Senin başını eğenler utansın

15 yaşında. Tekirdağ’a 80 kilometre uzaktaki küçük bir beldede yaşıyor. Lise 1’inci sınıf öğrencisi. Bu yılın ilk tarih sınavında kağıdına gerçek babasını çok özlediÄŸi için dersine çalışamadığını, ölmek istediÄŸini yazdı.Annem üzülmesin, kardeÅŸimle ortada kalmasınlar diye tek kelime söylememiÅŸtimÇ.K. 15 yaşında. Tekirdağ’a 80 kilometre uzaktaki küçük bir beldede yaşıyor. Lise 1’inci sınıf öğrencisi. Bu yılın ilk tarih sınavında kağıdına gerçek babasını çok özlediÄŸi için dersine çalışamadığını, ölmek istediÄŸini yazdı. Öğretmeni Filiz Gerey bu satırları ciddiye alıp Ç.K’yla konuÅŸmasaydı, okul ve milli eÄŸitim müdürleri harekete geçmeseydi küçük kızın yıllardır yaÅŸadığı kabus ortaya çıkmayacaktı. Sabırla, sevgiyle yapılan konuÅŸmada Ç.K’nın üvey babasının taciz ve tecavüzüne uÄŸradığı, üstelik bunun tam altı yıldır sürdüğü ortaya çıktı. Ç.K’nın başına gelenleri deÄŸerlendiren Doç. Dr. Bengi Semerci ensestin Türkiye’de sanıldığından yaygın olduÄŸunu söylüyor: ‘Yakınlarından umudunu kesen çocuk, yaÅŸadıklarını güvendiÄŸi bir yetiÅŸkine anlatır. Yalan söyleyen çok az çıkar. ÇocuÄŸun taciz ÅŸikayeti mutlaka dikkatle incelenmelidir.’Üzerinde lacivert plili okul eteÄŸi ve süveteri var. DuruÅŸu ‘Aslında ben 15 yaşında bir genç kızım’ diyor. Ama omuzları çökmüş. Çorlu Devlet Hastanesi’ndeki muayene sonrasında, Ç.K ve annesiyle konuÅŸtum. Küçük kız başına gelenlere raÄŸmen çocuksu neÅŸesini kaybetmemiÅŸ. Çantamı karıştırırken ‘içinde bir ben eksiÄŸim’ diyor. Sonra yine omzu çöküyor. Olayın ortaya çıkmasının üzerinden 5 gün geçmiÅŸ. Ãœvey babası hapse girdiÄŸi için büyük ihtimalle onu suçlayan, sorgulayan bir akraba çevresiyle birlikte. Benimle konuÅŸmayı kabul ediyor ama bir itirazı var: ‘Gazeteler benim söylediklerimi yazmadılar, ben annem biliyor demedim.’ Öylesine suçluyor ki kendini ‘Bunların hepsi benim yüzümden ortaya çıktı’ diye. O, tecavüz yükünü çekmeye devam etse sürüp gidecekti aile düzenleri, ama belki sonunda, tarih öğretmenine gizlice iÅŸaretini verdiÄŸi gibi, dayanamayıp intihar edecekti. NELER YAÅžAYACAÄžI DOÄžMADAN BELLÄ°YDÄ°Daha doÄŸmadan Ç.K’nın hayatının zorluklar içinde geçeceÄŸi belliydi. 17 yaşında evden kaçan annesiyle babasının, nikahlı mı nikahsız mı bilinmez, baÅŸarısız evliliÄŸinin çocuÄŸuydu. Daha o annesinin karnındayken babası evi terk etti. Annesi Z.E. Ordu’ya, ailesinin yanına döndü. Gençsin ‘laf atarlar’ gerekçesiyle, doÄŸum bile yapmadan evlendirildi. Ä°kinci evlilik de çabuk bozuldu.