Taksim Meydanı’nı boyamak geldi içimden

Güncelleme Tarihi:

Taksim Meydanı’nı boyamak geldi içimden
Oluşturulma Tarihi: Haziran 22, 2014 01:33

Dünyaca ünlü 3D sokak sanatçısı Manfred Stader, Ülker Saklıköy ile işbirliği yaparak Saklıköy’ün masalsı dünyasını hayata geçirdi. Stader’in bu çalışması, şimdiye kadar Türkiye’de yapılmış en büyük 3D sokaksanat eseri oldu. Eseri Zorlu Center AVM’de görmek için son gün!

Haberin Devamı

Öncelikle sormak istiyorum, bu işbirliği nasıl doğdu?
- Israr ettiler (gülüyor). Şaka tabii... Saklıköy’ü canlandırmam için bana ulaştılar, ben de kabul ettim. Daha önce de bu tarz işbirlikleri içinde bulunmuştum zaten...

Saklıköy resmi nasıl ortaya çıktı peki?
- Şehrin içinde pastoral bir Ülker Saklıköy dünyası oluşturduk. Çok keyifli bir çalışma oldu. 6 ana renk ve 36 tonda 25 litrelik akrilik boya kullandım. Toplam 62 saatte tamamlandı. 100 metrekarelik boyutuyla Türkiye’de şimdiye kadar yapılmış en büyük 3D sokak sanat eseri... “Saklıköy” esasen üç değil dört boyutlu ayrıca... Amacımız eseri daha da gerçekçi bir hale getirmekti çünkü. Bu yüzden sadece kaldırıma çizmek yerine, bir duvar ekleyip gerçek materyaller de kullandık. Böylece eser 4D oldu.

Kariyerinizden bahsedebilir misiniz?
- İki boyutlu sokak sanatına üniversitede okurken merak sardım. Çalışmalarıma öyle başladım. Sonrasında İtalya’ya gittim ve bu sanatın orada çok başarılı bir şekilde icra edildiğini gördüm. 12 yıl önce de 3D eserler çizmeye başladım. Bu sanat internet sayesinde dünyaya yayıldı. Ben de öncülerinden biri oldum, uluslararası festivallerde derece ve ödüller kazandım.

SANAT İLE SOKAK SANATI ARASINDA FARK GÖREMİYORUM
1980’lerde bu işe başladığınızda “sokak sanatçısı” olarak anılıyordunuz. Şimdi “sanatçı”sınız. Yola ilk çıktığınızda böyle günlerin geleceğini öngörüyor muydunuz?

- Bazılarına göre bu bir sanat, bazıları ise hâlâ ısrarla “sokak sanatı” diyor. Aslında farkın ne olduğunu bilmiyorum. Hatta bana göre ikisi arasında bir fark yok.

Aslında farklı çünkü siz üç, hatta dört boyutlu resimlere imza atıyorsunuz.
- Olsun, yine de benim için fark yok (gülüyor). 1800’lü yıllarda yapılan amorfik bir resme baksanız, benim resimlerimin de aynı etkiyi yarattığını görürsünüz. Bana göre farklı bir şey yapmıyorum.

Bu kadar basit mi gerçekten?
- Evet, basit...

Herhangi bir insan için yaptığınız iş son derece sıra dışı ama...
- Resmi yapabilmek tabii ki kolay değil. Kolaylık bakmakta (gülüyor).

Şimdile kadar sizi en çok zorlayan işiniz hangisiydi?
- İçinde insan yüzleri olan 3 boyutlu resimler zorlar... Yüzleri yapmak her zaman zordur. Farklı açılardan bakıldığında yüzlerin bozulmaması gerekir.

İNTERNET OLMASAYDI BEN DE OLMAZDIM
İnternet sizin işlerinizin fotoğraflarıyla dolu. İnternetin gelişiyle başarıya ulaştığınızı söyleyebilir miyiz?

- İnternet olmasaydı olmazdım (gülüyor). Tanınmamda çok faydası olduğu kesin...

İnternetin yaygınlaşmasından sonra mı telefonlar çalmaya başladı?
- Evet. Şimdi hemen her gün bu konuyla ilgili arayan birileri oluyor.

28 yıldır resim yapıyorsunuz. Ellerinize, yüzünüze bulaşan boya sizi rahatsız etmiyor mu bazen?
- Hiç. Onlarla işimi yapıyorum, onlarla para kazanıyorum. Onları seviyorum. Neden rahatsız etsin.

Sizinle benzer işler yapan diğer sanatçıları da takip ediyor musunuz?
- Takip etmek ne demek, hepsini tanıyorum. İsteyen istediğini yapabilir. Kaldı ki yaptıkları işleri beğeniyorum da... Ama ortada bir gerce var, ben ilklerden biriyim.

Bir sonraki işiniz ne olacak?
- Cannes’da Lions ödül töreni için bir aslan çizeceğim.

İSTANBUL BANA GÖRE TEMİZ BİR ŞEHİR
Daha önce de Türkiye’ye gelmiş miydiniz, yoksa bu ilk ziyaret mi?

- Daha önce Türkiye’ye geldim ama sadece 1 günlüğüne... Doğrusu pek bir şey görme fırsatım olmamıştı. Ama gördüğüm birkaç yer bile bana Türkiye’ye tekrar gelmem gerektiğini göstermeye yetti.

Peki bu ziyarette gezme fırsatı buldunuz mu?
- Evet... Boğaz, Sultanahmet, Topkapı Sarayı gibi yerleri görme imkanım oldu. İstanbul’un gerçekten çok güzel bir şehir olduğunu düşünüyorum.

Şehri gezerken fark etmişsinizdir, sokak sanatı örnekleri pek yoktur burada. O konuda ne düşündünüz?
- İstanbul bana göre temiz bir şehir. İlk izlenimim buydu. Ama Taksim Meydanı’nı görünce tamamını boyamak geçti içimden.

Bu resimleri bazen sokaklarda bazen alışveriş merkezlerinde çiziyorsunuz. Nasıl arşivliyorsunuz?

- Fotoğraflarını çekiyorum. Özellikle de insanlar üzerindeyken yapıyorum bunu. Yaptığım işten geriye tek kalan bu işte....

İş haricinde neler yapıyorsunuz?
- Doğa ile iç içe olmak benim için önemli. Almanya’da, yeşillikler içindeki rustik bir evde yaşıyorum. Her sabah saat 06:30’da kalkıp 1 saat hiking yapıyorum. Bahçeyle uğraşmayı da severim.

BU İŞ, RESİM İLLÜZYONUDUR
3D sokak sanatı nedir?

- 3D sokak sanatı aslında bir sanat akımıdır. Resim illüzyonudur da denilebilir.

Eserlerinizde ne tip malzemeler kullanıyorsunuz?
- Genellikle PVC üzerine akrilik malzemeyle çiziyorum. Bazı festivallerde asfalta tebeşirle çizdiğim de oluyor. Tebeşir çizimler çabuk silinip gidiyor, akrilik malzeme ise daha kalıcı oluyor.

Bir resmi ortalama ne kadar sürede tamamlıyorsunuz?
- Resme göre değişiyor ama ortalama 3 ila 8 gün arasında tamamlanıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!