‘Şimdiye kadar fragmandı, asıl mevzu yeni başlıyor’

Güncelleme Tarihi:

‘Şimdiye kadar fragmandı, asıl mevzu yeni başlıyor’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2022 07:00

Ünü sınırları aşan Türk DJ/prodüktör Mahmut Orhan, kısa bir süre önce Los Angeles’a yerleşti. Orhan’la yolculuk öncesi evinde buluştuk. Hem hikâyesinin ‘yeni sezonu’nu konuştuk hem de geçen hafta çıkan, geliri sokak hayvanlarına bağışlanacak parçası Allies’ı...

Haberin Devamı

Önce memleketi Bursa’yı ziyaret etti, annesinin kendi eliyle açtığı böreği yedi. Sonra arkadaşlarıyla buluştu, çiğköfte partileri yapıldı. Bavulunu hazırladı, köpekleri Riko ve Odin’i güvenli ellere emanet etti. Bir dünya müzisyeni olma yolunda önemli bir adım atarak 10 yıllığına Los Angeles’a yerleşme kararı veren Mahmut Orhan’la taşınmadan önce bir araya geldik.

2016, seni geniş kitlelere tanıtan ‘Feel’in çıkış yılı. O günlere dönelim mi önce?

O zaman 23 yaşındaydım. Geriye dönüp baktığımda inanılmaz büyüdüğümün farkına varıyorum. Pandemi süreci kendimizle yalnız kaldığımız, hesaplaştığımız bir dönemdi. Belki bunun etkisi oldu. Ben de bu hesaplaşmayı çok yaptım, çünkü müzik yaparken kendine karşı tamamen ‘pure’ (saf) olman gerekiyor. Öte yandan içimde asıl olayların yeni başladığına ilişkin de enteresan bir his var. Sanki şimdiye dek yaşananlar fragmanmış, asıl mevzuya yeni başlıyormuşum gibi... Buna ilişkin rüyalar da görüyorum. Çok güzel rüyalar...

‘Şimdiye kadar fragmandı, asıl mevzu yeni başlıyor’

“Henüz Los Angeles’ta yeniyim ama geçen kısa zamanı değerlendirirsem ‘Mutluyum’ diyebilirim. Şimdiden yenilenmeye başladım. Yeni bir parça, proje fikirleri ortaya çıktı bile.”

Haberin Devamı

Hayal kurar mısın?

Çocukluğumdan beri çok
hayal kurarım. Canım sıkkın olsa bile buna takılmayıp uyumadan önce bir sonraki günün planlarını düşünürüm. Çok hayalperestim.

Çalışmayla geçen yıllar... ‘Gençliğimi yaşayamadım’ diye hayıflandığın oluyor mu?

Yok, hayır. Mesleğim sosyal olmayı da getiriyor. Dünyayı gezdim, birçok insanla tanıştım. Ama çocukluğumu sorsaydın yanıtım farklı olurdu.

Neden?

Çok erken yaşta çalışmaya başladım. Lisede ‘bir yerlere gidelim, okul gezilerine katılalım’ olmadı. Ama belki de bugün burada olmamın en önemli sebebi de o yaşlarda çalışmamdı.

Bursalısın ama Uludağ’a ilk çıkışın bile ilk kez 16-17 yaşlarında iş için oluyor, değil mi?

2009’daydı, ilk defa DJ’likle o iş sayesinde tanıştım. Kolon taşıma gibi işlerde ekibe, arkadaşlarıma yardım etmek için oradaydım. Bir yıl sonra Uludağ’a tekrar gittiğimde bu kez ana DJ’dim.

Haberin Devamı

İlk merak bu şekilde başlıyor yani...

Çocukluğumdan beri benim için şöyle bir durum var: Örneğin inşaatla ilgili bir işte çalışıyorsam hemen o konuyla ilgili kendimi geliştiriyordum. Meslek lisesinde okudum, kendi bölümümde de iyi bir öğrenciydim. İş yapmakla aram hep iyi oldu. Pazarda limon satarken de bir haz hissediyordum.

DJ’liğin yanında çok iyi bir prodüktörsün. Parça yapmaya nasıl başladın?

17 yaşımda prodüksiyon yapmaya başladım. Orada benim için yeni bir dünya açıldı. Prodüksiyon yapmak bana kendimi çok iyi hissettirdi. İnsanlara parçalarımı dinletip onlardan yorumlarını duymak, hele ki müzikle kıpırdandıklarını görmek, bunu hissetmek kararımda etkili oldu. ‘Evet, benim mesleğim budur’ dedim. Ve bundan sonra da kaygım ‘bir tık öne geçmek’ için ne yapmam gerektiği oldu.

Haberin Devamı

O kaygı ne zamana kadar devam etti?

Dört yıl sürdü ortalama. İnsanlar o süre içinde aslında ‘bu çocuktan bir şey çıkacak’ı görmediler. “Ulan yeter, yapıyorsun ama bir şeye benzemiyor” noktasına kadar gelmişti hatta. Olmadı, olmadı, olmadı ama sonunda kendi müziğimi yapabildiğim aşamaya geldim ve insanlar dinlediğinde “Evet, bu Mahmut Orhan” dedi. 

‘Çok zorlanacaklar’

DJ yetiştiren Sibourne Akademi’nin kurucuları arasındasın. Oradaki gençlere baktığında ilk başladığın dönemdeki halini görüyor musun?

Aralarında benden daha iyilerini de görüyorum. Ama yeni dönemde çok zorlanacaklarını biliyorum. Çünkü dünya değişti. Herkes evinde laptop’unun başında, “Nasıl prodüksiyon yaparım” diye yazıp YouTube’da arama yapabiliyor. Her şey orada var. 12 yaşında prodüksiyonla tanışıyorlar. 15 yaşında çocuklar evlerinde kendi plak şirketlerini açabiliyor.

