‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Güncelleme Tarihi:

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2021 07:00

Başlıktaki sözler, 13 yaşındaki Suriyeli Maya’ya ait. O, savaş ve benzeri sebeplerle ülkesinden ayrılan ve şimdi Türkiye’de yaşayan pek çok çocuktan biri. 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde tek isteği çocukların sıcak bir yuvada aileleriyle yaşamaları... Her biri spor ya da müzikle hayata tutunan 10 sığınmacı çocukla hayallerini konuştuk.

Haberin Devamı

Bugün, Dünya Çocuk Hakları Günü. 1989’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından imzalanan sözleşmeyle, özellikle savaş ve yoksulluğun hüküm sürdüğü coğrafyalarda yaşam mücadelesi veren çocukları korumak ve koşullarını iyileştirmek için 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü olarak kutlanıyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF’in verilerine göre 2005-2020 arasında dünyadaki mülteci çocuk sayısı 4 milyondan 10 milyona çıktı.

Türkiye’deyse 1.7 milyonu Suriyeli olmak üzere yaklaşık 2 milyon çocuk sığınmacı yaşıyor. Bu özel gün vesilesiyle Türkiye’de yaşayan 10 mülteci çocukla konuştuk. UNICEF ortaklığında çalışmalarını sürdüren Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) aracılığıyla ulaştığımız bu çocukların hepsinin hayalleri var. Derneğin genel koordinatör yardımcısı Avukat Ayşegül Yalçın Eriş “Dünyadaki mültecilerin yarısını çocuklar oluşturuyor. Onların hem çocukluklarını yaşayabilmeleri hem de yetişkinlik yıllarına hazırlanarak sosyal uyumu, yani kendi ayakları üstünde durabilmeyi öğrenmesi çok önemli. Bu çocukların kayıp nesil olmaması lazım” diyor.

Haberin Devamı

‘BÜYÜKLER, BİZİ LÜTFEN ÜZMESİNLER’
Ali Elali, 11

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Suriye’deki savaş yüzünden 7 yıl önce ailemle Türkiye’ye geldim. 8’inci sınıfa gidiyorum ve halter kursuna devam ediyorum. Alışma sürecimde kendimi hep yabancı hissettim, yeni arkadaşlar edinmek zordu. Şimdi her şey daha iyi. Haftada 2 gün toplam 4 saat halter kursuna gidiyorum. Hayalim, ileride Naim Süleymanoğlu gibi şampiyon olmak. Bana göre bir çocuğun en önemli hakkı yaşama hakkıdır; kendi ülkesinde, güven içinde... Büyüklere mesajım; bizi  lütfen üzmesinler ve çocukların hedeflerine ulaşmalarına engel olmasınlar.

‘BENİM GİBİ YERİNDEN EDİLMİŞ OLSALAR DA HEDEFLERİNE ODAKLANMALILAR’
Delal Kadir, 12

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Haberin Devamı

3 yaşındayken ailemle Suriye’den Türkiye’ye geldik. Burada büyüdüm. Bir gün antrenörümle tanıştım ve onun sayesinde Avcılar Belediyesi’nin güreş takımına katıldım. O günden beri haftada 6 gün, günde 4 saat antrenman yapıyorum. 11-13 yaş Türkiye Minikler Grekoromen Güreş Yarışması’nda birinci oldum. Kürsüye çıktığımda sanki bulutların üzerindeydim. İnsan eğer bir şeyi çok isterse onu rüyasında görecek kadar çok çalışması lazımmış. Hayalim yeni şampiyonluklar kazanmak. Benim gibi yerinden edilmiş olsalar da bir şeylerle ilgilenip kaderlerini değiştirebilirler. Hayallerinden vazgeçmesinler. Hedefe odaklanırlarsa başarılı olurlar. Dünya Çocuk Hakları Günü’nde büyüklere mesajım; çocukları çok sıkmamaları. Hayal ettiği ve yapmaktan mutlu olduğu şeyi yapmalarına müsaade etmeleri...

Haberin Devamı

‘İLERİDE FAZIL SAY GİBİ OLMAK İSTİYORUM’
Muhammed, 18

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

5 yıl önce Türkiye’ye geldik. Suriye’de 3’üncü sınıfa kadar okuyabildim. Birkaç yıl burada da okula gidemedim. Şimdi eğitimimi tamamlamak için kurslara gidiyorum. Al Farah Çocuk Korosu’na katıldığımda her şey değişmeye başladı. 2 yıl koroda şarkı söyledim. Öğretmenlerim piyanoya olan yeteneğimi fark etti ve bana özel ders aldırdılar. Hayalim; konservatuvara girmek ve farklı ülkelerde, binlerce kişi önünde, sesimi piyano çalarak duyurmak. İleride Fazıl Say gibi olmak istiyorum.

