Türk güreşinin efsane isimlerinden Reşit Karabacak vefat etti

Spor Arena / Süleyman ARAT - Türk güreşinin efsane isimlerinden olan Reşit Karabacak, Bursa’da Covid-19 tedavisi gördüğü hastanede hayata gözlerini yumdu. Bir süre önce Covid-19’a yakalanan 66 yaşındaki Karabacak kalp krizi geçirmişti. Durumu günden güne ağırlaşan şampiyon dün vefat etti. Karabacak’ın naaşı, dün Bursa’da toprağa verildi

1983'te Avrupa şampiyonu oldu

Erzurum'da 1954 yılında dünyaya gelen, daha sonra ailesiyle taşındığı İzmir’de kuvveti ve müthiş enerjisini gören yakınları tarafından güreşe yönlendirilen Reşit Karabacak madalya hasretiyle geçen güreşin duraklama döneminin kahramanı olarak zihinlere kazındı. ‘Kara Panter’ lakaplı efsaneleşen milli pehlivan, 11 yıl madalya kazanamadığımız bir dönemde, 1983 Avrupa Serbest Güreş Şampiyonası’nda 82 kiloda altın madalya kazanmıştı.

1984'teki unutulmaz maç

Karabacak'ın kariyerindeki dönüm noktası belki de 1984 Los Angeles Olimpiyatları’nda Mark Schultz’la yaptığı karşılaşmaydı. O yıl altın madalyanın en büyük favorilerinden biri olarak gösterilen güreşçimiz 4-2 öndeyken ABD’li rakibi Karabacak’ı bileğinden yakalayıp dıştan çift eliyle makasa alıp öne doğru kıvırmış, Bulgar hakemin durdurmadığı bu faullü oyun sonrası sporcumuzun kolu kırılmıştı. Karabacak minder kariyerine paralel olarak yağlı güreş de yapmış, hatta 1990 yılında Kırkpınar’da başpehlivanlıkta üçüncü olmuştu.

'Bize düşen adını yaşatmak'

Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Musa Aydın, “Şeker hastalığı, böbrek yetmezliği ve kalp rahatsızlığı nedeniyle sık sık hastaneye gidiyordu. O ara Covid’e yakalanmış. Reşit Karabacak ülkenin madalyaya susadığı yıllarda milletimin yüzünü güldüren bir şampiyondu. Bize düşen görev adını yaşatmak için bir tesise adını verip ölümsüzleştirmektir” dedi.

Ülkemize hizmetleri oldu

Gençlik ve Spor Bakanı Yardımcısı eski milli güreşi Hamza Yerlikaya, Karabacak’ın vefatıyla ilgili yaptığı açıklamada “Allah rahmet eylesin. Reşit hocamız ülkemize büyük hizmetler etti. Bayrağımızı göndere çekti. İstiklal Marşımızı okuttu. İyi bir insandı, mekanı cennet olsun. Peygamber Efendimize komşu olsun. Sözün bittiği yerdeyiz” dedi.

'Herkesi ağlattı'

Eski milli güreşçi ve Eski Güreş Federasyonu Başkanı Ahmet Ayık, Karabacak’ı Ankara’da şampiyon güreşçiler mezarlığına defnetmek istediklerini ancak şampiyon sporcunun Bursa’ya gömülmeyi vasiyet ettiğini belirti. Ayık “11 yıl hiç altın madalya alamadığımız bir dönemde, 1983’te Avrupa Şampiyonu oldu. Kazandığında omuzlara alındı herkes ağlıyordu ben de ağladım. 20-30 kişi salonu marşımızla inletmiştik. En büyük özelliği kondisyonuydu” dedi.

'Minderin Naim'iydi'

Avrupa şampiyonu eski milli güreşçi Ahmet Ak, Karabacak için şu ifadeleri kullandı: “Reşit Ağabey çok insancıl, yumuşak gönüllü biriydi. O bizim dönemin Yaşar Doğu’su minderin Naim Süleymanoğlu’suydu. Milli takım kapmlarında tabağında yemek bırakan arkadaşlarını uyarır ‘Milletin hakkı çöpe atılamaz’ derdi.”

Sovyetlerde havlu attırdı

Avrupa, Balkan ve Akdeniz şampiyonu Aslan Seyhanlı, 14 yıl milli takım arkadaşlığını yapan Karabacak için “SSCB antrenörlerine havlu attıran adam olarak tarihe geçmişti. Reşit karşısında güreşçisinin ezildiğini gören Yuri Şahmuradov havlu atmıştı. Herkese ‘Baboş’ derdi. Boğazına düşkünlüğünden başına gelmedik kalmadı. Bir oturuşta 2-3 kilo et yer, kadayıf dolmasına bayılırdı. Ankara GATA’da sol ayak parmakları kestiler. Virüsü de şeker için hastaneye gidip gelirken kapmış” ifadelerini kullandı.