Delikanlı kızlardan “Yap Bakalım”

* Sezonun ardından meslektaşlarınız tatile çıkarken, sizi burada kalıp program sunmaya ikna eden şey ne oldu?
Hande Katipoğlu: Beni yönetmenimiz Mustafa Kotan ikna etti. Mustafa, her zaman çalışmak istediğim birisiydi. “Yap Bakalım” da bana enerji verip mutluluk getireceğine inandığım bir iş.
Melike Emiroğlu: Beni de görüşmeye gittiğimde karşılaştığım enerji ve sıcaklık etkiledi. Gülmeyi ve eğlenmeyi seven bir insanım ben. İşin enerjisini çok sevdim. Öyle ikna olmaya gerek kalmadı açıkçası.

* Aklınızın bir köşesinde tatil kalmadı mı?
Melike: “Yap Bakalım”da şehir de değiştireceğimiz için, bu işe tatil niyetiyle bakabiliriz.

* Hangi şehirlere gideceksiniz?
Melike: Mesela Urfa’ya gidebiliriz.
Hande: Ters köşe yapıp hiç aklınıza gelmeyecek yerlere de gideceğiz. İnsanlar renk renk olsun istiyoruz.

GÖREV: KÜTÜPHANEDE HORLAYARAK UYUMAK
* Yarışmanın orijinal versiyonu “Money From Strangers”ı izleme şansınız oldu mu?
Hande: İzledik. Çok enteresan bir program.
Melike: Türk insanın tepkileri daha komik ve karikatürize olduğu için bence biz çok daha başarılı olacağız.

* Yarışmanın yabancı versiyonunu izleyip de “Türkiye’ye asla uymayacak bir şey bu” dediğiniz bir olay var mı?
Hande: Çok bel altı muhabbetleri var, biz onları yapamayız.

* Yarışmanın detaylarını anlatır mısınız biraz?
Hande: “Yap Bakalım”da sokakta görüp yarışmayı teklif ettiğimiz kişiler mücadele ediyor. Yarışmamız da üç etaptan oluşuyor. İlk etap sözlü, ikinci etap fiziksel, sonuncusu da hız etabı. Yarışmacıya çeşitli görevler veriyoruz, kısıtlı süre içerisinde bunları yerine getirirse 5 bin TL kazanıyor.

* Nasıl görevler bunlar?
Melike: Planlı programlı değil, doğaçlama olacak biraz. O an aklımıza ne gelirse, onu yaptıracağız.
Hande: Mesela sokakta geçen etaplarda “100 lira verirsem bisiklete tersten biner misin?” ya da “Tişörtünün içine bir kova buz boşaltabilir miyiz?” diyeceğiz. Sadece sokakta olmayacağız, kapalı mekânlara da gideceğiz. Alışveriş merkezi, kuaför, kütüphane, aklınıza gelebilecek her türlü kapalı mekânda yarıştıracağız.

* Kütüphanede ne yaptırmayı planlıyorsunuz?
Melike: Belki horlayarak uyumasını isteriz yarışmacıdan.

SIFIR EGOYLA PROGRAM YAPACAĞIZ
* İzleyici sever mi bu programı sizce?
Hande: Çok değişik bir program. Ben olsam deli gibi izlerim. Sürpriz olan her şey bence merak uyandırır.
Melike: Bir de yarışmacılar kamerayı görmeyecekleri için tepkiler doğal olacak. Biz önceden gidip yerleşeceğiz, gizli kameralarla çalışacağız.
Hande: Biz karavanda olacağız, yarışmacıya ne yapması gerektiğini kulaklığından söyleyeceğiz.
* Yarışma kaç gün yayınlanacak?
Hande: Haftanın bir günü ekranda olacağız. Haber sonrası yayına girecek.
* Yarışma programlarını çoğunlukla erkekler sunuyor. Bu kez iki kadın bir aradasınız...
Hande: Genellikle iki kadın ekranda birbirini çekemez, bir arada götüremezler gibi bir düşünce tarzı var. Ama bizim hiç öyle bir derdimiz yok. İki delikanlı kız olarak, sıfır egoyla program yapacağız.
* Sizin yarışmacıyı ikna etmeniz daha mı kolay olur acaba?
Hande: Bence kadın olmamızın avantajı da olur dezavantajı da. Ama biz bunu olumlu bir şekilde kullanacağız.
Melike: Ben ikna konusunda çeneme güveniyorum.

GÜZEL BİR İKİLİ OLDUK
Sizce nasıl bir ikili oldunuz?
Hande: Kız kardeş gibiyiz. Güzel bir ikili olduk.
Melike: Birlikte çalıştığımız için söylemiyorum ama ben zaten Hande’yi, oyunculuğunu çok beğenirdim.

MAMA DESTEĞİYLE KİLO ALDIM
Melike Hanım, “İşler Güçler”den sonra epey kilo vermişsiniz...
Melike: Evet, yaklaşık 10 kilo verdim. Zaten gördüğüm tedavi yüzünden kilo almıştım. Düzenli spor yapıp beslenmeme dikkat ederek verdim o kiloları.
Hande Hanım sizde var mı kilo değişikliği?
Hande: Ben altı kilo aldım. Bilinçli bir şekilde aldım, çünkü çok zayıflamıştım ve bu durum sağlımı etkilemişti. Kilo almaya mama desteğiyle başladım. Yaşlıların, beslenme problemi yaşayan kişilerin gıda takviyeleriyle beslendim, şimdi daha sağlıklıyım.
Anoreksiya mı olmuştunuz yoksa?
Hande: Hayır, ben istifra etmeyi bile beceremem. Biraz stres ve sıkıntı yaşadığım zaman yemek yiyemiyorum. Şimdi ise Tosun Paşa oldum, yanaklarımdan da belli oluyor. (Gülüyor)