Gücümüz Yetmiyor

Bu sezon şanssızlıkların İzmir temsilcisinin yakasını bırakmadığını söylemek yanlış olmaz. Sene başından beri rotasyon oyuncusu olabileceği düşünülen Erdi Gülaslan’dan yararlanamayan Yeşil Kırmızılı ekibin sakatlıklardan dolayı bir türlü tam kadro olamaması takımın maçtan hızlı kopmasına neden oluyor. Sezon içinde Waters, Jones’tan bir dönem sakatlıkları nedeniyle yararlanamayan Karşıyaka, Byron Allen’ı tarak kemiğinin kırılması nedeniyle kaybetmişken Egemen’in de iki ay oynayamayacak olması Trifunovic’in işini iyiden iyiye zorlaştırıyor.
Rotasyondaki eksiklerin bilincinde olan Anadolu Efes ise Stimac’ı değerlendirmek istedi. Banic ile yakalanan eşleşme avantajını değerlendirmek isteyen ev sahibi, sayı olarak istediğini alamasa da Banic’i iki faulle benche gönderdi. Yerine oyuna dahil olan 1998 doğumlu Görkem, kendisinden beklenenin üstüne çıktı ve Efes’in planlarını yaptığı iyi savunma ve bulduğu ekstra sayılarla bozdu. Fakat maçın bu şekilde gitmeyeceği çok açıktı. Süre ilerledikçe fiziksel olarak düşen konuk ekipte kaçan atışlar farkın bir anda açılmasını sağladı. Bir deplasman takımının bu ligde galibiyet alma isteği varsa bunu mutlaka savunmada göstermeli. Bu maçta Karşıyaka’da savunma direnci gösteren lider bir oyuncu yoktu. Öte yandan Kaf Kaf takım halinde oyundan çok süratli düşüyor. Az oyuncuyla maçın bitirilmesinden de kaynaklanabilecek bu durumu kısa vadede çözmek gerçekten zor olacak. Sezonun yarısı bitmişken Karşıyaka bununla yaşamaya alışırsa yarıştığı iki kulvarda da isteklerinin altında kalır.

KABULLENİLEMEZ
Bu maçta yenilgiden öte Karşıyaka’nın kabullenemeyeceği bir durum var. Zaten başarılara endeksli bir taraftar kitlesi olmayan camianın maç içinde havlu atmaya toleransı olamaz. Waters’ın sinirlerine hakim olamayarak yaptığı basit hücum fauller, oyundan henüz üçüncü çeyrekte çıkmasına neden oldu. Waters bu takımın oyun kurucusu ve orta mesafeden attığı klasikleşmiş atışları Karşıyaka hücumunu çok rahatlatıyor. Fakat maç içinde yaptığı top kayıpları ve hızlı sinirlenen yapısı yaptıklarının önüne geçiyor. Bu şekilde davranmaya devam ettiği sürece takıma verdiği zarar, yarardan çok olacaktır. Otuzlu yaşlarına gelmiş bir oyuncunun kendini daha kontrol edebilen bir yapıda olması gerek. Karşıyaka’nın ona ihtiyacı olduğu kadar onun da tekrar çıkış yakalayabilmesi için Karşıyaka’ya ihtiyacı var. İkinci olarak Jarrod Jones’un fark 12 sayıya kadar inmişken aldığı basit teknik faul ve bir sonraki hücumda faul yapmasıyla oyun dışı kalması takımı bir kez daha geri düşürdü. İki oyuncu, Kennedy ile birlikte takımın temel taşları ancak kimsenin takıma böyle zarar vermeye hakkı yok. Eğer böyle devam edecekse taraftarlar Karşıyaka’nın genç oyuncularla devam etmesini yeğler.
Bu noktada Banic ile ilgili bir parantez açmak istiyorum. 33 yaşındaki tecrübeli uzun, Mayıs ayından beri kulüpsüz olmasının dezavantajını yaşıyor. Bunu bilen Karşıyaka’nın onunla sadece bir aylık sözleşme yapması bu noktada önemli. Formunu yukarı çekmediği taktirde Karşıyaka bütçesine uygun yeni bir uzuna yönelmeli. Çünkü Banic’in skora katkı yapmaması takımın galibiyet ihtimalini çok aşağılara çekiyor.
Pınar Karşıyaka’nın evinde önümüzdeki hafta Gaziantep ile oynayacağı maç çok kritik. Alınacak galibiyet ligde bir hedef belirlemek açısından çok önemli. Aksini ise şimdilik aklımdan geçirmek dahi istemiyorum.