Kitap: haftanın yenileri

Güncelleme Tarihi:

Kitap: haftanın yenileri
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 06, 2011 20:20

Haberin Devamı

Roman
Hollywood
Charles Bukowski
Çev.: Avi Pardo
Parantez Yayınları

Meşhur giriş sahnesidir; Amerika’daki kimi barların görüntüleri birbiri ardına verilirken birden kamera yukarıdan aşağı iner ve bir barın kapısından içeri girer. Barda kimsecikler yoktur. Barmen hiçbir şeyi umursamadan gazetesini okumaya devam etmektedir. Yalnız, bardaki küllüklerde tüten dumanlardan içeride birilerinin olması gerektiğini düşünürüz. Sonra dışarıdaki sesler duyulmaya başlar ve bütün müşterilerin arka taraftaki kavgada olduğunu anlarız. İki sarhoş adam kavga etmektedir. Kaybeden Henry Chinaski olur. Senaryosunu Charles Bukowski’nin yazdığı Barfly filminin girişi bu şekildedir. Devamında ise Mickey Rourke ve Faye Dunaway’in harika oyunculuklarına tanık oluruz. Amerika’nın kirli sakallı edebiyatçısı Bukowski, Barfly’da en iyi bildiği şeyi, ayyaş bir adamı anlatmıştı. Hollywood adlı romanında da Barfly filminin nasıl yazılıp çekildiğini ve ‘dehalarla’ dolu Hollywood’un arka bahçesini anlatıyor. Kendisine yapılan senaryo teklifi ile başlayan romanda Francis For Copolla’dan Jean-Luc Godard’a, Norman Mailer’den Sean Penn’e pek çok kişiye tesadüf ederken, Bukowski kendisi rehberlik ediyor bizlere. Bukowski’nin olağanüstü eğlenceli diyalogları ve o hınzır ifadeleriyle hastası olacağınız bir roman Hollywood.

Haberin Devamı

Hikâye / Antoloji
En Güzel Deniz Hikâyeleri
Çev.: Tolga Özkurt
Arion Yayınevi

Kemal Bilbaşar’ın romanı Denizin Çağırışı daha adıyla büyüler okurunu. Her ne kadar romanda farklı bir durumdan bahsediliyor olsa da, mevsim normallerinden birisi de, denizin herkesi çağırmasıdır. Plaza insanlarının büyük kısmı, öğle tatillerinde deniz sesini hayal ettiklerini birbirine anlatarak teselli bulurlar örneğin. Türkiye’de ve dünyada denizin çağırışına kulak verip kendini buna adamış onlarca yazar vardır. Jules Verne, Herman Melville, Joseph Conrad ilk akla gelenler. Sadece yabancı isimleri saymamın sebebi, Arion Yayınevi tarafından yayınlanan 13 ayrı yazarın kaleminden oluşturulan birbirinden güzel deniz hikâyelerinden oluşan antoloji. En Güzel Deniz Hikâyeleri kitabında Conrad’la başlayan seferimiz Edgar allan Poe, Herman Melville, Jack London, Kipling, Fitzgerald, Hemingway, Faulkner gibi uzak limanlara uğradıktan sonra Peter Ustinov’da demir atıyor. Her yazar kendine yapılan çağrının etkisiyle denizi ve deniz adamlarının hayatını bambaşka bir şekilde anlatıyor. Kiminde hiç tekin olmayan bu adamlar, bir diğerinde büyük bir hüznü yaşıyorlar veya amansız bir fırtınaya yakalanıp, eşsiz bir balığın peşine düşebiliyorlar... Mevsime en uygun ve birbirinden etkileyici deniz öyküleri toplamı...

Haberin Devamı

Tarihi Roman
Sari İldiz (Sarı Yıldız)
Ahmet Özgüneş
İnkılâp Kitabevi

Osmanlı tarihi içinde şüphesiz en hareketli yıllardır Tanzimat dönemi. Gururla anılan ‘şanlı’ tarih geride kalmış, bir taraftan İngilizler, Ruslar; diğer taraftan Fransızlar, Almanlar sürekli bir müdahalede bulundukları gibi, ülke de kendi içinde bazı hareketlenmeler yaşamaktadır. Kimi kurumlar Avrupai usullere göre modernleştirilmeye çalışılırken, memleketin münevverleri artık haktan, özgürlükten, adaletten daha gür sesle bahseder olmuştu. Saray ve çevresi ise modernleşmeyi daha çok kıyafette başarmıştır. Çünkü kendi eliyle yurtdışına gönderdiği aydınları bu kez sürgüne yollamıştır. Kimi zaman düzenlenen balolar Fransız salonlarını andırsa da durum hiç öyle görünmemektedir. Tabi bir de bunların yanında yaşanan aşklar var! Ahmet Özgüneş, Sarı İldiz (Sarı Yıldız) romanında 19. yüzyılın sonundaki her alanda kaynayan Osmanlı’ya götürüyor bizleri. Çerkez kızı Sarı Yıldız’ın Sultan Aziz’in haremine getirilmesi ile hayatının seyri kökünden değişir. Başka bir gözdenin kıskançlığı ise aslında ona yardımcı olacaktır. Osmanlı imparatorluğunun hasta adam olmaya doğru ilerlediği günlerdeki ‘ateşli’ günlerine denk düşen ‘ateşli’ bir aşkın da romanı olan Sarı Yıldız, Kafkaslardan İstanbul’a, oradan Selanik’e kadar uzanıyor...

