Giyin spor ayakkabılarınızı, dışarı çıkıyoruz...

Hava hâlâ güzel; ne bunaltıyor ne çok üşütüyor. Açık havada koşmanın, yürüyüş yapmanın aslında tam zamanı. Kısa süre önce Hollanda, Vrije Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma koşmanın depresyona karşı, antidepresanlar kadar etkili olduğunu söylüyor. Yürümeninse alzheimer’dan kansere birçok hastalığı önlemeye yardımcı olduğu artık biliniyor. Yani ister koşalım ister yürüyelim, atacağımız her adım daha sağlıklı, daha enerjik ve mutlu hissetmemizi sağlıyor. Üstelik şu ara dışarıda olmak doğanın dönüşümünü gözlemlemek için harika bir fırsat... Biz de alanında uzman sporculara, koşu ve yürüyüş meraklılarına Türkiye’nin farklı şehirlerindeki favori rotalarını sorduk.

Pınar Mumcu-Koşucu, Rundamental’in kurucularından
Farklı bitki ve kuş türleri
Atatürk Kent Ormanı, İstanbul

Hacıosman metro istasyonunda indiğinizde hemen ulaşabildiğiniz, şehir merkezinde orman keyfi yaşayabileceğiniz harika bir yürüyüş ve koşu parkuru. Farklı bitki ve kuş türlerini izleyebileceğiniz göletiyle
fark yaratıyor. Piknik yapmak yasak olduğu için koku, ses ve çöp gibi olumsuz unsurlara rastlamıyorsunuz.

Sabah erkenden...
Bebek, İstanbul

Sabahın çok erken saatlerinde gündoğumunu muhteşem Boğaz manzarası eşliğinde, deniz kokusunu içinize çekerek izleyebiliyorsunuz. Bebek-Tarabya arasındaki mesafe 10 kilometre. Balık tutanlar, bisiklet grupları, yürüyenler ve koşanlar birbirini selamlayarak geçiyor ve hayat gerçekten çok güzel oluyor.

Manzara eşliğinde
Büyükada, İstanbul

Adada 11 kilometrelik Büyük Tur, 6 kilometrelik Küçük Tur yolları yürüyüş için çok uygun. Özellikle bahar ve sonbaharda manzara eşliğinde yürüyüş yapmak, koşmak ve ılık günlerde denize girmek de mümkün. Ulaşım için vapura binmek bile başlı başına büyük bir keyif.

Şimdi en güzel zamanı
Eymir Gölü, Ankara

Koşucuların ve doğaseverlerin gözdesi Eymir Gölü, size şehrin kaosundan kaçabileceğiniz, yeşil ve göl manzaralı bir ortam sunuyor. 10 km’lik parkurun tamamı neredeyse dümdüz. Meşhur Ankara soğuğuna karşı özellikle kışın, mutlaka hazırlıklı gidilmeli. Sonbahar Eymir’in
en güzel zamanı.

Yeşilin içinde kaybolmak
Dağyenice, Bursa

Nefis bir doğa kaçamağı yapmak için muhteşem bir yer Dağyenice. Gölet etrafında bungalovların olduğu bir tesis var. Dilerseniz kamp yapabilir ya da günübirlik piknikle birleştirebileceğiniz uzun bir yürüyüşe çıkabilirsiniz. Bu rotanın derinliklerine ilerledikçe yeşilin içinde kaybolmak harika.

Aslıhan Lodi-Gazeteci, yazar
Saatlerce, kilometrelerce, zevkle...
Boğaz hattı, İstanbul

Yürüyüş yapmak benim için egzersizden çok kendimle baş başa kalma, düşünüp tartma zamanı aslında. İstanbul’da kulağımda müzik saatlerce, kilometrelerce, zevkle yürüdüğüm dönemler oluyor. Kişisel rekorlarım arasında Beşiktaş’tan Sarıyer’e, Üsküdar’dan Beykoz’a birkaç saatte yürüdüğüm Boğaz hatları var. 

Saate ve trafiğin durumuna göre
Nişantaşı-Taksim hattı, İstanbul

Anacaddeden veya Harbiye Askeri Müzesi’nin yanındaki parktan geçip Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Hilton Oteli bahçesi ve İstanbul Radyosu’nun arkasından ilerliyorum. Divan Oteli’ne gelmeden sola sapıp Gezi Parkı’nın pek bilinmeyen Harbiye bölümüne giriyor, Taksim Meydanı’na çıkıyorum. Dönüşteyse AKM’nin önünden Taşkışla yönüne ve Hilton’un arkasından Maçka’ya varıyorum. Rotamı saate ve trafiğin durumuna göre ayarlıyorum.

Burak Abacıoğlu-Paralimpik sporcu
Solda deniz sağda palmiyeler
Mersin sahili

321 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun sahil kıyısına sahip olan bu güzel şehirde koşmak çok farklı bir deneyim sunuyor. Benim favori aralığım Muğdat Camisi’nden başlayıp Mezitli’ye kadar uzanan harika sahil şeridi. Solda deniz, sağda palmiyeler eşliğinde koşmak insanın içini açıyor.
Kumsalın hemen yanında
Fethiye sahili, Muğla
Mis gibi deniz kokusu, hafif rüzgâr esintisi, sakinliğiyle harika bir koşu deneyimi yaşatıyor Fethiye sahili. Kumsalın hemen yanında, restoranların, kafelerin karşı tarafındaki parkur, Fethiyelilerin yürüyüş yapmak ve koşmak için sıkça kullandığı bir yer.

