Viagra insanın içini yakıyor

Türk tekstil sektörünün en yenilikçi isimlerinden Zeki Başeskioğlu, sıfırdan kendini yaratan insanlardan. Çocukluğunda Akseki'de eşek güden Zeki Başeskioğlu'nun bir özelliği de sözünü sakınmaması. Dobra dobra konuşuyor.

Viagra kullandığını, hiçbir hükümetin düşüremediği enflasyonun Apo'dan daha tehlikeli olduğunu, Tansu Çiller ve Ali Şen'den hoşlanmadığını açık açık söylüyor.

Dünyanın en ünlü ve güzel süper modellerini yoktan var eden Zeki Başeskioğlu'nun 71 yaşında olduğuna bakmayın. Yaş 70, iş bitmiş ya da harç bitti, yapıya paydos demiyor ki. Bunun Viagra'sı var.

- Viagra'yı bana Arap Turgut adlı bir arkadaşım tavsiye etti. 37'nci dakikada tesir ediyor gerçekten, insanın içinde bir ısınma oluyor. İlkinde ben 100'lüğünü içmişim, tansiyonum 5'e düştü. Sonra birkaç defa daha kullandım. Çok şükür kendimi şu anda her türlü fonksiyonlarımla 39 yaşında gibi görüyorum. Akseki'nin bulgur pilavını yedim, keçi sütünü içtim, çok sağlam yetiştim, hapa filan ihtiyacım yok.''

ÇAPKINLIK DIŞARDA

Zeki beyin ne yere bakan, yürek yakan olduğu bırakın gözlerini, çektiği fotoğraflardan belli. Söz çapkınlıktan açılınca ayağa fırladı.

- Senin çapkınlık dediğin çok karı yapmaksa, benim kadar yapan yoktur Türkiye'de. Ben bu işe 9 yaşında başladım. Aydın'da 13 yaşındaydım, her gün üç kere kerhaneye giderdim 125 kuruşa. Muğla'dan yeni kız geldiğinde hemen bana haber verirlerdi. Ben Türkiye'de çapkınlık yapmam, Türkiye'de hiçbir manken diyemez ki; Zeki bey bana herhangi bir şey teklif etti. Dışarda yaparım, bilhassa demirperde gerisinde. Çok uyanığımdır, beğendiğim kadına mesela kadeh kaldırırım, o da aynısını yaparsa iş tamamdır. Zaten işimde de herhangi bir şey yapmak istediğim zaman bunu direk söylemem, arzu yaratırım. Türkiye'de hiçbir şey yapmam ama, günde en az 10 kadın telefon eder, demek iyi muamele görmüşler ki, birbirlerine anlatıyorlar. Ben kadına para yedirmem, Jaguar araba almam, Swissotel'de daire tutmam, en fazla kola ısmarlarım. Yener bey, aynaya baktığımda çirkinliğimi görüyorum. Çirkin adamım ama, kadınların hoşuna gidiyorum.

Görüyorsunuz değil mi, analar eskiden ne evlatlar doğururlarmış... Eline kuvvet Zeki bey.

Ali Şen dahil, herkes Fenerbahçe'yi kullandı

Yener bey, 1945'lerdeki Cihat, Murat, Ahmet'ten beri Fenerbahçe'nin bütün maçlarına giderdim. 1969'da babamın öldüğünü Manchester'le yaptığımız maçta başkan Faruk Ilgaz bana haber verdi. Türkiye'de ve dünyadaki bütün maçlarına giderdim. 1980'lerde aday olup Fenerbahçe'nin içine girdim, idarecilerini, kulisleri gördüm ve nefret ettim. Emin Cankurtaran'dan, Ali Şen'den başlayıp hepsinden nefret ettim. Cankurtaran'ın kafasına çok bozuk para attım maçlarda. Cankurtaran, Ali Şen dahil, hepsi isim, şöhret, para kazanmak için Fenerbahçe başkanlığına geldiler. Son kongrede oyumu Aziz Yıldım'a verdim. Yıldırım için ‘‘Tehlikeli adam, ilerde kulübe çok büyük borç bırakacak’’ diyorlar. Yıldırım 50 milyon dolar borç bıraktı mı, Fenerbahçe'nin beş kilometre yanına kimse yanaşmaz. Fenerbahçe'yi hiçbir zaman para veren idareciler kurtaramaz, kulübün kendi gelirlerinin olması lazım.

