Selçuk Yöntem: Aşk-ı Memnu hiç eskimiyor

◊ Uzun bir aradan sonra “Reflection (Akis)” filmi ile yeniden sinemaya dönüş yaptınız. Nasıl bir film oldu?
- “Akis” ilginç bir film. Senaryosunu Mehmet Kala yazdı ve İlker Savaşkurt çekti. Yapımcılığını da Hasan Adalı yaptı ve İngilizce çekildi. Bu da ilk olma özelliğini taşıyor. 2019 Kasım ayında çektik ve pandemi patladı. Her şeyde olduğu gibi film de gününü bekledi. Kolay değildi. Bir otelde geçiyor. Değişik insanların hayatlarının kesişme noktalarının aktarımını anlatıyor. Benim oynadığım “Saint Sodom” karakteri gizemli biri. Belli güçleri var. Ama bu güç karmaşa ve gizem arasında... İnsanların hayatlarına dokunan bazı gizemleri olabilir. Bunun kapsamı bir film.

◊ Bu rolü kabul etmenizdeki etken neydi?
- Senaryonun gizemi, olaylar zinciri çok güzeldi. Karakter değişik varyasyonele sahipti. Tek tereddütte olduğum şey İngilizce çekilmesiydi. Ama İlker ve Mehmet’in heyecanı beni çok etkiledi. Dramatik yapısı ve senaryonun kıvrak olması hoşuma gitti.

Fısıltı yayılırsa film karşılığını bulur

◊ Saint Sodom, oynadığınız diğer rollerden farklı mı?
- Her rol birbirinden farklıdır, nüanslar önemlidir. Sizi mutlu ediyor mu o rol? Filmin en büyük özelliği İngilizce çekilmesi. Onun için oynadığım diğer rollerden farklı.

◊ Filmin oyuncu kadrosunda da genç isimler var. Onlar hakkında neler söylemek istersiniz?
- Evet Taro Emir Tekin, , Yasemin Szawlowski, Elit Andaç Çam var. Çok değişik insanlarla sette tanıştım. Biraz uluslararası bir kadro oldu. Herkes birbirine çok uyum gösterdi. Özverili bir film bu ve kimse çok bir şey beklemeden yaptı bu filmi. Değeri var.

◊ “Akis”, 16. Harlem Film Festivali’nden “en iyi yabancı film” ödülüyle döndü.
- Evet, güzel oldu. Sonra Sofya Film Festivali’nde gösterildi. Bakalım seyircimizin reaksiyonu nasıl olacak ben de merak ediyorum.
Burada da insanları etkileyen bir yapı var. O hissi alırsalar filme giderler. Önemli olan fısıltı gazetesidir. O fısıltı gazetesi yayılırsa film karşılığını bulur.

Çağan Irmak’la sinema projemiz olacak

◊ Bugüne kadar birçok karaktere hayat verdiniz. Sizi en çok yıpratan ya da zorlayan hangisiydi?
- Beni zorlayan karakter olmadı çünkü bu işin belli bir matematiği, tekniği, konsantrasyonu var. Tiyatroyu ele alırsak onda zorlayan karakterler oldu. Çünkü canlı bir performans...

◊ Gişe rekorları kıran “Amadeus” oyununuz yeni sezonda da tiyatroseverlerle buluşmaya devam ediyor...
- Tansu Biçer ile Dilan Çiçek Deniz geldi. Çok heyecanlılar. 77 kere oynanmış, 160 bin kişi seyretmiş bu oyunu. Biz de heyecanlıyız onlarla birlikte olduğumuz için. Seyircinin ilgisi “Amadeus”a hâlâ devam ediyor.

◊ Yakın dönemde farklı sinema filmi projesi var mı?
- Önümüzdeki günlerde başlayacağız Çağan Irmak’la. Yönettiği ve senaryosunu yazdığı filmde başroldeyim. O da çok hoşuma gitti ve mutlu etti beni. Güzel bir kadro heyecanlıyız...
Yıllarca Çağan’la iş yapmak çok istedim. Ama bir türlü o buluşma olamadı. Ama bu sefer güzel bir buluşma oldu.

Aşk tarifsizliktir

◊ Sizi en çok ne üzer?
- Haksızlık. Bununla karşı karşıya kaldığımda gerekli reaksiyonu veririm. Haksızlık insanın, insana eziyet etmesidir. Bu ilişkiler zinciri beni çok rahatsız eder. Haksızlığın karşısında objektif bir hak olduğu zaman hiçbir zaman bu sorunlar olmaz. Bu da insanoğlunun yaradılışındaki kötü genler.

◊ Sizi en çok ne mutlu eder?
- Gülmek. Dostlarımla, ailemle sohbet etmek. Yürümek. Bunlar beni çok mutlu eder.

◊ Aşk sizin için ne anlam ifade eder?
- Binlerce kişi tarif ediyor aşkı ben de “aşk tarifsizliktir” diyorum, yaşanır sadece.

Gençlere nasihat vermeyi hiç sevmem

◊ 45 yıl sanat hayatı ve geceli gündüzlü çalışmaya devam... Bu enerjiyi neye borçlusunuz?
- Öğrenci ruhumun olmasına borçluyum. Konservatuarda okuyormuşum, oradan yeni mezun olmuş gibi heyecan duyuyorum yaşamımda. O zaman nasıl giyiniyorsam şimdi de öyle giyiniyorum. Bence ruh meselesi de... Benim ruhum o yaşlanma kavramına pek uygun değil.

◊ Yeni nesli genç oyunculara nasihatleriniz olur mu?
- Ben sevmem hiç nasihat vermeyi. Ama düşüncelerimi söyleyebilirim. Ne iş yapacaksınız o işe karar vermeniz ve onu sevmeniz lazım. İşinizi iyi yaparsanız, ulaşmak istediğiniz maddi manevi taraf gelir. Ben buna inanarak çalışıyorum. İşini iyi yapan herkes sonucunu elde eder.

◊ Olmak istediğiniz yerde misiniz?
- Bunu noktalarsak hayat enerjimizi kaybederiz. Bir şeyler öğreniyoruz. Bilmediğimiz çok şey var. Çalışmaya devam. Tiyatro, film, dizi yapacağız. Yaşamla bağımızı hiçbir zaman bırakmayacağız.

“Aşk-ı Memnu” hiç eskimiyor

◊ Efsane “Aşk-ı Memnu” dizisi yıllar geçse de ilk günkü tadında izleniyor. Bunun sırrı neydi?
- Bilmiyorum, dünyada böyle bir şey var mı? 12 yıl önce bitmiş bir dizi. Her yıl 2-3 kez tekrarlanıyor ve reytinglerde ilk 5’e giriyor. Demek ki kostümü de dili de eskimiyor. Evrensel bir vaka o, insanların ilgisini çekiyor. Kadro ve yönetim güzel bir buluşmaydı. “Aşk-ı Memnu”da kim oynadıysa onun için bir yeri var. Çünkü herkes ondan sonra başka değerlendirildi.