Hosteslerin kıyafeti bitti sıra simitçi ve boyacılarda

Güncelleme Tarihi:

Hosteslerin kıyafeti bitti sıra simitçi ve boyacılarda
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 28, 2005 00:00

Ãœnlü modacı Cemil Ä°pekçi’nin THY hostesleri için hazırladığı kıyafetler, bugün Atatürk Havalimanı’nda düzenlenecek bir defileyle tanıtılacak. 10 gün önce yapılması planlanan defilenin ertelenmesi üzerine ‘THY’den veto yedi’ ÅŸeklinde çıkan haberlere çok güldüğünü söyleyen Ä°pekçi, çok yakında Ä°stanbul’daki simitçi ve boyacıların da kıyafetlerini tasarlamaya baÅŸlayacak.THY hostesleri için tasarladığınız kıyafetleri tanıtacağız defilenin ertelenmesi, THY’nin tasarımlarınızı veto ettiÄŸi yönünde bir habere konu oldu. Biz dedikoduyu çok seven insanlarız, ben de bu ülkeyi çok sevdiÄŸim için 35 senedir dedikodulara katlanıyorum. Bu haber gazetede çıkınca da çok güldüm, çünkü bir defilenin tarihinin atmasının nedeni defilenin yerine karar verilmemesi ya da organizasyonla ilgili baÅŸka bir detaydan kaynaklanır. Böyle bir veto edilme haberinin THY Genel Müdürlüğü’nden gelmesi lazım. Veto edilse neden sekiz aydır çalışılsın? - Ä°lk belirlenen defile tarihi ne zamandı peki?Normalde defile 10 gün önce olacaktı, ama yerler doluydu. - Tasarımlarınızı hazırlarken yönetim hiç müdahale etmedi mi?Yönetim tabii ki yaptığınızı görmek istiyor, ben de kendi atölyemde bir ÅŸey yaptırdığım zaman görmek istiyorum. Ama bana başından beri ‘Şunu yapamazsınız’ diye hiçbir kural koymadılar. Tam tersine bir ÅŸey sorduÄŸumda, ‘Biz bilirkiÅŸiye bıraktık. Siz daha iyi bilirsiniz’ dediler. Hem giyilebilir, hem hosteslerin rahat edebileceÄŸi kıyafetler tasarlamam gerekiyordu. Ä°ki ayım hostesleri dinlemekle geçti. Onun dışında uçağın dışı ve içi deÄŸiÅŸti. Uçağın içinde tuvaletin yeri bile benim az üç haftamı aldı. Çünkü öyle bir yer yapmalıydım ki, bugünlerden çok farklı olmalı ama aynı zamanda benim etnikliÄŸimi yansıtmalıydı. Bir de malzemeler bugüne kadar hiç kullanmadığım malzemeler. - Ekibiniz kaç kiÅŸiydi?Benim kendi ekibim altı-yedi kiÅŸi. Ama teknik kısımda AyÅŸegül Durak, Füsun Uysal; ikram ekibinde Berna Orak, Elif Ergezen, Ahmet DoÄŸan ve Nurten Kocabıyık; kabin hizmetleri baÅŸkanı NeÅŸe KocaoÄŸlu da benimle çalıştı. Çok keyifliydi, ama aynı zamanda çok da yorucuydu. En çok yoran kısmı da bürokrasi kısmı oldu. Bu bir devlet iÅŸi ve bir kiÅŸinin imzasıyla karar alınamıyor. Belki de Türkiye’de en çaÄŸdaÅŸ olmayan tarafımız bu. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar uzun bürokrasi yok. THY’NÄ°N KAFASINA BOMBA DÜŞTÃœ SANDIM - THY’den ilk teklif geldiÄŸi zaman ÅŸaşırdınız mı?