‘ÇOCUKLARIN YUVA SAHİBİ OLMASINI DİLİYORUM’
Maya, 13

9 yıl önce Suriye’den Gaziantep’e geldim. Şu an 8’inci sınıf öğrencisiyim. Hem okulda hem de mahallede Türk arkadaşlarım var, küçük yaşta geldiğim için kolay uyum sağladım. Resim yapmayı, fotoğraf çekmeyi ve basketbolu seviyorum. 4 yıldır da korodayım. Kemanın sesini çok sevdiğim için keman çalmaya başladım. Bu yolda ilerlemeyi çok istiyorum. Bence bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır. Kamplarda yaşayan çocukların ve ailelerinin bir yuva sahibi olmasını diliyorum.

Haberin Devamı

‘GİTARIMI KENDİMDEN BİLE ÇOK SEVİYORUM’
Samia, 17

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Türkiye’ye 2 yıl önce geldim. Suriye’deki günlerim siyah bir tablo gibiydi ama buradaki ilk günlerim de dil bilmediğim için çok zordu. Sonra arkadaşlarım yavaş yavaş benimle konuştular. Şimdi bütün sınıf arkadaşım oldu. Gaziantep’te Al Farah Çocuk ve Aile Destek Merkezi’nde müzikle tanıştım. Şu anda gitarımı kendimden bile çok seviyorum. Hayalim bir konserde, kalabalıklar önünde gitar çalmak. Gelecekte eczacı ya da avukat olmak istiyorum. Ben de dünyada yerinden edilen sayısız çocuktan biriyim. Bir şansım olsaydı, sokaktaki tüm çocukları evlerine kavuştururdum. Biz, çocuklar olarak hayatta zorluk yaşıyoruz; büyükler yanımızda dursunlar, bizi anlasınlar.

Haberin Devamı

‘MASA TENİSİ OYNAYARAK TÜRKİYE’YE ALIŞTIK’
Siraj (15) ve Seher (11)

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Seher ve Siraj, Suudi Arabistanlı iki kardeş. Aileleriyle 2018’den beri Türkiye’de yaşıyor ve spor yapmayı çok seviyorlar. Bursa’da Spor ile Sosyal Uyum Projesi kapsamında masa tenisi derslerine katılmışlar. Bu sayede hem Türkçeyi daha çabuk öğrenmişler hem de yaşadıkları yere daha kolay adapte olabilmişler. Seher her yetimin bir ailesinin olmasını diliyor. Siraj ise “Elimde olsa her çocuğa eğitim fırsatı vermek, çocukları savaş ortamından çekmek ve onlara güvenli bir alan sunmak isterim” diyor.

SURİYELİ ÜÇ KARDEŞ MÜZİKLE HAYATA TUTUNUYOR
Ahmet (10), Rua (14) ve Fatma (15)

‘Bir çocuğun en önemli hakkı hayallerini yaşamaktır’

Fatma, Rua ve Ahmet Suriyeli üç kardeş. Üçü de Adana Al Farah Çocuk ve Aile Destek Merkezi’nde müzikle tanışmış. Ahmet “Önceden davulum vardı, babam Türkiye’den getirmişti. Darbukayı da görür görmez çok sevdim. Koro ve enstrüman derslerine katılmasaydım hayatım aynı olmazdı” diyor. 15 yaşındaki Fatma zil çalıyor. Hayali polis ya da eczacı olmak. Yerinden edilmiş tüm çocuklara, geçmişi düşünmek yerine geleceğe, hayallerine odaklanmalarını öneriyor. Bir de kız ve erkek çocuklar arasındaki ayrımcılığın kalkmasını istiyor.

14 yaşındaki Rua, cajon (vurmalı bir enstrüman) çalıyor. Arkadaşlarıyla yapmayı en çok sevdiği şeyi “Mutlu olmak” diye anlatıyor. Öğretmen ya da mühendis olmak isteyen Rua “Başka ülkelere giden çocukların mutlu olmasını diliyorum. Bence bir çocuğun en önemli hakkı, güçlü olması ve kendini koruyabilmesi” diyor.

 

BAKMADAN GEÇME!