Haberin Devamı

Çocuk
Aç Tırtıl
Eric Carle
Çev.: Fatih Erdoğan
Mavi Bulut

Tatildesiniz. Deniz kenarında veya sakin bir yerlerde, bütün bir yılın yorgunluğunu atmaya çalışıyorsunuz. 3 yaşını geride bırakmış çocuğunuz da yanınızda ve haliyle yalnız bırakamıyorsunuz. Zaten bücürleri iki dakika boş bıraktığınız anda bütün şehri birbirine katabilecek yetenekteler. Henüz top oynamaktan, kovayla kum taşımaktan yorulduğunuz için artık çözüm bulamama aşamasına geldiğiniz anda imdadınıza yetişecek bir kitap, Aç Tırtıl. Çünkü üç boyutlu ve hareketli bir kitap. Özel katlama tekniğiyle hazırlanmış kitapta, bir taraftan çocuğunuza masalını okurken diğer taraftan minik tırtılımızı bir sayfadan diğerine hareket ettirebiliyorsunuz. Üstelik gerçekten kıvrılarak ilerliyor... Küçük tırtılımız sıcak bir pazar günü kendine yemek bulmak için yollara düşer. Haftaiçi o kadar çok meyve yemiş olmasına rağmen, kanatları rengârenk bir kelebeğe dönebilmesi için pastalar, şekerlemeler, çikolatalar yemek istemektedir. Ama farkında olmasa da, onun için küçük bir yaprak bile yeterli olacaktır. Nihayet karnını doyuran ve kozasına yerleşen küçük tırtılımız, iki hafta sonra kozasından, dev kanatları rengarenk bir kelebeğe dönerek çıkar. Eric Carle’nin keyifli masalı, özel 3 boyutlu kitabıyla çocuklar için aynı zamanda eğlenceli bir oyun alanına dönüşmüş...

Haberin Devamı

Anı
Yaşamak Hatırlamaktır
Ülkü Tamer
Doğan Kitap

Türk şiirinin tartışmasız en iyi şairleri arasındadır Ülkü Tamer. Ama sadece şair değildir o. Çevirmen, yayıncı tiyatrocu, sinema yazarı, film ithalatçısı, futbol tutkunu... Liste uzar ama hiçbirisi tek başına yeterli olmaz Tamer’i anlatmaya. ‘50 Kuşağı’nın ve İkinci Yeni’nin önemli şairlerinden Ülkü Tamer, anılarını bir araya getiriyor Yaşamak Hatırlamaktır kitabında. Daha önce Alleben Anıları’nda yazdıklarını ve devamını tek kitapta bir araya getiriyor Tamer. Gaziantep günlerini anlattıktan sonra, İstanbul günlerine geçiyor. Sonra edebiyat çevresi, tiyatro çevresi, Cağaloğlu günleri, tek tek her şey birbiri ardına sıralanıyor. A’nın ‘a dergisi’, Fahrettin Cüreklibatur’un Cüneyt Arkın, Yılmaz Pütün’ün Yılmaz Güney olmasını birbiri ardına okuyacaksınız Ülkü Tamer’in anılarında. Güney’in ilk filminden sonra onunla dalga geçmelerini de, aynı Güney’in Tamer’in öğretmenlik yaptığı okula geldiğinde bütün mahallenin onu görmek için birbirini ezmesini de okuyacaksınız. Öykü yazarı olmak isteyen doktor adayı Fahrettin Cüreklibatur’un efsanevi Cüneyt Arkın’a döndüğüne tanık olacaksınız. En önemlisi Ülkü Tamer gibi lezzetli bir kalemden son 50 yılın yaşantısını kültür odaklı okuyacaksınız.

Haberin Devamı

Belgesel
33 Madenci
Jonathan Franklin
Çev.: Nuray Önoğlu
Hitkitap

Dünyanın en yüksek binası 500 metreyken, yerin 700 metre altında, çalıştıkları madende meydana gelen göçüğün çıkışlarını kapatması yüzünden 69 gün yaşam mücadelesi vermişlerdi. Şilili 33 maden işçisinin başına gelen, diri diri mezara gömülmek dedikleriydi aslında. Geçen günlerde onlarla ilgili yeni bir haber daha çıktı; henüz hiçbirisi tazminatlarını alamadığı gibi, başlarından geçen olayların film haklarını almak için henüz kimse harekete geçmemiş. Yani sıcağı sıcağına dillere destan bir haber olan 33 madencinin 69 günlük yaşam mücadelesi, bugün kimsenin aklına bile gelmiyor. Yaşları on dokuzdan altmış dörde kadar çıkan bu adamlar neler yaşadılar? Birbirlerine ve hayata nasıl sarıldılar? Şilili ünlü gazeteci Jonathan Franklin, San Jose Madeni’nde meydana gelen kazayı Washington Post ve Guardian gibi gazeteler için yerinde takip etmiş ve kurtarma çalışmalarına girme iznini elde etmiş tek gazeteciydi. Madencileri beklerken aileleriyle konuşan Franklin, kurtarılan madencilerle de tek tek söyleşi yapmıştı. 33 Madenci, onların 700 metre yerin altında geçirdikleri günleri an be an aktarırken, aslında insan hayatının ne kadar ucuz ve yaşamanın nasıl bir mucize olduğunu anlatıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!