Åžaşırdım, çünkü bu bana 15 sene içinde gelen dördüncü teklifleri. Bugüne kadar gelen her teklif, kıyafetleri yapıp imal etmem yönündeydi. Ben de onlara her seferinde fabrikatör ve imalatçı olmadığımı söylemiÅŸtim. Ä°lk defa doÄŸru bir teklif geldi. Sanat danışmanı ve tasarımcı olarak çalışmamı teklif ettiler. Åžaşırdım, THY’nin kafasına bomba mı düştü dedim. Azra Akın’a güzellik yarışması için hazırladığım kıyafetle ödül aldıktan sonra Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Kadir TopbaÅŸ ve ardından da DışiÅŸleri Bakanlığı aramış, 24 saat içinde de resmi tebrik gelmiÅŸti. O zaman da bomba düşmüştü kafama. Kadir TopbaÅŸ simitçiler ve boyacılara, BeyoÄŸlu Belediye BaÅŸkanı Ahmet Misbah Demircan da belediye çalışanlarına kıyafet hazırlamamı istediÄŸinde de bomba düştü kafama!- Simitçiler, boyacılar ve belediye çalışanlarının kıyafetleri için çalışmaya baÅŸladınız mı?Çizimler hazır, gelecek 10 gün içinde Kadir Topbaş’a simitçi ve boyacıların kıyafetlerini sunacağım. Belediye çalışanlarının kıyafetleri için de aynı ÅŸey geçerli.Günümün yarısı toplantıda geçiyorBodrum’da yaptığım Sandalet Evleri çok ilgi gördü, inÅŸaatlarım devam edecek. Fransız Sokağı’ndaki kafem Gitane’a biz ÅŸaka diye baÅŸladık, ama franchise vermeye bile baÅŸladık. Åžarap iÅŸine de ÅŸaka gibi baÅŸladık, ama kış sezonunda birçok yerde Sahire ÅŸarabı olacak. Bunun gibi bir sürü kendi kendine geliÅŸen iÅŸ var. Ama ‘Bunlardan mutlu musunuz?’ diye sorarsanız, deÄŸilim! Bunlar fark ettirmeden beni iÅŸ adamı yapmaya baÅŸladı, günümün yarısı toplantıda geçiyor. Ben bu pozisyonu ömrüm boyunca hiç sevmedim. Gönlümde otel dekore etmek var. Güneyde ve boÄŸazda iki otel için görüşüyorum. Benim uçaklarım hastaneye benzemiyor- Yeni filodaki uçakların içinde ve dışında tamamen sizin imzanız var deÄŸil mi?Uçağın dışı; içeride halısı, kumaÅŸları, koltukların formları, tuvaletlerdeki yer döşemesi ve iç döşemesi, peçetelerin renkleri, çatal-bıçak-kaşık, battaniye, yastık kılıfları... Bir de hosteslerin ve yer hosteslerinin kıyafetleri bana ait. Kıyafetleri Aksoy Tekstil ve UKÄ° dikti. - THY için hazırladığınız kıyafetlerden biraz bahsedebilir misiniz?Benim için bazda turkuvaz renk, lale ve etniklik vardı. Laleyi çok vurgulamalı, ama çok da gözün içine sokmamalıydım. Bir tek uçağın dışında kocaman bir lale var, uçağın içindeyse lale deseni kumaşın içinde. Beyaz gömlek yerine yerdekilerin gülkurusu, havadakilerin turkuvaz, erkeklerin de bej rengi gömleÄŸi var. Turkuvaz ve gülkurusu kravatları var. Gömleklerin kolunun kenarında minik bir altın lale iÅŸleme var, düğmelerinde de öyle. Bana bugüne kadar uçaklar dişçi koltuÄŸunu ve hastaneyi anımsatırdı. O atmosferin olmamasına dikkat ettim. - Bu çalışmanız Türkiye’de bir ilk...Dünyada da ilk! Bana teklif geldikten altı ay sonra Air France, Christian Lacroix’ya teklif götürdü. - Bu uçaklar ne zaman uçmaya baÅŸlayacak?Sanırım ekim ya da kasım ayında. Zaten ilk olarak üç uçak geliyor. Yılbaşına kadar yedi-sekiz olacak. Ä°ki sene içinde bu sayı 53’e çıkacak.- Tamamen kendi tasarımınız olan bir uçakta yolculuk etmek, sizin için çok farklı bir tecrübe olacak...Sabırsızlanıyorum. Herkesten çok ben heyecanlanacağım herhalde. Bir de bundan sonra her seferinde hosteslerin kıyafetlerinden memnun olup olmadıklarını soracağım.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!