‘Kızımı öz babası almadı, senin yanında daha iyi bakılır, dedi. Evlatlık istediler vermedim. Ayrılamam, nereye gidersem o da benimle sürünecek dedim.’Z. E. üçüncü evliliÄŸini Trakya’da C. E. ile yaptı. Ç.K daha 1,5 yaşındaydı. Yeni yürümeye baÅŸlamıştı. C.E.’nin de önceki evliliÄŸinden iki oÄŸlu vardı. Çiftin bir oÄŸlu daha oldu. Trakya’da farklı yerlerde yaÅŸadıktan sonra C.E’nin forklift operatörü olarak iÅŸ bulduÄŸu Kalpaklı’ya yerleÅŸtiler. Anne Z.E ise tekstil fabrikasında çalışmaya baÅŸladı.SERVÄ°SÄ°NÄ° BEKLER ANNEMLE EVE GÄ°DERDÄ°MZ.E’nin anlattığına göre eÅŸi çok içerdi. Yine de çocuklara el kaldırdığını görmemiÅŸti. Belki suçluluk duygusundan, Ç.K da normalde üvey babasının iyi davrandığını söylüyor. ‘Böyle bir ÅŸeyi nasıl yaptığını anlamadım’ diyor. KonuÅŸtukça tacizin yıllar önce baÅŸladığı çıkıyor ortaya: ‘ÇocukluÄŸumda olanları pek hatırlamıyorum. Üçüncü sınıfa gidiyordum, baÅŸladı. O zamanlar fazla bir ÅŸey yapmıyordu. Beni okÅŸadığını sanıyordum. Yaptığı, sonrakiler gibi deÄŸildi.’ Ç.K’nın telaffuz etmek istemediÄŸi kelime 9 yaşından beri hayatındaydı, yani tam altı yıldır. Ãœvey babası üç haftada bir gündüz vardiyasına geçtiÄŸinde hayat onun için kabusa dönüyordu. 16.15’te okuldan geldiÄŸinde üvey babası evde oluyordu. KardeÅŸi o saatlerde okuldaydı. Ç.K. uzun süre tecavüze boyun eÄŸmek zorunda kaldı. Sonunda üvey babasıyla mesai dönüşü yalnız kalmaması gerektiÄŸini öğrendi. ‘Bazen annemi iÅŸten getiren servisin durduÄŸu yere gidip beklerdim, annemle birlikte eve gelirdim.’ EVLADIMI YAKAR MIYDIM HİÇBÄ°R ÅžEY SEZMEDÄ°MÄ°ddiasına göre, annesi hiçbir ÅŸey sezmemiÅŸti. ‘Evin içinde kocamın bir hareketini görmedim. EÄŸer öyle bir ÅŸeyden şüphelenseydim, haberim olsaydı ben evladımı yakar mıyım? Çeker giderim. Bu yaÅŸa kadar çocukları büyüttük, çocuklar da birbirine bir fiske vurmadı, kocam da iyiydi. Anlamadım ne oldu?’ Bazen kızını aÄŸlarken bulurdu. Fakat nedenini anlayamamıştı. ‘Olanları hiç fark etmedim. Bir seferinde aÄŸlıyordu. Niye aÄŸlıyorsun kızım, sıkıştıran mı var seni, diye sordum. Kafa salladı, ama niye kafa salladı anlamadım. Bir cevap vermedi ki bana...’Annenin kızıyla iletiÅŸimi bundan öteye gidemeyince, belki de evdeki düzenin bozulması istenmeyince, tecavüz sürüp gitti. Peki, üvey baba ‘annene söyleme’ demiÅŸ, küçük kızı tehdit etmiÅŸ miydi?Annesi bu konuda da başı öne eÄŸik duran kızını konuÅŸmaya teÅŸvik ediyor. Åžefkatli bir tonda soruyor: ‘KonuÅŸsana kızım, bir ÅŸey dedi mi?’ Ç.K.’nın cevabı kısa: ‘Dediyse bile ben hatırlamıyorum...’Küçük kızın tecavüze tahammül edip açıklamamasının bir nedeni vardı. Ailenin dağılmasından korkuyordu: ‘Böyle olmasını istemedim, annem ve kardeÅŸim ÅŸimdi ortada kalacak. Annem üzülmesin, ortada kalmasınlar diye ona tek kelime söylemedim. Yani üzerine basarak söylüyorum. Gazetede yazmışlar ya, annesinin haberi var diye asla doÄŸru deÄŸil...’ ARKADAÅžLARI FARK ETTÄ° ÃœSTÃœ KAPALI ANLATTIAnnesinin görmediÄŸini, sınıf arkadaÅŸları fark etmiÅŸti. AÄŸzını yokladılar, hatta açık uçlu sorularla Ç.K’nın yaÅŸadığını ortaya çıkardılar. ‘Öyle ayrıntılı söylemedim... S., F. ve P.’yle bu konuyu konuÅŸtum. Beni üzgün görünce ne oldu diye sordular. KonuÅŸmayınca önüme seçenek koydular. Evde mi sorun var, bir ÅŸey mi oldu yoksa, baban bir ÅŸey mi yaptı, diye sordular. Tahmin ettiÄŸiniz gibi, dedim. BaÅŸka bir ÅŸey söylemedim. Olanları anneme anlatmamı önerdiler. Açıklayamazsan gel birlikte söyleyelim, dediler. Ben istemedim.’SINAV KAÄžIDINDAKÄ° Ä°MDAT ÇIÄžLIÄžISonunda tecavüzün ipuçları sınav kağıdında ortaya çıktı. Aslında Ç.K. sadece gerçek babasını özlediÄŸini anlatmıştı. ‘Öğretmenim ben sınava hazırlanamadım. Babamı özledim, bu dünyada yaÅŸamak istemiyorum’ diye yazmıştı. Olayların bu noktaya geleceÄŸini hiç düşünmemiÅŸti: ‘1,5 yaşından beri babam beni aramıyor. Her çocuk babasını görmek ister. Onunla tanışmak istiyorum. Gözlerinin rengini bile bilmiyorum. Özlemimi yazdım. Öğretmenimle konuÅŸtuk, bunlar aramızda kalacaktı. Ama o okul müdürüne, milli eÄŸitim müdürüne söylemiÅŸ. Olayların bu noktaya geleceÄŸini düşünemediÄŸim için hislerimi sınav kağıdına yazdım.’ BAÅžKA BÄ°R KENTE YATILI OKULA GÄ°DECEKÄ°ki satırlık yazı nedeniyle annesinin, kardeÅŸinin küçük dünyası parça parça olduÄŸu için Ç.K ÅŸimdi çok piÅŸman. Tecavüzden kurtulduÄŸuna sevinmek yerine sürekli kendini suçluyor. Birkaç gün daha evde annesi, kardeÅŸi ve üvey babasının annesiyle kaldı. Sonunda Sosyal Hizmetler Müdürlüğü kanalıyla, baÅŸka bir kente yatılı okumaya gönderildi. 12 yaşındaki erkek kardeÅŸi Çocuk Esirgeme Kurumu’na verilecek. Annesinin geleceÄŸi ise belirsiz. Çocuklar elinden alınıp, tek gözlü gecekondudan da ayrılmak zorunda kalınca yine memlekete dönecek. Ve bir kez daha, ailesinin uygun gördüğü kiÅŸiyle evlenmek zorunda kalacak.FÄ°LÄ°Z GEREY (Tarih Öğretmeni)Ben de anneyim, duyduklarımdan sonra günlerce uyuyamadımBakışından, hareketlerinden bir terslik olduÄŸu anlaşılıyordu. Daha önce de onunla konuÅŸmayı denemiÅŸtim. Neden ders çalışmadığını öğrenmeye çalıştım. ‘Bir sorunun mu var’ diye sordum. Bir ÅŸey söylemedi. Babasını özlediÄŸini biliyorduk ama tacize uÄŸradığını bilmiyorduk. Tarih notları kötüydü. Bu dönemin ilk sınav kağıtlarını okurken yazdıkları dikkatimi çekti. ‘Bu dünyada olmasam daha iyi olur. Belki bu akÅŸam, yarın, belki de ÅŸimdi bile olabilir’ cümlesinden