GeriSeyahat Yavaş yavaş seyredeceksin bu sularda...
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Yavaş yavaş seyredeceksin bu sularda...

Yavaş yavaş seyredeceksin bu sularda...

Limandan demir alma vakti yaklaştıkça her yaştan insan rıhtımda belirmeye başlıyor. Üzerlerinde güneşli günlere ve açık denizlere yaraşır tiril tiril kıyafetler ve çoşkulu bir ruh hali var. Devasa kruvaziyerin evrenine teker teker adım atıyorlar...

Hep beraber geminin üst güvertesinden aşağıdaki neşeli kalabalığı, kruvaziyerin devasalığını ve uzanıp giden İtalyan kentini seyrediyoruz. Usta denizci Colomb’un memleketi Genova’ya pek uzak değiliz. Colomb, nice zaman önce avucunun içi gibi bildiği bu sularla yetinmemiş, İspanya’dan ‘yeni ve egzotik bir dünya’ya doğru yola çıkmıştı. Bizlerse nice denizcinin gelip geçtiği Akdeniz’de bir haftamızı güneşli ve deniz kokan liman kentlerini ziyaret ederek geçireceğiz.

Kruvaziyer yolcuları, Akdeniz’de zaman içinde seyrüsefer etmiş denizcilerin aksine mümkün olan tüm konfora sahip ve bunun tadını çıkarmak için burada. Yaz mevsimi ilk tercih olsa da kruvaziyer dünyasında farklı gemilerle farklı limanları ziyaret eden güzergâhlar tüm sene boyunca devam ediyor. Bana kalırsa iyi bir Akdeniz gezisi içeriğinde hem anakaradaki limanları hem de adaları barındırmalı. Bizim gemimiz de eski liman kentlerinin yanı sıra Sardinya ve Balear adalarına uğrayacak. Tüm bunları düşünürken gemi hayatı da ruhlara nüfuz ediyor. Akşam yemeğinden dağılan şık ve neşeli kalabalık geminin güvertelerinde geziyor, rahat köşelerde sert içkilerini yahut yumuşak kokteyllerini yudumluyor, bir başka köşeden canlı müzik sesi geliyor. Tüm bunların ötesinde ise, bazen ay ışığının da aydınlattığı ılık gecelerde gemi yol alıyor.

Sabahın taze serinliğini içime çekerek yürüyorum. Gökyüzündeki deniz kuşları karaya çok uzak olamayacağımızı söylüyor. Gemi bu sabah Civitavechhia’ya yanaşacak. Aslen denize kıyısı olmayan Roma’yı denizle bağlayan bu ‘eski kent’ kruvaziyerler için önemli bir durak noktası. İnsanı, trattoria’ları, çeşmeleri ve vespaları ile Roma yanı başımızda uzanıyor ve Akdenizli hayat buradan başlıyor. Bir hafta boyunca bu hayatın izini Sardinya’da bakir kumsallar ve lüksün birleştiği Costa Smeralda’da, Mallorca’da ve hedonist cennet İbiza’da sürdükten sonra tüm deniz insanları gibi anakaraya ayak bastığınızda, devasa geminin su üzerinde hafifçe kaymasına benzer bir hafiflik içinizi kaplayacak.

BALTIK BAŞKENTLERİ VE RUSYA

Avrupa’nın kuzeyindeyse gemiler sakin sularda ve yaz aylarında seyreder. Bu denizde Akdeniz’in tuzu yerine eriyen buzulların, dökülen nice nehrin tatlandırdığı bir su var. Kış aylarında buz tutan bu su parçasında hep yaz mevsiminde ve deniz çarşaf gibiyken seyahat ettim. Kopenhag, bu coğrafyada önemli bir kruvaziyer limanı. Kanalları, eski denizci mahalleleri ve 21’inci yüzyılın akıllı tasarımlarını barındırmasıyla Amsterdam’ı da andıran bu kentte bineceğiniz gemi yönünüzü ve temanızı tayin eder. Kuzeye giden gemiler sizi Norveç’in girintili çıkıntılı kıyılarına, kutup dairesine, bakir doğaya götürürken güneye, Baltık iç denizine yapılacak bir yolculuk sizi önce Almanya’nın Lübeck, Hamburg, Wismar, Rostock gibi Orta Çağ’dan kalma ticaret limanlarına, kiremit renkli bir dünyaya getirecek. Suyun öte yakasında Stockholm, yüzlerce adadan oluşan arşipeli, çam ormanları ile bütünleştirdiği hümanist bir kent dokusuyla sizi bekliyor. Baltık’ların doğu ucundaysa körfezler ve etrafına kurulan kentler var. Riga ve Tallinn Letonya ve Estonya gibi Rusya’dan ayrılıp doğan genç cumhuriyetlerin kendilerinden de eski kentleri...

St.Petersburg bataklığın ve çamurun içinde yoktan var edilen Çarlık Rusyası’nın proje kenti ve soğan kubbeleri ve sarayları ile bize emperyal bir gezi vaatediyor. Helsinki ise belki de Kıtanın en mütevazı başkenti. Kentin balık pazarında bir yürüyüş, katedraldeki beyazlık ve gökyüzündeki mavilik size Finlandiya bayrağının renklerini düşündürecek. Ötesi rengeyikleri ve çam ormanları...
Bu sefer sabah değil, gecenin derin saatlerinin sessizliğinde güverteye çıkıyorum. Hiç kaybolmayan alaca aydınlığın içinde soluk mavi, pembe gökyüzünü seyrediyorum. Acelem yok. Biraz sonra kamarama inip huzurlu bir uyku için perdelerimi kapatmam gerektiğini biliyorum...

False