Güncelleme Tarihi:
Üniversite öğretim üyeleri, “Lisede Bir Ders” projesi ile Türkiye’nin farklı illerindeki lise öğrencilerinin bir dersine misafir oluyor. 2011 Ocak ayında başlayan çalışma kapsamında, şimdiye kadar 33 ilde, 160 liseden 5.500 öğrenciye ulaşıldı. Projeye bu yıl 96 lise talip oldu.
Sene başında İstanbul Şehir Üniversitesi tarafından başlatılan proje önce liselere duyuruluyor. İsteyen okul uygun zamanı için başvuruda bulunuyor. Öğretim üyeleri de zamanlarının uygunluk durumuna göre bir program yaparak taleplere cevap veriyor. Derslere Psikoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Medaim Yanık ‘Düşünce, Duygu ve Davranışlarımız nasıl olur?’, Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Yeğen ‘Eşitlik, Farklılık ve Yurttaşlık’, Hukuk Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Yazıcı ‘Anayasal Bir Yönetimde Yaşamaya Neden İhtiyacımız Var?’ konu başlıklarında liselilerle biraraya geliyor. Amaç, liselilere üniversite ortamını yaşatmak. Onlara, üniversitede bir dersin nasıl işlendiğini göstermek. Lisede Bir Ders’e katılan öğretim üyeleri yaptıkları çalışmanın, üniversiteye giriş sınavlarının öğrencilerde yarattığı endişe ve kaygıyı biraz da olsa giderdiğini söylüyor.
Üniversite sınavlarındaki kaygıyı azaltıyor
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Yazıcı: Proje kapsamında Kocaeli TEV İnanç Türkeş Özel Lisesi ve Şişli Terakki Lisesinde öğrencileri anayasa hukukunun önemi konusunda aydınlatmaya yönelik dersler verdim. Her iki lisede de gençler, kendilerine verdiğim “Anayasal bir yönetimde yaşamaya neden ihtiyacımız var?” başlıklı derse oldukça yüksek bir ilgi gösterdiler. Öğrencilerin dersin sonunda yönelttikleri sorular, Türkiye’nin geleceğinin çok iyi yetişen pırıl pırıl bir nesle emanet edileceği konusundaki inancımı güçlendirdi. Proje, öğrencilerin hangi alanlara daha fazla ilgi duyduklarını tespit etmelerinde kolaylaştırıcı bir faktör olabilir. Bundan başka, bir üniversite hocasıyla birkaç saat için de olsa bir ders atmosferinde olmak, onların üniversite eğitiminin nasıl olduğu konusunda bilgilenmelerini sağlayabilir. Bu nedenle bu projenin üniversiteye giriş sınavının yarattığı endişe ve kaygı gibi duyguları bir ölçüde gidermeye katkısı olabilir.
Öğrencide ‘farkındalık’ yaratacaktır
Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Ahmet Bulut: Derste, bir yüksek lisans dersim olan veri mühendisliği alanından kavramlar ve metodlar gösteriyorum. Bu metodlar, Facebook, Twitter ve bloglarda yazılan yorumların duygusal tonunu anlamaktan yorumlar içerisinde geçen özel isimleri, marka isimlerini bulmaya kadar uzanıyor. Bu derste amacım; lise düzeyinde bilgi teknolojileri metodları geliştirme ve uygulama farkındalığı yaratmak. Facebook gibi günlük kullanılan bir iletişim aracı üzerinde, yaratıcı ve katma değeri yüksek servislerin geliştirilebileceğini bilmek, öğrencide ileride verime dönüşebilecek “farkındalık” yaratacaktır diye umuyorum.
Herkesin yapacağı bir yorum oluyor
Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Elif Çelebi: Proje kapsamında Türkiye genelinde 20’ye yakın okulda ders verdim. ‘Mutluluğun Psikolojisi’ adlı dersimde mutluluğu araştırmanın neden önemli olduğunu, mutluluğu açıklayan faktörleri, ülkelerin mutluluk düzeyleri karşılaştırması raporlarını ve öğrencilerin kişisel hayatlarında yapabileceklerini soru-cevap ve örneklerle interaktif bir şekilde tartışıyoruz. Öğrenciler aslında gündelik hayatın çok içinde ama belki de derslerde hiç gündeme gelmemiş mutluluk konusunun akademik bir mesele olarak karşılarına çıkmasına hem heyecanlanıyor hem de seviniyorlar. Herkesin söyleyeceği bir şey, yapacağı bir yorum oluyor. Lise öğrencilerinin hayata bakış tarzlarını alıyor, masaya yatırıyor, tartışıyor ve araştırmaların sonuçlarını değerlendiriyoruz. Bu konuyu öğrenciler zaten merak ettiği ve kişiselleştirebildikleri için çok zevkli bir ders geçirmiş oluyoruz.