Haberin Devamı

Peki, bu durum seni kendi kariyerin açısından endişelendiriyor mu?

Bunun endişesini taşımıyorum. Şarkılarımdan ‘Feel’
500 milyon, ‘6 Days’ 300 milyona dayandı. Önce şunu sormak gerekiyor: “Mahmut Orhan artık ne ister? Her parçası 500 milyon dinlensin mi ister?” Açıkçası herkes ister. Ancak bunun yolu müziğimin değişmesiyse istemiyorum. Beni dinleyen kitlenin benden aldıkları bir tat, bir tını var. Bundan sonraki dönemimde amacım onu kaybetmeden ilerlemek.

Ne zaman “Tamamdır, artık ben başarılı bir prodüktörüm, DJ’im” dedin?

Daha demedim aslında. 15 yaşından beri DJ’lik yapıyor olmam en büyük şansım. Ama konuya sadece disc jockey’lik olarak bakmıyorum. Bunun yanında iyi konuşmalısın, iyi insan olmalısın, iyi giyinmelisin, bütün dünya gündemini, müzik kültürlerini takip etmelisin. Her konuda çok iyi olduğunda belki başarıdan bahsedebiliriz.

‘Şimdiye kadar fragmandı, asıl mevzu yeni başlıyor’


‘Annem ne zaman gel dese ilk uçakla Türkiye’deyim’

Haberin Devamı

 Yıllardır birlikte olduğun arkadaşların var. Bu sana nasıl bir güç veriyor?

Büyük bir güven hissi veriyor. Bir yere giderken herkese bir şeyimi verip gidebilirim. Günün sonunda ne olursa olsun onların beni eve getireceğinin farkındayım. Bunu Türkiye dışında bir yerde de hissedemiyorum.

Los Angeles’a gittiğinde zorlanacağını düşünüyor musun?

Hikâyemin yeni sezonunda zorlanacağımı biliyorum. Ama bunu seviyorum. Bursa’dan İstanbul’a gelişim de böyleydi.

Orada yalnız mı olacaksın?

Üç yıldır birlikte olduğum kız arkadaşımla yaşayacağız. Orada üniversitede okuyor ve orada olması beni çok rahatlatıyor.

Evlilik gündemde mi?

Şimdilik değil. Önümüzde bir 10 yıl var planladığımız. Bu süre içinde evlilik olabilir de olmayabilir de... Bunun kararını şimdi veremeyiz. Önce aile olmayı öğreneceğiz.

Köpeklerin Riko (cane corso) ve Odin (doberman) ne yapacak?

Riko yaşı yüzünden burada kalacak. Odin’i gelecek yıl yanımıza alacağız. İkisi de aramıza yeni katılan Tuğçe arkadaşımıza emanet.
O bakacak.

ABD’ye gitmeden memlekette bir kez daha börekler açıldı gördüğüm kadarıyla…

Börekler yapıldı, hatta annem kendi yaptığı salça vs. de vermeye çalıştı götürmem için. Şeker bile koyuyordu. “Buradan Amerika’ya şeker mi gider anne?”.”Böreği ısıtıp yersin” diyor. Ne kadar itiraz etsem de ana yüreği. Ben de pes ettim sonunda. O da öyle mutlu oluyor.

Üzüldüler mi?

Annem biraz üzüldü. İstanbul’a taşındığımda da üzülmüştü. “Artık hiç mi seni göremeyeceğiz” diye soruyor. Tabii ki öyle bir şey yok. Ne zaman gel dese, ilk uçakla buradayım. Babam da üzüldü ama o belli etmez.

ABD’ye gitmek bir anlamda baştan başlamak mı senin için?

Türkiye’de bir restorana gittiğimde insanların beni tanımasından çok keyif alıyorum. Şimdi orada beni kimse tanımayacak. Ama yeni dünyaya, yeni müziğe adapte edecek beni, hep zinde tutacak. Şimdiden Sofi
Tukker ikilisiyle yapacağımız tatilleri, iletişime geçeceğimiz müzisyenleri konuşuyoruz.

Peki, nihai hedef nedir?

Genel hedefimiz yeni dünyada kendi sound’umla var olabilmek. Mahmut Orhan markasını bir paket olarak sunmak.

Giderken neleri götürüyorsun?

Sadece bavulumu. Oyun bilgisayarımı bile bıraktım. Hedefim müziğime odaklanmak ve dilimi ilerletmek. Seneye geldiğimde Kerem Bürsin gibi İngilizce konuşmak istiyorum.

Geliri sokak köpeklerine
Mahmut Orhan’ın Drumstone’la yaptığı ‘Allies’ Ultra Music’ten yayımlandı.
Parçada 1964 yapımı ‘Avare’ filminde, Sadri Alışık’ın bir sokak köpeğiyle dertleşirken söylediği sözler kullanıldı: “Sokak köpeklerine selam vermek, adam olmaya çeyrek var demektir” bunlardan biri. Mahmut Orhan parçayla ilgili “Avrupa’da sokakta kedi, köpek görmezsiniz. Bizse kültür olarak onlarla yaşamaya alışmışız. Ama onlara nasıl davranmamız gerektiğini daha iyi öğrenmemiz gerekiyor. Sokak hayvanı sahiplenmek dünyanın en güzel şeyi. Onların sevgisini sana hiçbir şey veremez” diyor. Parçanın geliri de sokak hayvanlarına bağışlanacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!