Bölüm sonu dedikodusu: Hayatımın Aşkı 3. bölüm

SEVGİ NEYDİ? SEVGİ EMEKTİ. SEVGİ SEVDİĞİN İÇİN AİKODO ÖĞRENMEKTİ!

Hayatımın Aşkı üçüncü bölümün açılışını Kaan'dan aldığı taktiklerle kendini Uzakdoğu savunma sanatlarının kucağına atan Gökçe ile yaptık. Bin yıllık Türk erkeğini tavlama sanatı öğretileri kalbe giden yolun genelde baklava börekten, şehriyeli pilavdan geçtiğini söyler. Ama Demir Cerrahoğlu için olsa olsa suşiden geçecek gibi görünüyor. Yine de çılgın âşık Gökçe Şenkal yılmıyor yılmıyor! Japon pijamasıyla bile seksi bulduğu hain erkeği Demir'in telefon konuşmasına kulak misafiri oluyor ve her zaman olduğu gibi yanlış sonuca ulaşıyor. Demir'i üstsüz görünce devreler mi yandı diye düşünüyor insan. Ama Gökçe hep leyla gibi gezdiğinden çok da şaşırtıcı değil aslında bu sonuç. Biz izleyici olarak Gökçe’nin bu hallerine alışmış bile olabiliriz, çok ciddi olursa garip bir tepki verebiliriz!

BİR EVLAT OLSAN SEVİLMEZSİN VAKASI: BARTU ŞENKAL!

İki bölümdür Şenkal ahalisinin yüreği ağzında beklediği Bartu sonunda 12 ay askerliğe 6 ay daha eklemiş olarak geldi. Geldiği gibi ayağının tozuyla evde terör estirmeye başladı. Bartu'dan ve askerlik anılarından kurtulmak için Hikmet ve Rezzan arasındaki Oslo Görüşmeleri tadında pazarlıklar başladı. Nihayetinde ihale ağzına bir parmak bal çalınan Hikmet'e kaldı. Tabii ki Bartu gelir gelmez ortalığı karışmaktan geri durmadı.  Sonuç olarak Bartu'yu baş göz etme operasyonu ev halkının gaflet dalalet ve hatta hıyaneti yüzünden Gökçe'nin elinde patladı. Bartu'dan kurtulmak için tanrılara kurban vermek üzere Demir'in asistanı Nilay'ı gözüne kestiren Gökçe'nin bu ikilinin çöpünü çatması biraz zor gibi görünüyor. Evde aslan kesilip dışarıda süt dökmüş kediye dönen Bartu trafikte son anda çark ederek sağlam bir dayak yemekten kurtulsa da hastanede makûs talihinden kaçamadı. Bartu'nun da dediği gibi ağzını burnunu kırdılar. Ama daha önce de kırmışlardı, atlatacak. Her şekilde belaya bulaşmak konusunda Bartu da en az kız kardeşi kadar başarılı... Başı bu kadar kolay derde sokmak Şenkal ailesinin genlerinde olsa gerek.

KAAN'DAN KIZ TAVLAMA TAKTİKLERİ!

Kaan-Gökçe sahneleri belki de bu bölümün en tatlı sahneleriydi. Kaan ve Gökçe şimdilik kanka çizgisinde iki suç ortağı olarak yola etseler de Gökçe'nin Kaan'la nişanlı taklidi yapması, Gökçe üzüldüğünde Kaan'ın da üzülmesi ve beraber yemek yapmaları gibi anlar artarak devam ederse bu ikilinin arasındaki bağın altı iyice doldurulacak. Belki de sağlam bir arkadaşlıktan başlayan güzel bir aşka yelken açılacak. Bu açıdan Kaan ve Gökçe'de inkâr edilemez bir çekim var. Seyirci olarak temennimiz bu potansiyelin hakkının verilmesi olur. Kaan'ın meşhur bakışları ve kız tavlama sanatı konusundaki külliyatı zaten malumumuz. Bu bölüm gördük ki Kaan azıcık üzerine düşse Gökçe de yelkenleri suya indirecek. Bu cepheye biraz romantizm sosu eklense ortaya muhteşem bir karışım çıkacağı muhakkak.

YAKIŞTI MI SAYIN CERRAHOĞLU?

Demir cephesindeyse Yeşilçam rüzgârları esmeye devam ediyor. Sevgili patronu etrafında pervane olan Gökçe'ye rağmen fakir ama gururlu edebiyatıyla erkek avcılığında kariyer yapan Yeliz'in peşinden saf saf gitmeye kararlı. Neyse ki bu bölüm fazla uzamadan Yeliz'in foyası meydana çıktı. Demir Yeliz'e hiç unutamayacağı bir ders vereceğini söylese de planının ne olduğunu henüz bilmiyoruz. Yeliz konusu kapanacak kapanmasına da arada kaynayan yine Gökçe oldu. Siz ki bize centilmen, düşünceli, alçakgönüllü, naif bir adam olarak tanıtılmıştınız Demir Bey... Gecenin bir yarısı kızcağızı arayıp tarhana çorbası yaptırdıktan sonra tamam gerek kalmadı demeniz hiç yakıştı mı Sayın Cerrahoğlu? Kınıyoruz! Bu, hanenize kocaman bir eksi olarak yazılacak. Kandırıldığınızı anladıktan sonra Gökçe'yle yaptığınız tatlış konuşmaya ve onu hafiften fark eder gibi olmanıza rağmen kırılan kalbimizi onarabilmiş değilsiniz. Gelecek bölüm izleyici olarak sizden mükemmel bir hareket beklemekteyiz, haberiniz olsun.

DEST-İ İZDİVAÇ ÇETESİ

Geçen bölüm Rezzan'ın kız kardeşine yaptığı sahte rüya yorumundan sonra Yonca münasip kısmetlerini arama tarama çalışmalarına hız vermiş durumda... İlk insandan bu yana tüm eski sevgililerinin listesini çıkarıp evlilik haritası yapan Yonca'ya ablası ve yeğenleri hep destek tam destek! İlk hedef ise genel kurul kararıyla estetisyen Altan oldu. Adam başı 1600 lira muayene ücretinden sonra münasip kısmetle bir çay yerine faturanın üzerine bir bardak soğuk su içilse de teyze-yeğen ekibi azim ve kararlılıkla yola devam edecek, bize de izlemek düşecek. Hikâye ilerledikçe yardımcı karakterler de açılmaya başladı. Özellikle durum komedisinde Gökçe'nin arkasından teyze-yeğen ekibinin sahneleri de tabiri caizse yardıra yardıra geliyor ve büyük keyifle kendini izletiyor.

O BENİ SIRTIMDAN VURDU!

Geldik bölümümüzün son sahnesine! Yavru ceylan gibi kaçan seke seke çaydan geçen Gökçe neşe içinde Demir'in odasına daldı dalmasına fakat hiç de hoş bir manzarayla karşılaşmadı. O anda kendini Gökçe'nin yerine koyup fonda Ebru Yaşar'dan "O Beni Sırtımdan Vurdu" duymayan bizden değildir. Sevip de kavuşamayan özleyip de buluşamayanlar için yanık yanık söyle be Ebru! Doğal olarak Gökçe'nin bu acıklı durum karşısındaki uygulayacağı harekât planı haftaya kalsa da yenilgiyi kabullenip teselliyi Kaan'ın kollarında mı bulacak yoksa savaş savaş meydanında kazanılır deyip taarruza mı geçecek meraktayız. Haftaya aynı yerde buluşalım, konuşacak çok şeyimiz var!

noluyo.tv Tarafından hazırlanmıştır.