Sting: Olmuş inshallah!

Çıkış parçası ‘I Can’t Stop Thinking About You’; sözleri itibariyle bir ‘azgın teke’ şarkısı gibi gözükse de melodik yapısı ve sound’u açısından sanki Telecaster’ıyla gitarı Andy Summers çalıyormuşçasına ‘The Police’ hissi veriyor. Albüm geneline sert gitarlar, süs püsten uzak rock düzenlemeler hâkim. Balad’larında dahi bu çizgiyi bozmamış Sting. ‘50.000’, ‘One Fine Day’, ‘Petrol Head’, ‘Down Down Down’, ‘Pretty Young Soldier’, ‘Heading South On The Great North Road’ başta olmak üzere tüm albümün Sting’in The Police’le başlayan ilk dönemini ve caz-rock etkileşimlerini özleyenleri mutlu edeceğini düşünüyorum; geneline genç ve pozitif bir enerji hâkim.

Sting, 57th 9th/ 5 üzerinden 3,5 yıldız 

Sting’in bu albümle altını çizdiği iki konu var: Aşk ve dünya politikası. Sosyal mesajı en belirgin iki parçadan ‘One Fine Day’de küresel ısınmaya dikkat çeken Sting; yeni konserlerinde açılışta çaldığı  ‘Inshallah’ adlı parçasında; adından da anlaşılacağı üzere; mülteci sorunuyla ilgili hissiyatını ifade ediyor. Berlin’deyken Suriyeli mültecilerle tanışıp, onların acısını paylaşan Sting mülteci sorununun çözümü olarak empati adresini gösteriyor. ‘Inshallah’ın sözlerini yazarken de kendini bir mülteci olarak hayal ettiğini belirtiyor. ’50.000’de yakın geçmişte yitirdiğimiz Prince üzerinden kendi ölümünü de sorgulayan Sting’le ilgili “David Bowie’si, Leonard Cohen’i; ölümden söz eden gidiyor” şeklinde düşünüp kaygılanmayın. Çünkü ölüm fikriyle barışmanın, bunu kabullenmenin bireyi zenginleştirdiğine, yaşamın her bir anını daha değerli kıldığına inanıyor Sting. Önünde, bizi şarkılarıyla şaşırtmaya devam edeceği uzun yılları olması temennisiyle...

POPUN TAM MERKEZİNDE DURUYOR

Bugün Türk popunun merkezi diye bir yer varsa; Tan Taşçı bir erkek vokal olarak tam üzerinde duruyor. Eğitimli sesinin avantajlarını ‘Piyasa talep ediyor, ben yapıyorum’ noktasından hareketle kullanıyor ve her ne yapıyorsa ticari başarı getirdiği aşikâr.
Uzun bir aradan sonra çıkardığı ‘Sevmek Yetmiyor Bazen’ albümünde Ozan Çolakoğlu’nun da içinde bulunduğu beş farklı aranjörü var albümün ancak hiçbiri kendi rengini katma zahmetine girmemiş bile. Sebebi açık: Ne gerek var, pişmiş aşa su katmayalım.
Damar kategorisindeki çıkış şarkısı ‘Dur’un pek sevildiğini ve albümde ‘Ona Söyle’, ‘Son Olsun’, ‘Kusura Bakma’ gibi sevilecek başka şarkılar olduğunu gayet iyi biliyorum. Öte yandan potansiyeli olduğuna inandığım Tan Taşçı’nın daha iyisini yapabileceğine de inanıyorum.