‘Leman Hanım’ın Mavi Cadillac’ı’

İLK romanı ‘Aşk, Hürriyet, İstibdat’la edebiyat dünyasına giren Burak Ertuner, son romanı Leman Hanım’ın Mavi Cadillac’ında başından sonuna merak ettiren, heyecanlandıran ve hüzünlendiren, 55 yıl öncesinden günümüze bir zaman yolculuğa çıkarıyor okuyucularını. Roman, sürpriz sonuyla da hafızalarda yer edeceğe benziyor.

DEVLET İÇİNDE KARANLIK İLİŞKİLER

Romanın kahramanı Doktor Adnan ile armatör Cemil Dağlaroğlu’nun kızı Leman Dağlaroğlu, bir gazino eğlencesi sonrasında tesadüfen tanışır. Aralarında kısa sürede bir aşk doğar. Fakat mavi Cadillac’ıyla o dönem İstanbul’un en gözde kadınlarından Leman Dağlaroğlu’nda bir başkasının da gözü vardır.
Babasının ortağı Rauf Karamahmut... Devlet içinde karanlık ilişkileri olan, güç sahibi armatör Rauf Karamahmut, Leman’a sahip olmak için sinsi bir plan peşindedir. Bu plan, Doktor Adnan ile Leman’ı zorunlu bir ayrılığa sürükler. Yıllarca yurtdışında kaçak yaşar Doktor Adnan. Ömrünün sonuna doğru hayatını zindana çeviren kişiyi bulmak ve hesaplaşmak için İstanbul’a döner. Bu dönüş, öğrencilik yıllarındaki ilk aşkı Agnes’le geçirdiği yaşamının en güzel günleri ve kimliğini de şekillendiren hüznün nedenleriyle de yüzleştirir.

CADILLAC’TA TECAVÜZ

Leman’ın Cadillac’ı ise 2013’te artık bir dönem dizisinde kullanılmaktadır. Dizide rol alan oyuncu Tahir, üniversite öğrencisi Nil’e bu otomobilin içinde tecavüz eder. Nil, adalete güvenemez ve kendi adaletini kendi vermek üzere bir intikam planlar. Ona bu yolda okul arkadaşı Ali eşlik eder. Mavi Cadillac, onun ilk sahibi Leman, doktor Adnan, üniversiteli Nil, oyuncu Tahir şaşırtıcı bir sona doğru ilerler. İstanbul yollarını 40 yılı aşkın süre aşındıran mavi Cadillac, 1960’lardan günümüze uzanan Amerikan etkisinin de bir simgesidir aslında.
Bir aşk romanı olarak okunsa da ‘Leman Hanım’ın Mavi Cadillac’ı, Amerikan etkisiyle değişen toplumsal değerleri, yalnızlaşan ve gittikçe hüzünlenen insanları, adalet sistemini, kronikleşen rüşvet ve yağma kültürüne de eleştirir bir yerde.