Bazen alıp başımı gitmek istiyorum

Güncelleme Tarihi:

Bazen alıp başımı gitmek istiyorum
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 13, 2011 00:00

Mecmua dergisinin kadrolu muhabiri İzzet Çapa, büyük ses getiren Süleyman Demirel röportajından sonra bu kez Türk sinemasının “Sultan”ı Türkan Şoray’la karşıya... Çapa, bir yandan yeni kitabı bir yandan da Koton işbirliğiyle hazırlanan tişörtlerin tanıtımı nedeniyle yoğun günler geçıren şoray’la çok keyifli bir söyleşi yaptı.

Haberin Devamı

Uzun zamandır yalnızsınız ya da en azından biz öyle biliyoruz. Türkan şoray’ın aşk hayatında neler oluyor?  

- Şu an aşk defterim kapalı.      

Şu an diyorsunuz, demek defterin sayfalarının açılacağı günler de gelecek. Diyelim ki karşınıza 25 yaşında bir genç erkek çıktı. Aşık olabilir misiniz?

- Şu an bir şey olmuyorsa, aşk defteri kapalıysa, bu herkes için geçerlidir. Benim en büyük aşkım sinema, kızım ve sevenlerim.

Anlaşıldı, bu konuda ser verip sır vermeyeceksiniz. Peki gelecek için planlarınız neler?   

- Arada sırada alıp başımı çekip gitmek ya da Greta Garbo gibi bir köşeye çekilmek geçmiyor değil içimden. Ama sinemadan uzak kalmak korkutuyor. Yeni sinema projeleri ve yönetmenlikle ilgili çalışmalarım var.

Alaaddin’in Sihirli Lambası’ndaki o malum cin çıksa karşınıza, üç dilek hakkı verse, ne dilersiniz?

- Yağmur’un bütün dileklerinin gerçekleşmesini dilerdim. Seyircimin ölene kadar beni çok sevmesini dilerdim. Ve...

Veee?

- Neyse iki tanesini söyledim işte. Üçüncüsü bana kalsın...

SAHİP OLDUKLARIMIN TEK SAHİBİ YAĞMUR

Allah gecinden versin ama vasiyetnamenizi yazsanız kime ne bırakırdınız?

- Her şeyim zaten Yağmur’un. O, gönlümün ve sahip olduklarımın tek sahibi.

Peki ya manevi vasiyetiniz?

- şu sıralarda tamamlamakta olduğum kitabımda sinema ile ilgili tüm duygularım, anılarım ve yaşanmışlıklarım var. Kitabımı alıp okuyan herkesin manevi vasiyetime sahip olacağını düşünüyorum.

Zaman zaman hayatınızda bazı safralar olduğunu düşünüyor musunuz?

- Safra olarak gördüğüm tek şey beni kıran insanlar. Hayatımdan insan çıkarmak beni çok üzüyor ama kırılmamak için ne yazık ki çıkardıklarım oldu. Yine de affediciyimdir. Kolay affedebiliyorum.

Herkes sizi incitecek bir şey söylemekten çekiniyor sanki. Siz de böyle mi hissediyorsunuz?

- Tam olarak değil... Sevenlerimin sevgisinin ve evrendeki pozitifliğin beni sardığını düşünüyorum.

Bütün bu pozitif enerjinin yetmediği anlar da olmuştur. Gerginliklerinizi ve duygusal paylaşımlarınızı kiminle yapıyorsunuz?

- Tabii ki Yağmur ve Nazan ile... Onlar benim vazgeçilmezim, yol arkadaşlarım, ışığım, sırdaşım. Çok özel zamanlarda Deniz Türkali hep yanımdadır.

AŞKLARIM BENDEN ÇOK ÇEKMİŞTİR

Peki ya Yağmur? O kiminle paylaşır özel anlarını?

- Yağmur, teyzesini arkadaş olarak gördüğü için ara sıra daha özel şeyler paylaşabilir. Biz çok güzel bir üçlüyüz ve birbirimizin gönlünü, sözünü, düşüncelerini çok rahat paylaşabiliyoruz. Nazan ve Yağmur en kıymetlilerim. Onları kaybetmek en büyük korkum.

Anlaşılan Yengeç burcunun özelliklerini taşıyorsunuz?

- Öyle... Bilirsiniz, en belirgin özelliği kıskançlıktır. Duygusal olmam, sevgiye doyamamam da sanırım burcumdan geliyor.

