Serkan A. Türkiye'ye, Markus nereye?

YER: Münih metrosu.

Tarih: 12 Eylül 2009.

Olay: Markus S. isimli 18 yaşında bir Alman genci ile 17 yaşındaki Alman arkadaşı Sebastian S. ve aynı yaştaki Alman Christoph T., 13-15 yaşları arasında ikisi kız ikisi erkek 4 öğrenciyi güpegündüz para almak için tehdit etti.

“Ya 15 Euro verirsiniz, ya da dayağı yersiniz” diyen saldırganlar, olumlu yanıt alamayınca, öğrencilere tokat attılar.

Savunmasız öğrenciler, “Lütfen bize yardım edin” diye çevredekilere yalvardı.

Ancak, metro istasyonunda bekleyen onlarca kişi yardıma koşmak yerine seyirci kalmayı yeğledi.

Yalnız yaşlı bir kadın “Bırakın çocukları” diye çıkıştı.

Tabii okkalı küfürleri de yedi.

4 öğrenci istasyona gelen metroya binip uzaklaşmak istedi.

Ancak Markus S. ile Sebastian S. peşlerini bırakmadı.

Onlar da öğrencilerin bindiği kompartımana oturup, tehdit etmeyi sürdürdü.

20'ye yakın kişi bu tehditlere seyirci kalırken, Dominik Brunner isimli 50 yaşında bir menajer medeni cesaret gösterip iki magandaya “yeter artık” diye çıkıştı. Aynı zamanda da cep telefonundan polisi arayıp olaydan haberdar etti.

Dominik Brunner, “gelin ben sizi korurum” diyerek öğrencilere sahip çıktı.

Metrodan indikten sonra magandalar, Dominik Brunner ile 4 öğrencinin peşini bırakmadı.

Her şeyi göze alan magandalar, bu çirkin davranışı sineye çekmeyen Dominik Brunner'in üzerine çullanıp acımasız bir biçimde dövdü.

Zavallı öğrenciler kendilerinin koruyucu meleğine korkularından yardım bile edemediler.

Polisin geldiğini gören saldırganlar kaçıp çevredeki çalılıkların arkasına saklandılar.

Ancak çok geçmeden yakayı ele verdiler.

Acımasızca döverek ağır yaraladıkları Dominik Brunner hastaneye kaldırıldı.

Ancak kurtarılamadı...

Bu çirkin olay Alman medyasında yer aldı.

Ama ya birinci sayfadan bir-iki sütun, ya da arka sayfalarda biraz daha genişçe haber olarak verildi, bitti.

Bu olay bizleri yaklaşık iki yıl öncesine götürdü.

Yer: Münih metrosu.

Tarih: 20 Aralık 2007

Olay: Metroda sigara içen 20 yaşındaki Türk genci Serkan A. ile 17 yaşındaki Yunanlı Spyridin L'yi 76 yaşında bir Alman emekli uyardı.

“Sigara içilmez burada” dedi.

Yaşlı Alman metrodan indikten sonra Serkan A. ile Sypridin L. peşine düşüp tekme tokat acımasızca dövüp hastanelik etti.

Bunun üzerine Bavyera Eyalet İçişleri Bakanı Joachim Hermann başta olmak üzere Alman politikacıların çoğu “Serkan A. sınır dışı edilsin” diye basbas bağırdı.

Hatta Hessen'de Hıristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) Roland Koch, göçmen kökenli “kriminel” gençlerin sırtından haftalarca seçim kampanyası bile sürdürdü.

Serkan A. ile Sypridin L'nin giriştiği çirkin saldırının savunulacak hiçbir yönü yoktur.

Böyle bir çirkinliği savunmak aklımızın ucundan bile geçmez.

Ancak, hala Bavyera Eyalet İçişleri Bakanı olan Hermann'a da şunu sormak lazım: Peki, Türkiye'ye sınır dışı edip Serkan A.'dan kurtulacaksınız. Ama, ikisi de Alman vatandaşı olan Markus S. ile Sebastian L'yi ne yapacaksınız?

Aynı soru, Münih metrosundaki çirkin olayı tıpkı yalnız Serkan A. gerçekleştirmiş gibi günlerce yayın yapan Alman medyası için de geçerlidir.