endiÅŸelendim. Daha önceki diyaloÄŸumuzdan cesaret alıp ‘Belki benimle konuÅŸursunuz’ notu düşmüş. Ertesi gün derse girince yanına gidip konuÅŸmak istediÄŸimi söyledim. Müdür Yardımcısı MenekÅŸe ErdoÄŸan’ın odasına çağırdım. Üçümüz konuÅŸtuk. Duyduklarımdan sonra geceler boyu uyuyamadım. Ben de bir anneyim çok etkilendim. MENEKÅžE GÃœL ERDOÄžAN (Müdür Yardımcısı)‘Hocam öyle dokunmak deÄŸil daha fazlası’ dedi, annesinin de birkaç kere gördüğünü söylediÖnce derslerinin neden zayıf olduÄŸunu sorduk. Babasını özlediÄŸini söyledi. MeÄŸer baba olarak tanıdığı kiÅŸinin üvey babası olduÄŸunu beÅŸ yıl önce öğrenmiÅŸ. Ãœvey babasının ona nasıl davrandığını konuÅŸmanın deÄŸiÅŸik bölümlerinde birkaç kez sorduk. ‘İyi davranıyor ama...’ dedi. Ayrıntılar üzerine konuÅŸmak isteyince aÄŸlamaya baÅŸladı, sustu. ‘Daha kötü bir ÅŸeyler yapıyor mu’ deyince ‘evet’ anlamında başını salladı. ‘Nedir’ sorusuna ‘Hocam siz tahmin edin’ cevabını verdi. Tam bir saat sohbet ettik, sonra yeniden ‘Tam olarak ne yaptığını bana söyler misin’ dedim. ‘Hocam öyle dokunmak gibi bir ÅŸey deÄŸil daha fazlası’ diye cevapladı. Filiz öğretmen ne kadar ileri gittiÄŸini öğrenmek isteyince ‘SöyleyemeyeceÄŸim, çok utanıyorum. Siz anlayın artık’ cevabını aldık. Her ÅŸey belliydi. Onu sınıfa gönderip, kimseye söylememesini tembihledik. Rehber öğretmenimiz yoktu, Rehberlik AraÅŸtırma Merkezi’nden yardım istedik. Bu arada birkaç kez daha konuÅŸup iyice emin olduktan sonra Milli EÄŸitim Müdürlüğü’ne baÅŸvurduk. Ç.K, annesini çağırıp konuÅŸmak isteyince korktu, ‘hayır’ dedi. Annesinin olaydan haberi olup olmadığı sorduk. ‘Haberi var, birkaç defa gördü’ dedi. Ne tepki verdiÄŸini öğrenmek istedik, ilk gördüğünde annesinin onu dövdüğünü söyledi. Sonrasında annesinin ‘Bir daha bir ÅŸey yaptı mı’ sorularına ‘hayır’ dediÄŸini söyledi. Korkusu annesinin onu, anneannesinin köyüne göndermesiydi. ‘Orada uzun etek giymem, başımı kapatmam gerekecek. Okula gidemeyeceÄŸim’ diyordu. Ayrıca annesinin onun için çalıştığını, olay ilgili makamlara yansıdığında kardeÅŸiyle birlikte ortada kalmasını istemediÄŸini söylüyordu. SEMA KARABÄ°BER (Müdür)Babası, ‘Ben öyle yapıyorum ki, evlendikten sonra geri gelmeyeceksin’ demiÅŸ, evlerine gittim, hepsi aynı odada yatıyorOlayı anlatırken babasının ‘Ben öyle yapıyorum ki, evlendikten sonra geri gelmeyeceksin’ dediÄŸini söyledi. Hemen çocukla birlikte Milli EÄŸitim Müdürü Ahmet Hamdi Zenginal’a baÅŸvurdum. Åžube müdürümüzü alıp, annesinin çalıştığı fabrikaya gittik. Kızı otomobilde bırakıp anneyle konuÅŸtuk. Kızının baÅŸarısızlığının nedenlerini, evde dövülüp dövülmediÄŸini sordum. Her