Ömer Faruk Demir-Koşucu, No Reason Co. kurucusu
Arabalara dikkat!
Kuruçeşme-Baltalimanı hattı, İstanbul

Kesintisiz Boğaz manzarası ve her daim esen rüzgârıyla şahane bir rota. Yaklaşık 5 km’lik bu hat, antrenmanı bitirdikten sonra arkadaşlarla sosyalleşmek için birebir. Büyüleyici bir rota, ancak bazı noktalarda yoldan koşmak gerektiğinde arabalara çok dikkat edilmeli.

Yeni başlayanlar için ideal
Caddebostan, İstanbul

Sadece koşu ve yürüyüş değil, basketboldan küreğe tüm sporların yapılabileceği bir semt Caddebostan. Sahil rahat koşular için çok ideal. Eğer koşmaya yeni başlıyorsanız hiç eğim olmadığı için bu rota tam size göre.

Yurtdışını aratmıyor
Porsuk Çayı, Eskişehir

Koşarak tamamlayabileceğiniz, dümdüz, rüya gibi bir şehir Eskişehir. Özellikle de Porsuk Çayı… Doğasıyla yurtdışını aratmayan bir güzellik. 

Favori rotam
Mihraplı Park, Bursa

Uludağ’ın eteklerinde devasa bir park burası. Etrafında koşup yürüyebileceğiniz yaklaşık 2 kilometrelik dümdüz yoluyla Mihraplı Park, Bursa’daki favori rotam. Özellikle günbatımı saatlerinde, koşudan sonra kanalın kenarında oturup kano yapanları izlemek paha biçilemez.

Begonviller arasında
Gündoğan sahili ve Yahşi, Bodrum Muğla

Sahil şeridinde kesintisiz koşabileceğiniz tek koy olan Gündoğan, kesinlikle Bodrum’daki favori rotam. Şirin sahil evlerinin ve begonvillerin arasında git-gel 5 kilometrelik bir yol. Yahşi ise özellikle kış aylarında koşucuların gözdesi.

Önce koşu, sonra yoga
Karşıyaka, İzmir

Ucu bucağı olmayan sahil şeridiyle Karşıyaka, İzmirli koşucuların bir numaralı antrenman noktası. Muhteşem bir günbatımı eşliğindeki koşu ardından, çimler üstünde kısa bir yoga seansıyla bütün yorgunluğunuzu atabilirsiniz.

Devin Özgür Çınar-oyuncu
Sesli kitap eşliğinde
Maçka Parkı, İstanbul

Ben en çok Maçka Parkı’nda yürüyorum. Taksim’den teleferiğe binerek, bazen kestirme yollardan yürüyerek parka gidiyorum. Genellikle sesli kitap dinleyerek yürüyorum. Eğer çok yorulduysam teleferikle yoksa Nişantaşı üzerinden Taksim’e yürüyüp eve dönüyorum.

Karaköy’den Balat sokaklarına
Haliç Sahili, İstanbul

İkinci ve daha seyrek güzergahım Karaköy’den başlayıp Haliç Sahili’nde yürümek. Bu sadece yürüyüş değil biraz da gezdiğim, birkaç yere uğradığım bir güzergâh oluyor. Bazen Mısır Çarşısı’nda dolaşıyorum ya da Balat sokaklarına dalıyorum.

Serhat Gürpınar-Hürriyet Ekler Görsel Yönetmeni
Tarihi Yarımada’ya adım adım
Taksim–Çemberlitaş hattı, İstanbul

İstiklal Caddesi’ndeki vitrinleri, kafeleri geçip Hacı Bekir’de demirhindi şerbeti ve biraz badem ezmesi tadabilirsiniz. Galatasaray’dan aşağı kıvrılıp Tophane’ye, oradan da Galataport ve İstanbul Modern’e ulaşarak güçlü bir sanat turu yapabilirsiniz. Ya da Tünel’e devam edip Galip Dede Caddesi’ndeki müzik dükkânlarını, Galata Mevlevihanesi Müzesi’ni (2023 giriş ücreti 50 lira) ziyaret edebilir, Galata Kulesi’nin dibinde çay içip soluklanabilirsiniz. Sonra Bankalar Caddesi’nden yürüyerek Galata Köprüsü’ne, onu geçip Eminönü’ne ulaşabilirsiniz. Burada Mısır Çarşısı’nı gezebilir, biraz kalabalığa girip Mahmutpaşa’dan Kapalıçarşı ve çıkışta Çemberlitaş’ı görebilir ya da uzun yoldan Gülhane Parkı’na, Sultanahmet’e yürüyebilirsiniz (Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya Camisi, Caferağa Medresesi ve Şerefiye Sarnıcı’nı görmeden dönmeyin).