Sürekli açlık hissi sizin suçunuz değil

Güncelleme Tarihi:

Sürekli açlık hissi sizin suçunuz değil
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 31, 2014 12:56

Klinik diyetisyen Deniz Göncay, Hormonların açlık ve tokluk metabolizmasında önemli rol oynadığını söyledi ve özellikle iki hormonun bu sistem üzerinde çok etkili olduğunu dile getirdi.

Haberin Devamı

Göncay, “Ghrelin acıktığımızı haber veren hormon, leptin ise yemeği bırakmamızı söyleyen hormondur. Eğer açlıktan ölüyorum, sürekli birşeyler tüketmek istiyorum diyorsanız, mutlaka önce endokrinolog, daha sonra diyetisyeninizden yardım alınız. Duygu durumunuzu ve hislerinizi hormonlarınız belirler. Yeme krizleri ve sürekli açlık hissinizle baş edememeniz sizin suçunuz değil!” şeklinde konuştu.

GHRELİN SİZE SESLENİYOR: BEN ACIKTIM!
Mide hücreleri ve pankreastan salınan ghrelin hormonunun taşıma yolu ile beyne gittiğini belirten Göncay, beyinde ise direk olarak

Sürekli açlık hissi sizin suçunuz değil
hipotalamus (fizyolojik yeme merkezi) ve açlık uyandırma merkezi ile etkileşim içerisinde olduğuna değindi. Bu hormona başlat hormonu dendiğini aktaran Göncay, acıkma hissinin bu hormon tarafından oluşturulduğunu, vücudumuzda seviyelerinin gün içerisinde, öğün öncesi ve sonrasında değişiklik gösterdiğini ifade etti. Yapılan çalışmaların iştah açılmasına neden olduğu gibi, yağ yakımının yavaşlaması ve bazal metabolizma hızının düşmesine neden olduğunu gösterdiğini belirten Deniz Göncay, kalori alımının ghrelin ile orantılı olduğunun çalışmalarla kanıtlandığın vurguladı.

Haberin Devamı

BEYİN İŞLENMİŞ GIDAYI TANIMIYOR
"Kilo veren bireylerde ve bu kiloyu korumaya çalışan bireylerde ghrelin, sanki kaybedilen kiloları geri almak adına vücudumuza savaş açmaktadır" diyen Göncay, şöyle devam etti: "Öğün sonrasında ghrelin konsantrasyonu düşmektedir. Özellikle karbohidratlar ve proteinler ghrelin üretimi ve salınımını sınırlandırmaktadır. Beynimiz işlenmiş gıdaları tanımamaktadır."

Fruktoz içeriği yüksek şuruplar ve alkolsüz içeceklerin sensörlerinin leptinin ilettiği mesajı alamamasına (tokluk hissi vermemesine) neden olabilbileceğine değinen Göncay, nasıl beslenilmesi gerektiğini şöyle anlattı:

“Tahıllar, taze sebze- meyve, yeterli protein ve mineral aldığında sensörlerimiz görevlerini düzgün şekilde yerine getirebilir. Aynı zamanda düzenli ve doğru egzersiz ile leptin mekanizmasını çalıştırmak mümkündür.

Haberin Devamı

ELMA TOK TUTAR
Lifli gıdalar sindirim sisteminde uzun süre kaldığı için, yani mide boşalım hızı düşük olduğu için tokluk hissi uzun sürer. Pektin, öğün sonrasında kan şekerini emen elmada bulunan çözünen liftir. Pektin kan şekerini dengeler ve ani düşüşlere bağlı yeme düzensizliklerini önler. Elma

Sürekli açlık hissi sizin suçunuz değil
daki pektin sizi 1-2 saat kadar tok tutabilir.

Lif içeriği yüksek olan tam tahıllı gıdalar da uzun süre tok kalmanızı sağlar. Müsilaj ve lif açısından zengin olan keten tohumu bu içeriği ile sindirim sisteminde uzun süre kalıyor ve açlık hissini geciktiriyor.

YEŞİL ÇAY EMİLİMİ AZALTIYOR
Yeşil çayda bulunan EPİGALLOKATEŞİN GALLAT doygunluk hissini veren kolesistokinin hormonunun artmasını sağlar. Aynı zamanda pankreatik lipazı baskılayarak yağların emilimini azaltır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!