İyimser olan mutlu kalıyor

Güncelleme Tarihi:

İyimser olan mutlu kalıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2000 00:00

Haberin Devamı

Arkadaşınıza üzücü bir haber verirsiniz. O kişi oturup kara kara düşünmeye başlayacak yerde, tatlı tatlı gülümseyerek size bu haberin hoşa gidecek yanlarını sıralamaya koyulur. İşte iyimserlik budur. Ve herkesin de bu gibi durumlarda iyimser olması, daha mutlu yaşamasını sağlar...

Devamlı olara herşeyin iyi yanlarını gören bir arkadaşınız vadır muhakkak. Önceleri bu kişinin davranışları sizi fazla etkilemez ama sonunda sinir sisteminizin dayanma gücü tükenir ve ‘‘Bana Pollyanna'cılık taslama. Biraz da gerçekleri gör’’ diye arkadaşınızı sert bir dille uyarırsınız. Ulusça, doğuştan karamsarlığa özel bir yeteneğimiz olduğu kesin. Ama bizler doğunun gizemli karamsarlığını da miras almışız. Fakat genlerimizde karamsarlık var diye, iyimserliği bir kusur saymak da mantıkla bağdaşmıyor. Elbette, üzücü olaylar karşısında sevinçten dansetmenizi önermiyoruz. İyimser olmanın yararlarını dikkate alıp genlerinizdeki karamsarlığı tamamen değilse bile büyük ölçüde yok edebilirsiniz.

20. yüzyılda, başta psikiyatrinin babası Sigmund Freud olmak üzere pek çok ruh bilimci iyimserliğin akıl ve ruh sağlığı açısından büyük önem taşıdığını belirtmişlerdi. Fakat onlar, doğuştan gelen karamsarlığın giderilemeyeceği kanısındaydılar. Günümüzde ise bu tezin tam aksi savunuluyor.

Ruh sağlığı ciddi olay

Karamsar kişilerin gerçekten istedikleri takdirde iyimserliği benimseyebilecekleri belirtiliyor. Uzmanlar, sağlıklı yaşayabilmek ve fiziksel bakımdan güçlü olabilmek için karamsarlıktan vazgeçilmesi gerektiğini savunuyorlar. Bu arada dünyanın çeşitli büyük sağlık merkezlerinde araştırmalar yapılıyor. Örneğin Mayo Kliniği'nde bin kadın ve erkek üzerinde yapılan incelemeler, karamsarlarda erken ölüm oranının, iyimserlere göre yüzde 19 daha fazla olduğunu saptadı. Los Angeles'ta California Üniversitesi'nde Aids hastaları üzerinde yapılan bir araştırma da, iyimser hastaların diğerlerinden en aşağı dokuz ay daha fazla yaşadıklarını ortaya çıkardı.

Tıp uzmanları iyimserlikle sağlıklı kalmak ve karamsarlıkla hastalıklarla boğuşmak arasında çok güçlü bir bağın bulunduğunu belirtiyorlar. Uzmanlara göre karamsarlarda vücudu hastalıklardan koruyan bağışıklık sisteminin çalışması aksıyor. Bazı durumlarda bağışıklık sistemi tamamen iflas ediyor ve kişi sağlık sorunlarıyla boğuşmak zorunda kalıyor. İyimserlikle karamsarlığın bağışıklık sistemini neden bu derece etkilediği sorusuna henüz kesin bir cevap bulunamadı. Fakat durum ortada olduğu için de uzmanlar hastalarına karamsarlığı bırakmalarını sağlayacak bazı tedavi yöntemleri uygulamaya başladılar.

Hayatın tadını çıkarın

Hepimiz, başına gelen onca felakete rağmen iyimserliği elden bırakmayan küçük roman kahramanı Pollyanna'yı kendimize örnek almalıyız. Yakın zamana kadar Pollyanna'yı taklit etmek, hoşa giden bir özellik sayılmıyordu. Hatta gençler, iyimser arkadaşlarını Pollyanna gibi olmakla suçluyorlardı.

Ancak iyimserliğin ruh ve beden sağlığı açısından ne kadar büyük önem taşıdığı belirtilince, iyimserlere karşı sürdürülen gizli savaş da sona erdi. Günümüzde iyimser olmayı sağlamayacak koşulların varolup olmadığı da ayrıca tartışılır. Fakat asıl önemli olan, karşı karşıya bırakıldığımız durumların bizi karamsarlığa sürüklememesini sağlamaktır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!