Gerçek aşka açım

◊ Müzik hayatına nasıl girdi?

- Genetik olarak hayatımda diyebilirim aslında... Babam birkaç enstrüman çalardı, sesi de güzeldi. Annemin ve amcalarımın sesi aynı şekilde. Ailede müzik eksik olmazdı, çok şen şakrak bir aileydik. Daha ilkokuldayken koroya girdim. Müzik eğitimime ise 14 yaşında gitar dersleriyle başladım. Zamanla hayallerimin ana taslağı oluştu: Müzik dünyasında olmak ve kendi şarkılarımı yazmak.

◊ Aklından başka bir iş hiç mi geçmedi?

- Geçti. Babam mali müşavirdi ve kurulu bir düzeni vardı, beni hep ona yönlendirdi. Konservatuvar okumak istiyordum, olmadı, işletme okudum. Sonra mali müşavirlik sınavlarına girdim ve kazandım.

Beyaz yaka olarak devam ettim hayatıma ama mutsuzdum. Sonunda dedim ki en kötü senaryoyu bile yaşayacak olsam, sevdiğim işi yapacağım.

Müzikle harçlığımı çıkarmak bile beni mutlu edecekti. Ve işte şimdi buradayım ve çok da mutluyum.

◊ Mali müşavirlik yaptın mı hiç?

- Evet, bir süre babamla birlikte çalıştım.

◊ Sonra?

- Sonra her şeyi bir kenara bıraktım ve “Kalp” adında bir single çıkardım. Televizyonda yayınlanmaya başladığı ilk gün Gezi olayları başladı. Dolayısıyla şarkı geniş kitlelere ulaşamadı ama hayat bana farklı bir seçenek sundu. Şimdi çok yakın arkadaşım olan Toygar ile tanıştım. Canlı müzik yapıyordu, beni de işin içine soktu. Yaptığım işin hakkını verdim diye düşünüyorum. Ardından ikinci single “Toz Duman” çıktı. Farklı sebeplerden dolayı bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Çalıştığım şirketle aramızda bazı sıkıntılar oldu, yolları ayırdık. Devamında Ozan Çolakoğlu ile görüştük. Şarkılarımı dinlettim, beğendi ve uzun soluklu olduğuna inandığım bir yola çıktık.

◊ Ozan Çolakoğlu ile tesadüfen mi yollarınız kesişti?

- Hayır. “Aşk Katili” için hayal ettiğim bir sound vardı. Onun için Ozan Çolakoğlu’na ulaşmayı bizzat ben istedim.

◊ Birbirinizden beklentiniz neydi, ne talep ettiğiniz?

- Ozan abi benden pek bir şey istemedi çünkü şarkının ruhunu beğenmişti. Benimse zaten Ozan abiye “Şunu yapar mısın?” demem çok manasız olurdu. Sadece “Abi şöyle olsa mı?” dediğim noktalar vardı, onlarda da genel olarak aynı fikirdeydi.

◊ Kulüplerin aranılan seslerindensin. Gece hayatı zor gelmiyor mu sana?

- Gece hayatı tabii ki zor ama âşık olduğum, kendimi ifade edebildiğim bir işteyim, o nedenle saatlerin pek önemi kalmıyor. Müzik gerçekten de para bile almadan yapabileceğim bir şey.

◊ Gece çalışmalarında seni rahatsız eden konular oluyor mu?

- Nezih bir ortamda şarkı söylediğim ve insanlar da beni bildiği için hiçbir sıkıntı yaşamıyorum. Başta birkaç problem yaşadım ama onları tecrübe olarak cebime koydum.

BUGÜNE KADAR HİÇBİR KIZ ARKADAŞIMI ALDATMADIM

◊ Başarısızlık korkun var mı?

- Yok. Şu an hem maddi hem de manevi açıdan bulunduğum noktadan memnunum, mutluyum. Hayalimin peşinden koşmaya devam edeceğim. En büyük hayalim de bir gün Harbiye’de konser vermek.

◊ Çapkın biri misin?

- Kimsenin kalbini kırmıyorum. Bugüne kadar hiçbir kız arkadaşımı aldatmadım. Yani vicdanıma göre yaşıyorum.

◊ Özay Bakır aşk katili midir peki?

- Aşk katili de oldum, aşk kurbanı da. Aşk benim uzun zamandır kaçtığım bir duyguydu. Ama artık beni ezsin geçsin, karar mekanizmamı yok etsin, dağıtabiliyorsa beni dağıtsın, öyle büyük bir aşk yaşamak istiyorum. Ona bir açlığım var diyebilirim. Sevmek ve âşık olmak ayrı şeyler.

◊ Hayatında biri var mı? O aşka ne kadar yakınsın?

- Yok. O duyguyu yakalayana kadar da olmayacak.