Abdülaziz Wagner'e para yardımı yaptı

Güncelleme Tarihi:

Abdülaziz Wagnere para yardımı yaptı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 15, 2003 00:00

EMRE ARACI, Dolmabahçe'den Bayreuth'a Uzanan Yardım Eli yazısında (Andante, Aralık 2003-Ocak 2004) Sultan Abdülaziz'in Richard Wagner'in ünlü Bayreuth Tiyatrosu'nun yapılması için para yardımı yaptığının belgesini yayınladı.Aracı, Wagner'in Bayreuth Tiyatrosu'nu yaparken, herkesten yardım istediğini belirtiyor:‘‘Wagner'in yardım çağrılarına Osmanlı sarayından da cevap verildiği ortaya çıkmış bulunmaktadır.Bayreuth'taki arşiv müdürlüğü ile yakınlarda yapmış olduğum yazışmada Sultan Abdülaziz'in yapmış olduğu para bağışlarına karşılık Wagner'in kendisine sunduğu imzalı teşekkür sertifikalarının orijinal kopyalarının bulunduğunu memnuniyetle öğrenmiş bulunmaktayım.’’Yazının sağ tarafındaki sayfada de Wagner'in teşekkür sertifikası yer almaktadır.Elbette trajik sonuçtan da söz etmeliyiz.Bayreuth'un yapılması için Avrupa aristokrasisinden paralar bağışlandı, hepsi de operanın açılışında bulundular ama bir tek Abdülaziz'in yeri boştu.Çünkü o trajik bir biçimde dünyadan ayrılmıştı.Sultan Abdülaziz'in yaptığı yardım, 900 thaler imiş, bugünkü rayici 21.000 Euro.Abdülaziz'in yurtdışına gittiğinde çok sesli müziği dinlemesi, kendi çalışmaları, İstanbul'da konukları onuruna verdiği konserlerde çalınanlar, onun bu davranışındaki tutarlılığı göstermektedir.* * *YENİLEŞME, modernleşme hareketlerinden, özellikle çok sesli müziğin ülkemizdeki gelişmelerinden söz edildiğinde, başlangıç olarak cumhuriyeti ileri sürmek eksik bir başlangıç tarihi vermektir.Tanzimat'la çok sesli müziğin beraberliği, modernleşmenin, Batılılaşmanın bence en önemli göstergesi sayılabilecek bir kültürel uyumdur.Saray'ın duvarları içinde kalmadı, sesleri Pera'da da yankılandı, konuklara sunulan müzik saraydan dışardaydı.Osmanlı sultanlarının yaratılarını dinlediğinizde, bu iddiaların adeta sesli inandırıcı belgelerini öğrenmiş bulunuyoruz.Emre Aracı'nın Osmanlı Sarayı'ndan Avrupa Müziği CD'si çok sesli müzikle ilişkilerimizin, seçkinler aracılığıyla da olsa çok eskilere dayandığı gerçeğini, müzik tarihini yazanlar göz önünde bulundurmalıdırlar.Müzik, tartışmalarımızın en duyarlı maddesi.Çünkü Türk sanat müziği, Batı müziği, halk müziği üçlemesinde, müziğe bir çözüm getirmek zorlaşıyor, daha doğrusu hepsini kendi kulvarında bırakmak istemediğimizden, kendi özellikleri içinde değerlendirme yöntemini benimsemediğimizden, müzik kavramı garip bir yumağa dönüşüyor.Ancak, Sultan Abdülaziz'in bu yardımı bana son derece ilgi çekici geliyor. Avrupa ile Türkiye arasındaki estetik bağı simgelediğinden.Her zaman müziğin ne kadar belirleyici bir unsur olduğunu tekrarlarım.Sultan Abdülaziz'in yaptığının da geniş bir yorumla, Avrupa Türkiye, Osmanlı arasındaki bağa, ilişkilere yeni açı getirecek bir malzeme olduğu kanısındayım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!