ÅŸeyi inkar etti. Bu arada evde bir üvey aÄŸabey olduÄŸunu öğrendik. Vahim bir durum olduÄŸunu vurgulayıp biraz daha sıkıştırınca aÄŸlamaya baÅŸladı. ‘Ne söyleyeceÄŸinizi tahmin ediyorum’ dedi. Kızı evden almayı önerdik. Gizli olması koÅŸuluyla kabul etti. Evlerine gittiÄŸimde hepsinin aynı küçük odada yattığını gördüm. Hayırsever bir iÅŸadamının yardımıyla ona elbise aldık.AÅžKIN YAÅžAR TOPUZOÄžLU (Ä°stanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Sekreteri)Ensest ayrı bir suç deÄŸil kanunda yeniden düzenlenmeliAile içindeki cinsel istismar Türk Ceza Kanunu’nda ayrı bir suç olarak düzenlenmemiÅŸtir. Irza geçme, ırza geçmeye teÅŸebbüs suçunun ağırlaÅŸtırıcı sebebi olarak geçiyor. ÇocuÄŸa bakmakla mükellef olan veli, vasi, mürebbi, öğretmen ve hizmetkarlar çocuÄŸa karşı bu suçu iÅŸlerse ceza 1/2 oranında artırılıyor. Suç, anne ya da baba tarafından iÅŸlenince Medeni Kanun’a göre, çocuÄŸun velayeti alınır. Bu durumda mevcut ve doÄŸacak çocukların da velayeti alınır. TCK’nın 414’üncü maddesine göre her kim 15 yaşını bitirmemiÅŸ birinin ırzına geçerse en az 5 yıl ağır hapis cezası alır. Suç ÅŸiddet, tehdit ve hileli vasıtasıyla iÅŸlendiÄŸinde ceza en az 10 sene ağır hapse çıkar. Irza geçme teÅŸebbüsü de en az 3 yıl ağır hapis ile cezalandırılır. Bunun uzun yıllar sürmesi ağırlaÅŸtırıcı sebeptir.Anne biliyor ve saklıyorsa o da TCK’ya göre suçludur. Yapılacak yeni TCK düzenlemesinde ensest bağımsız bir suç olarak ele alınmalı. Ceza boyutunun yanı sıra rehabilitasyon yönü de kapsamlı ve ayrıntılı hükümlerle düzenlenmeli.NECMETTÄ°N YALINALP (Çerkezköy Kaymakamı)Yasaları hatırlattım savcılığa duyurdukMilli EÄŸitim Müdürü ve öğretmenler çocuÄŸu babasının haberi olmadan bir yurda yerleÅŸtirmeyi önerdi. Ben de yasaları hatırlattım. Suç iÅŸlendiÄŸini gördükten sonra bunu yetkili mercilere haber vermemek suçtur. Ayrıca, çocuÄŸu yurda göndermek için bile önce durum tespiti yapılmalı, anne ve babanın muvafakatı alınmalı. Baba tutuklansa bile geride kalanlara Sosyal YardımlaÅŸma Vakfı kanalıyla destek olabilirdik. Jandarmanın devreye girmesi gerektiÄŸini anlattım. Sonra da savcılığa suç duyurusunda bulunduk.DOÇ. DR. BENGÄ° SEMERCÄ° (Çocuk psikiyatrı- Yeditepe Ãœniversitesi Tıp Fakültesi) Tacize uÄŸrayan çocuk çok nadir yalan söyler, bu yüzden ciddiye alınmalı ve korunmalıÇocukla kanbağı olan ya da ona bakmakla yükümlü kiÅŸilerin her türlü cinsel eÄŸilimi aile içi cinsel iliÅŸki, yani ensesttir. Sanıldığı gibi kurbanlar sadece kız çocuklar deÄŸildir, erkek çocuklar da tacize uÄŸrayabilir. Ancak ensest kurbanı kızların sayısı erkeklerden 5 kat fazla. Gözlem ve