‘Muhteşem’ DiCaprio

Güncelleme Tarihi:

‘Muhteşem’ DiCaprio
Oluşturulma Tarihi: Ekim 22, 2023 07:00

Hollywood’un en iddialı yönetmenleriyle çalışıyor, oynadığı her role adeta damgasını vuruyor, milyon dolarlar kazanıyor, çevre için aktivistlik yapıyor, genç modellerin kalbini çalıyor. Leonardo DiCaprio yıldız tozunu saçarak insanları etkilemeye devam ediyor. Şimdi de Amerika’daki yerli halkların savunuculuğunu yapan Scorsese’nin ‘Dolunay Katilleri’ filmiyle bir kez daha karşımızda.

Haberin Devamı

Tüm zamanların en çok hasılat yapan filmlerinden ‘Titanik’teki rol arkadaşı Kate Winslet, Leonardo DiCaprio’yu kendi kuşağının en iyi aktörü olarak gördüğünü söylüyor. Steven Spielberg’den Quentin Tarantino’ya, Danny Boyle’dan Christopher Nolan’a Hollywood’un en iyi yönetmenleri onu yapımlarında oynatabilmek için adeta sıraya diziliyor. Martin Scorsese ise cuma günü vizyona giren yeni filmi ‘Dolunay Katilleri’ (Killers of the Flower Moon) ile onunla 6’ncı kez buluşuyor. Tüm bunları düşününce fonda MFÖ’nün o meşhur şarkısı çalmaya başlıyor: “Şeytan tüyü var bu hınzırın...” 

‘Muhteşem’ DiCaprio

Romeo ve Juliet (1996)

Haberin Devamı

5 yaşında reklamlarda...

1990’ların sonundan itibaren bir başrol oyuncusu haline gelen DiCaprio’nun filmlerinin bugüne kadar 7 milyar dolardan fazla kazandığı söyleniyor. Ama aktörün hayatı aslında o kadar da iddialı başlamadı. Birçok Hollywood yıldızının aksine epeyce mütevazı olduğu da söylenebilir...

‘Muhteşem’ DiCaprio

Kumsal (2000)

Floransa’daki Uffizi Galerisi’nde Leonardo da Vinci’nin sanat eserlerini gezerken Irmelin DiCaprio’nun karnındaki minik bebek hayata ilk tekmesini attı. Karikatür sanatçısı ve dağıtımcısı olan baba George’la birlikte bunu bir işaret gibi görmüş olmalılar ki 11 Kasım 1974’te doğan oğullarının adını Leonardo Wilhelm DiCaprio koydular. Çift o daha bebekken boşandı ve velayeti annesine verildi. Sekreterlik yapan Irmelin DiCaprio ve küçük oğlu Los Angeles’taydılar.

Ünlü aktörün 1997’de Los Angeles Times’a verdiği bir röportajda bahsettiği gibi ‘Hollywood gettoları’nda, yoksul mahallelerde yaşadılar. O dönemi şu sözlerle anlatıyor: “Kesinlikle zor bir mahalleydi ama güzeldi. Pek çok şey gördüm. Bence böyle büyümek iyi bir şey. Genç yaşta hayatın o tarafını görmek güzel.”

Hollywood gettoları’nda, yoksul mahallelerde büyüdü. O dönemi “Zordu ama güzeldi” diye anlatıyor.

Haberin Devamı

Kamera karşısına geçtiğinde henüz 5 yaşındaydı ve bir süt reklamında oynadı. 1991 tarihli ‘Mahluklar 3’ (Critters 3) ilk uzun metraj deneyimiydi. Ardından Robert De Niro’yla ilk buluşması olan ‘Bu Çocuğun Hayatı’ (This Boy’s Life, 1993) geldi. ‘Dolunay Katilleri’nde ikilinin yeniden yan yana olduğunu hemen söyleyelim. ‘Gilbert Grape’i Ne Yiyor?’ (What’s Eating Gilbert Grape, 1993) ise bugünlerin öngösterimi gibiydi ve Leonardo’yu farklı bir kulvara taşıdı. Burada canlandırdığı Arnie Grape karakteriyle En İyi Yardımcı Oyuncu’da Oscar’a bile aday oldu. Daha çok gençti, evet ama ne kadar yetenekli olduğunu göstermişti.

