlayıcı organı olan BMGK'da sürdürmeye devam edeceğine değinen Loğoğlu, ayrıca Türkiye'nin katkıları sayesinde, BMGK'nın önüne gelecek konulardaki tartışmaların ve alınacak kararların da daha sağlıklı olacağını görüşünü dile getirdi.

"ARTIK D?ĞMEYE BASMAK GEREKECEK"

Bunun Türkiye bakımından zaman zaman yaratabileceği tek sıkıntı olarak, ilerleyen zamanlarda, Türkiye a?ısından hassas olan konularda bir oylamanın yapılabilecek olmasını gösteren Loğoğlu, böyle bir durumda Türkiye'nin de oy kullanmak zorunda kalacağına işaret etti.
Loğoğlu, örneğin İran'ın nükleer faaliyetleriyle ilgili bir oylamada Türkiye'nin, "Biz Batı'nın bir üyesiyiz, ittifak ilişkilerimiz var ama İran da komşumuz deyip orada duramayız. (Türkiye'nin) bir noktada düğmeye basması gerekecek. Yani oy düğmesine basması, elini kaldırması gerekecek" diye konuştu.
Kıbrıs konusuna ilişkin olarak da Loğoğlu, Türkiye'nin artık bu konudaki tüm istişarelerden doğrudan haberinin olacağını ve konuşulanları birebir izleme imkanına kavuşacağına dikkati ?ekerek, "Bu da bize Kıbrıs konusunda daha sağlıklı tercihler yapmamıza yardımcı olacak" dedi.
TOBB ET? Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof.Dr. Mustafa Aydın da dünyanın ?ok önemli bir dönemden ge?tiği, gü? dengelerinin yeniden şekillendiği bir süreci yaşadıklarına değinerek, "Tüm bunlar olurken, Türkiye'nin dünyanın karar merkezinde üye olması ?ok önemli bir gelişme" ifadesini kullandı.
Kararlar Türkiye'nin dışında alındıktan sonra ona tepki vermektense, bu kararlara katkıda bulunmak, pazarlıkların i?inde olmak ve Türkiye'nin aleyhine olacak şeyleri en başta önlemeye ?alışmanın avantaj getireceğini söyleyen Aydın, "Fakat bu aynı zamanda ?ok ciddi sorumluluk da getiriyor. Dışişleri Bakanlığının personel yapısı yeterli olmayabilir böyle bir süreci götürmek i?in. Bir şekilde buna da ?özüm bulunması gerekiyor, yeni personel kazandırılacak ya da yeni uzmanlar istihdam edilecek..." ifadesini kullandı.

"T?RKİYE ARTIK MASADA"

Aydın, Kıbrıs da dahil her konuda BMGK'da bir karar verileceği zaman Türkiye'nin misafir olarak davet edilmeyeceğini, 2 yıl boyunca masada oturacağına dikkati ?ekerek, bunun ?ok önemli olduğunu belirtti.
Türkiye'nin önem verdiği konuların gündeme gelmesinin yanı sıra, BMGK'da oy kullanacağı i?in, başka ülkeler a?ısından önemli konular gündeme geldiğinde onların Türkiye'nin dostluğunu arayacaklarına dikkati ?eken Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle durumlarda diplomatik pazarlık süre?leri mutlaka harekete ge?ecektir. Sizi ilgilendirmeyen konuda yardımcı olursanız, onlar da bize başka bir konuda mutlaka yardımcı olacaklardır. Bu da avantajlı bir durum ortaya ?ıkarabilir.
Ama tabii tüm bunları dengelemek lazım. ?rneğin İran konusu gündeme geldiğinde Türkiye nasıl pozisyon alacağını şimdiden belirlemelidir. Çünkü, orada kararsızlık ?ok kolay kabul ettirilebilecek bir pozisyon değil. Çekimser kalınabilir ama bölgede rol oynama iddiasındaki bizim gibi bir ülke, dünya sorunları konusunda 1-2 kez belki ?ekimser kalabilir ama 2 yıl boyunca farklı konularda sürekli ?ekimser kalırsa bu rahatsızlık yaratır ve iddiamızı ortadan kaldırır. O nedenle Türkiye pek ?ok konuda taraf olmak zorunda kalacak."

"UZUN D?NEMDİR SAĞLANAN EN B?Y?K BAŞARI"

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı Sedat La?iner de Türkiye'nin BMGK'ya se?ilmesini, uluslararası örgütlerde uzunca bir dönemdir sağlanan en büyük başarı olarak niteledi.
Sağlanan başarıya ilişkin olarak, "Türk diplomasisinin şampiyonlar ligi" benzetmesini yapan La?iner, "Orası diplomasinin zirvesi, Türkiye de ?ok uğraştı, sonucunu almış oldu. Artık Türkiye de oyunu kuralına göre oynuyor, nasıl oynanacağını öğrenmiş görünüyor" dedi.
BM'yı "dünyadaki en büyük realite", BMGK'yı da "bunun en gü?lü kurumu" olarak tanımlayan La?iner, şöyle devam etti:
"Burada tabii 5 daimi üye dışında bir koltuk elde etmiş olduk. Çok büyük bir başarıdır bu. Her şeyden önce Avusturya ve İzlanda, iki Avrupalı rakip, ?evreleri kuvvetli ülkeler bunlar. Türkiye bu işleri öğrenmeye başladı. Bu bir başlangı? olacak diye düşünüyorum. Çok prestijli bir koltuk.
İkincisi de Türkiye'nin sesini duyurabilmesi i?in ?ok büyük bir şans. Güvenlik Konseyi'nin bir üyesinin Kıbrıs konusunda yaptığı a?ıklama, Kıbrıs meselesi oraya geldiği zaman pazarlık gücü daha farklı olacak. Şimdi her ülkenin bir derdi var. ABD'nin de Rusya'nın da bunların hepsi Güvenlik Konseyi'ndeki üyeleri 2 yıl boyunca ikna edebilmek i?in onlarla iyi ge?inmeye ?alışırlar. Veto yetkisini olup olmaması tek başına zayıflatmış olmuyor ge?ici üyelerin konumunu. Türkiye bunu iyi kullanabilirse, sadece kendi dertlerinin, sorunlarının orada sesi değil de mazlumların, sesi ?ok ?ıkmayanların da sesi soluğu olursa daha sonraki görevlerde, fırsatlarda konumunu da ?ok kuvvetlendirmiş olur."
La?iner, Türkiye'nin sesinin artık daha ?ok dikkate alınacağına işaret ederek, BMGK'de ve BM'de Türkiye'nin aleyhine girişimleri önlemenin de ?ok daha kolay olacağını kaydetti.
Türkiye'nin bu koltuğu tek taraflı olarak kullanmayacağına emin olduğunu ifade eden La?iner, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yani işte Ermeni meselesinde, Kıbrıs meselesinde, sadece bu meselelerde değil de Orta Doğu'nun, ü?üncü dünyanın, Afrika'nın sesi olabilirse, gelişmiş ülkelerle bu ülkeler arasında bir köprü, aracı vazifesini oynayabilirse ki, oynayacağına eminim, bence daha sonraki görevlerde, diğer uluslararası örgütlerde doğal adaylardan bir tanesi haline gelecektir."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!