haberlere bakarak ensestin Türkiye’de çok olduÄŸunu, geleneksel yapı nedeniyle örtüldüğünü söyleyebiliriz. Ensest yaÅŸanan aileler bazı ortak özellikler taşıyor: Kalabalık aile, genç yaÅŸta çocuk sahibi olma, aşırı dinsel uÄŸraÅŸlar ve gelenekçi tutumlar, çevreden sosyal olarak kopuk aile, aynı odayı ya da yatağı paylaÅŸma zorunluluÄŸu, çocuklar üzerinde denetimin yetersizliÄŸi... Ensest yaÅŸanan ailelerin bireylerinde alkol bağımlılığı ya da ruhsal hastalık çok sık görülür, anne baba arasında cinsel sorunlara rastlanır. Genelde evin büyük çocuÄŸu tacize uÄŸrar. Büyük kısmında hafif zeka geriliÄŸi görülür. Kurbanlar edilgen, içine kapanıktır, fazla arkadaÅŸları yoktur. Annelerinin eÄŸitimi yetersizdir, bağımlı, olgunlaÅŸmamış kiÅŸilik özellikleri taşırlar. ÇoÄŸunda ruhsal hastalık, zeka sorunu ya da cinsellikte kısıtlı iliÅŸki sorunu vardır. Kızlarıyla annelik rolünü deÄŸiÅŸtirirler. Muhtemelen kendisi ya da kardeÅŸi ensest kurbanıdır. Enseste yönelen babalar ise geçmiÅŸte örselenmiÅŸ, alkol ya da madde bağımlısı, iÅŸsiz, anti sosyal kiÅŸilik özellikleri gösteren kiÅŸiler.Tacize uÄŸradığını söyleyen çocuk ciddiye alınmalı, uzman kuruluÅŸlar tarafından korunmalı. Çocuklar bu konuda çok nadir yalan söyler. Åžu unutulmamalı: Tecavüzü söylemek çocuk için çok zordur. Ä°nanılmayacağı korkusuyla çoÄŸunlukla tacize katlanmak zorunda kalır. Taciz iddiasında mutlaka aile bireyleriyle baÄŸlantıya geçilmeli. Ne kadar inkar edersek edelim, aile her zaman sanıldığı kadar kutsal deÄŸil. Bazen yanlışlar olabiliyor. Çocuk ciddiye alınmadığında ÅŸikayetini tekrarlamayabilir, yıllarca tecavüze katlanır. Bir suçu olduÄŸunu, bu nedenle cezalandırıldığını düşünür. Sonuç depresyondan intihara kadar uzanır. Bazen çocuklar uyarım nedeniyle cinselliÄŸi çok erken yaÅŸta, uygunsuz ÅŸekilde yaÅŸamaya baÅŸlar. Yıllar sonra bu ciddi ruhsal hastalığa neden olur. Çocuk tacizi o kadar derine gömer ki, unutabilir. TERCÄ°HÄ°MÄ°Z TACÄ°ZCÄ°NÄ°N EVDEN UZAKLAÅžTIRILMASITacizde bizim tercih ettiÄŸimiz yöntem çocuk yerine tacizciyi aileden uzaklaÅŸtırmak. Çocuk onu sevenlerle kendini daha mutlu ve güvende hisseder. Annenin ruhsal problemi varsa çocuk korumaya alınır. ÇocuÄŸa yaÅŸadığı tacizin onun herhangi bir suçundan kaynaklanmadığı, durduramayacağı bir durumla karşılaÅŸtığını mutlaka anlatmak gerekir. Çocuk anneden umudunu kesmiÅŸse yaÅŸadığı tacizi güvendiÄŸi herhangi bir eriÅŸkine söyler, bu da çocuÄŸun kurtarılabilecek durumda olduÄŸunu gösterir. Böyle bir durumda karşılaÅŸan öğretmenin yapması gereken okulun baÄŸlı bulunduÄŸu bölgenin rehberlik eÄŸitim araÅŸtırma merkezine baÅŸvurmaktır. Â