Enflasyon Apo'dan zararlı

Enflasyon, şerefli bir işadamımın kanseridir. Türkiye'de herkes batmamak için dışardan naylon fatura alıyor, faturasız mal satıyor. Bir yakınım benden 30 misli fazla ciro yaptı, ben trilyona yakın vergi verdim, onun verdiği vergi 26 milyar lira. Benden 30 misli yaptığı işin faturasını da yüzde 8.5'tan satıyor. Türkiye'de ahlaksızlık bu kadar büyüdü. Ben 17 senedir batmamak için uğraşıyorum. Enflasyon muhasebesi olmadığı için beş senede batarsın. Biz para filan kazanmadık, sadece yaşadık. Eğer enflasyon düşmezse bitmiştir Türkiye, kimse kurtaramaz. Enflasyon Türkiye'ye Apo'dan daha büyük zarar vermiştir.

Fethullah tehlikeli

Türkiye'de çok büyük şeriat tehlikesi var, ordu olmazsa zaten bitmiştik. Hele şu Fethullah Hoca en büyük tehlike. Tabandan, kültür yoluyla gidiyorlar. Ecevit'in bu adamı tutması büyük hata.

Bulgar mankenin gündeliği 40, bizimkilerin ise 4-6 bin mark

Yener bey, geçenlerde Sofya'da yaptığım casting'te 25 güzel kız beğendim. Gündelikleri 40 mark, yani 17.5 milyon lira. Bizim mayo giyen mankenlerin gündelikleri ise 4-6 bin mark. Ben Sofya'daki kızlara 250 mark vereceğim, üstüne bir de harmandalı oynatacağım. Türkiye'de mankenliği yaratan benim. 1958'de taş plaklarla Mahmutpaşa'da defile yaparak avratlara entari giydiren, eksposizyon kelimesini öğreten benim. 1960'larda sinemaların antraklarında şov yapardık. 1966'da Haldun Dormen'le tiyatromsu defile yaptık. Başak'la Aydan'ın ajanslarını da kendi binamda kurdurdum. 1969'da Gene Shilton'u podyuma çıkardım. Şu anda Türkiye Devleti'nin getiremeyeceği mankeni ben getiririm. Mesela İTKİP'e Linda Evangelista'yı bir saat içinde hallettim, uluslararası kredim çok. Şeytan tüyü mü var nedir, beni herkes seviyor. Ayrıca dünyanın en iyi kataloglarını ben yapıyorum.

Borsada oynamam

Türkiye'nin en zengin adamı benim, çünkü harcamasını çok iyi biliyorum. Türkiye'de hiç durmam, hep seyahatlere çıkarım. Tabiatı, hayvanları çok seviyorum.

Silivri'de ve Kıbrıs'ta güneşin doğuşunu ve batışını seyrederken ağlarım. O onda Allahla birleşiyorum, yok oluyorum.

Saçlarımı 20 yıldan beri de boyatıyorum. 1965'te birkaç tane beyaz saçım vardı. Altı baldızıma tanesi beş kuruştan saçımdaki beyazları toplatırdım.

Modayı çok iyi takip ederim. Nedir pabuç, nedir renk, nedir kravat onları seçerim. İyi giyindiğim zaman çok sevinçli oluyorum, moralim yükseliyor.

İki kadeh içki içtiğim zaman çok başım ağrır, sabaha kadar onu çekerim.

Arsa, ev alarak, borsa oynayarak para kazanmaktan nefret ediyorum.

Mesut Yılmaz'ı fazla tanımam, ANAP'ı da sevmem ama, son seçimlerde oyumu Anavatan'a verdim.