Yani aşklarınız sizden çok çekti...

- Evet, çok çektiklerini söyleyebilirim. şüpheciyim ve sevdiklerimi çok kıskanırım. Ben sevgi kıskancıyım, sevilmek ve sevmek benim için nefes almak kadar gerekli bir duygu.

Gergin olduğunuz zamanlar nasıl rahatlarsınız?

- Bir kadeh viski ve çok gerginsem bir sigara yakarım, ama yarısına kadar.

Neden sigara yarım?

- Yağmur hoşlanmıyor. Ben de hiçbir zaman bir sigarayı sonuna kadar içmem. Yarısına gelince söndürüyorum.

KURALLARI ÇİĞNEMEM KONTROL ÇILGINIYIM

Eskiden sevdiğiniz şeylerden bıktığınız oluyor mu?

- Ben sevdiklerime bağlı ve bağımlı bir kadınım. Yenilikleri severim ama alışkanlıklarımdan vazgeçemem.

Çiğnediğiniz kurallar var mı?

- Konumum, yaşım, hayatımda her şeyin kontrolüm altında olmasından dolayı kuralları çiğnemem imkasız. Kontrol çılgınıyım.

Bu durum mutsuzluk getirmiyor mu hayatınıza. Yani her zaman bu kadar kontrollü yaşamak?

- Nereden baktığınıza bağlı. Karşılığı o kadar güzel ki, kaybettiklerime değil kazandıklarıma bakıyorum. Dünyada benzerine az rastlanabilecek sevgi aldığımı düşünüyorum ve bunun için vazgeçtiklerim hiç gözümde yok.

Bu kadar sevgi, nazarı da beraberinde getirirmiş. Nazara inanır mısınız? Batıl inançlarınız var mı?

- Bazen nazar boncuğu hediye ederler, onu bile kullanmam. Ama benim de kendime göre batıl inançlarım var...

Peki ya dua?

- ınanmayacaksınız ama yaşadığım bu güzel hayat için her gece Allah’a şükreder, dua ederim. Bana sinemanın yolunu açtığı için, senelerdir böylesine güzel ve özel sevenlerimin sevgisini hissettirdiği için, Yağmur’um için... Her gece, her heyecanlandığımda dua ederim.

SEVDİKLERİM İÇİN KARAMSAR SENARYOLAR YAZIYORUM

Önyargılarınız var mı?

- Yok, insanları hayatıma alırken onları belirli kalıplara, düşüncelere göre değerlendirmem. ılk önceliğim herkese olumlu bakmak ve yaklaşmaktır. Herkesin bende limitsiz kredisi olan platinium kredi kartı vardır. Hata yaptıkça kredi azaltırım.

O zaman limitsiz değil?

- Öyle... Hatta gerekirse iptal ederim, karta el koyarım, çünkü ben sevgiyle besleniyorum ve kırılganım.

Peki en sevmediğiniz huyunuz nedir?

- Sevdiklerim için karamsar senaryolar yazarım. Örneğin Yağmur Amerika’dan gelirken uçak İstanbul’a inene kadar uyumam. Daha uçağın kapısı açılır açılmaz “Hoşgeldin kızım” diye arar, kendimi rahatlatırım. Sevdiklerimi merak ettiğimde aklıma gelen olumsuz düşüncelere engel olamamak beni üzüyor. Onlar için sürekli hissettiğim bitmez endişe hali zaman zaman beni yoruyor. Bu tedirginlik değiştiremediğim duygu. Sevdiklerim için sınırsız endişelenmeye her zaman devam edeceğim.

Yağmur’un sesini duyunca ne hissediyorsunuz?

- Yağmur’un sesi bana melodi gibi geliyor. Onun sesi kalbimin heyecanla atmasını sağlıyor. Sevincimi, duygularımı onunla paylaşmak çok önemli benim için. Yağmur’umun “Anneciğim” diyen sesini duyduğumda dünyanın en mutlu insanı oluyorum.

Haberin Devamı

CİHAN ÖZEL GÜNLERDE BANA ELİNİ ÖPTÜRÜR

Yağmur’a baktığınızda Cihan Ünal için ne hissediyorsunuz?

- Yağmur’un doğum günlerinde, çok mutlu olduğum zamanlarda, Cihan bana elini uzatıp “Öp, çünkü böyle bir çocuğumuz var” der. Ben de öperim.

Aslında onun sizin elinizi öpmesi gerekmez mi?

- Hayat bana göre bir ayna...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!