‘Muhteşem’ DiCaprio

Zindan Adası (2010)

Haberin Devamı

DiCaprio bugünkü şöhretini aslında iki talihsiz aşk hikâyesine borçlu. İlki Claire Danes ile başrolü paylaştığı 1996 yılı yapımı ‘Romeo ve Juliet’ti. İkincisi de bir yıl sonra vizyona giren ‘Titanik’ (Titanic) oldu. Kate Winslet’in Rose karakterini, DiCaprio’nun da Jack’i canlandırdığı filmin final sahnesi efsaneleşti. 20 yıldan uzun süren bir tartışmanın da konusu oldu: “Jack de o tahtanın üzerine çıksaydı hayatta kalabilirdi...” Ama Rose azıcık kenara kaysaydı belki de bu filmden bu kadar bahsedilmeyecekti. Daha sonra Leonardo DiCaprio ‘Kumsal’ (The Beach, 2000), New York Çeteleri (Gangs of New York, 2002), ‘Sıkıysa Yakala’ (Catch Me If You Can, 2002), Köstebek (The Departed, 2006), Kanlı Elmas (Blood Diamond, 2006), Zindan Adası (Shutter Island, 2010), Başlangıç (Inception, 2010) ve ‘Muhteşem Gatsby’ (The Great Gatsby, 2013) gibi birçok başarılı yapımda rol aldı. Beş kez aday gösterildikten sonra, En İyi Erkek Oyuncu dalında sonunda Oscar’ı kucakladığı filmse boz bir ayının pençe darbelerine maruz kaldığı ‘Diriliş’ (The Revenant, 2015) filmi oldu. Ardından ‘Bir Zamanlar... Hollywood’da’ (Once Upon a Time in... Hollywood, 2019) geldi. DiCaprio yine ödüle aday oldu fakat alamadı.

Haberin Devamı

‘Muhteşem’ DiCaprio

Diriliş (2015)

‘Dolunay Katilleri’nde canlandırdığı Ernest Burkhart karakteri bugüne kadar izlediğimiz Leonardo DiCaprio rollerinden epeyce farklı. Filmde arazilerinde çıkan petrolle bir gecede zengin olan Amerikan yerlilerinin (Osage halkı) yaşadığı trajik olayları izliyoruz. Burkhart zenginliğine göz diktiği Mollie Kyle’a (Lily Gladstone) umulmadık bir şekilde âşık oluyor.

İlk tanıştıkları günlerde ikilinin arasında geçen bir diyalogda Mollie, Ernest’e kendi dilinde bir şeyler mırıldanıyor. Ernest ise ona “Ne dediğini bilmiyorum ama Kızılderili dilinde ‘yakışıklı şeytan’ olmalı” diye yanıt veriyor.

Haberin Devamı

DiCaprio bu filmde pek karizmatik bir karakteri canlandırmıyor olabilir ama işte o şeytan tüyü yine orada. Bugün 48 yaşında olan aktörün filmde oynamak için 30 milyon dolar aldığını da hemen not düşelim.

‘Muhteşem’ DiCaprio

Dolunay Katilleri (2023)

GENÇ MODELLER RADARINDA

“Leonardo DiCaprio neden sadece 25 yaşın altındaki kadınlarla çıkıyor” haberleri yabancı basının en sevdiği konulardan biri. Kız arkadaşları ne zaman 25 yaşına girse ünlü aktörün onlardan ayrıldığı iddia ediliyor. Bu teori tam olarak ispat edilmedi belki ama aşk ilişkisi geçmişine şöyle bir bakarsak 90’lardan beri hep popüler ve hep genç isimlerle birlikte olduğunu görebiliriz. Bridget Hall, Naomi Campbell, Kristen Zang, Helena Christensen, Amber Valletta, Eva Herzigova, Gisele Bündchen, Bar Rafaeli, Blake Lively, Erin Heatherton, Toni Garrn, Kelly Rohrbach, Nina Agdal, Camila Morrone, Gigi Hadid, Victoria Lamas, Eden Polani, Vittoria Ceretti... ‘Gönül çelen’ aktörün listesi böyle uzayıp gidiyor...

‘Muhteşem’ DiCaprio

Gisele Bündchen (solda), Vittoria Ceretti (sağda) gibi döneminin ünlü modelleriyle birlikte oluyor.

ÇEVRE AKTİVİSTİ LEO

Ünlü oyuncu 1998’de Leonardo DiCaprio Vakfı’nı kurdu. The Guardian’ın haberine göre bu vakıf aracılığıyla Nepal’de kaplanların korunması, Somali ve Brezilya’da kıyı şeritlerinin restore edilmesi, çevre haberleri yapan Inside Climate News ve ticari balıkçılık faaliyetlerini takip eden Global Fishing Watch gibi raporlama kuruluşlarına fon sağlanması gibi birçok çevre projesine 100 milyon dolardan fazla para aktardı. Vakfın şeffaflık seviyesi konusunda bazı eleştiriler aldı ama yasal olarak mali bilgileri kamuya açıklamak gibi bir yükümlülüğü olmadığı da söylendi.

BAKMADAN GEÇME!