1 milyon dolarlık eserin esin kaynağı Bergamalı lastikçi Kemal’in dükkánı

Güncelleme Tarihi:

1 milyon dolarlık eserin esin kaynağı Bergamalı lastikçi Kemal’in dükkánı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 21, 2008 00:00

Bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilecek olan Contemporary İstanbul-Çağdaş Sanat Fuarı’nda bir rekora imza atılacak. Bugüne kadar yaşayan bir Türk sanatçının en pahalı eseri olan Burhan Doğançay’ın çalışması burada sergilenecek ve satışa çıkacak. Milaslı lastik tamircisi Kemal Ada’nın dükkanından esinlenerek yaptığı bu çalışma, İkili Gerçekçilik serisinin son eseri. 1 milyon dolarlık bu eserin hikayesinin peşinden Bodrum’a gittik.

Haberin Devamı

Türkiye’deki resim piyasasında en yüksek fiyata alıcı bulan eserler genelde klasik döneme aittir. Rekor da Osman Hamdi’nin Kaplumbağa Terbiyecisi’nde. Pera Müzesi 2004 Aralık ayında düzenlenen müzayedede eseri o dönemin parasıyla 5 trilyon liraya almıştı.

Yaşayan çağdaş sanatçılarımızın eserleri ise ne yazık ki bu rakamın çok çok gerisinde kalıyor. Oysa dünya resim piyasasında çağdaş sanatın oranı hızla artıyor.

Türkiye’de de çağdaş sanatın hak ettiği yere gelmesi için yola çıkan Contemporaray İstanbul bu yıl üçüncü kez gerçekleştirilecek. 16-19 Ekim tarihleri arasında düzenlenen fuara yerli ve yabancı 68 sanat galerisi katılacak.

Fuarla ilgili hazırlıklar sürerken, Contemporary İstanbul’un Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, Hürriyet’ten Ayşegül Akyarlı Güven’e yaptığı bir açıklamada, fuarda bu yıl ilk kez 1 milyon dolar etiketli bir çağdaş eserin sergileneceğini söyledi. Eser, Burhan Doğançay’a aitti ve bu rakam, şimdiye kadar yaşayan bir Türk sanatçısının eserine biçilen en yüksek fiyattı. Burhan Doğançay, gerçekten de eserleri en pahalıya satılan yaşayan sanatçılarımızdan biri.

Altı ay Türkiye’de, altı ay da New York’ta yaşayan Burhan Doğançay şu sıralarda Bodrum Turgutreis’teki evinin alt katına kurduğu atölyesinde çalışıyor.

Böylesine rekor fiyata sergiye konulacak olan eseri görmek ve hikayesini dinlemek üzere Bodrum’un yolunu tutuyoruz hemen.

Burhan Doğançay ve eşi Angela oldukça sıcak bir şekilde karşılıyor bizi.

Sonra, 1 milyon dolar etiket konulan eserle karşı karşıya geliyoruz: Adı Stonewall, yani Taş Duvar. Bir lastikçi dükkanıyla karşılaşmış gibiyiz. 2.7 metreye 5 metre boyutundaki Stonewall, bizi lastikçi dükkanına götürüyor. Eser tamamlanmış durumda ve 5 Ekim’de fuar için İstanbul’a yola çıkmak üzere hazır bekliyor.

13 YILDIR HER YERDE LASTİKÇİ DÜKKANI ARADI

/images/100/0x0/55ea9ee6f018fbb8f88bf1a2

Bu eser, yaklaşık elli yıldır bütün dünya duvarlarını fotoğraflayan ve eserleri pek çok müzeye, özel koleksiyona giren Doğançay’ın "İkili Gerçekçilik" serisinin bir parçası, "Lastik Tamiri" adlı eserinin bir devamı. İkili Gerçekçilik, Burhan Doğançay’ın duvar kolajlarından sonra başladığı bir seri. Tablolarını günlük hayattan objelerden oluşturuyor, o objelerin yerleştirildiği fonu tasarlayıp boyuyor. Böylece iki gerçeklik üstüste biniyor. "Lastik Tamiri" ise, ressamın 1995’te yaptığı bir eser. Bir lastikçi dükkanında bulabileceğiniz bütün nesnelerden, lastiklerden, jantlardan oluşuyor.

"Yaptığım bütün eserler seridir, ama Lastik Tamiri tek olarak kalmıştı. Kafamda 13 yıldır dolanıp duruyordu" diyor yeni eserini anlatırken Burhan Doğançay: "Geceleyin yatarken, yürüyüş yaparken hep resim yaparım kafamda. Bu benim için bir inat oldu. Bütün yaptığım eserler bir seridir. Duvarlar gibi. Ama bir tek lastikçiler öyle olmadı. Lastikli ilk eserim Lastik Tamiri’ni 1995’te yapmışım. Tek bir taneydi o ve Dolapdereli bir lastikçiden etkilenerek yapmıştım onu. 13 yıl geçmiş aradan ve ben bu süre zarfında kimi görsem, ’ya şöyle bir lastikçi biliyor musun’ diye soruyordum hep. Mesela Avcılar’da gördüm diyor biri; apar topar kalkıp Avcılar’a gidiyorum. Var, ama olmuyor. Bodrum’da da aynı şey. Ama kafaya takmışım ben, sürekli yeni bir eser düşünüyorum. İlla ona uygun lastikçi bulmam lazım."

Bu yıl yazı geçirmek için gittiğinde yine her zaman olduğu gibi oto sanayi sitelerini dolaşmış, çevresine haber bırakmış.

Haberin Devamı

1 milyon dolarlık eserin esin kaynağı Bergamalı lastikçi Kemal’in dükkánı


ARADIĞI LASTİKÇİ MİLAS’TA BULUNDU

Sonunda Milas’taki sanayi sitesinde lastikçilerin dikkatini çekebileceğini söylemiş bir tanıdığı. Hemen Milas’ın yolunu tutmuş. Toplam beş tane lastikçi varmış orada, ilk dördü aradığı gibi çıkmamış. Son dükkan Kemal Ada’ya aitmiş... Bingo: "Dükkanın tam karşısında taş bir duvar ve önüne lastikler sıralanmış. Sonra dükkanın içine baktım çok şey anlatıyor. Adam da çok hoşsohbet çıktı. Çok sevdim kendisini de."

Lastikçinin fotoğraflarını çekmiş, eski tabelasını, üzerinde Lastikçi Kemal yazan eski lastiklerini, çırak aranıyor yazılarını almış. Birkaç kez daha gidip gelmiş dükkana. Eskizlerini çıkarmış yapacağı işin. Ama 13 yıl sonra ikinci bir lastikçi tablosu yaratmak hiç de kolay olmamış Doğançay için. Çünkü dükkanın tam karşısındaki taş duvara bir sergi gibi dizilmiş patlak lastikler, çok etkileyiciymiş: "Karşıdaki duvarla dükkanın içini nasıl bir kompozisyonda birleştirebilirim diye düşündüm. İki lastiği üst üste koymak yeterli değil tabii. Günlerce kafamda bu resimle yatıp kalktım. En güç doğum bu oldu benim için. Kusursuz bir kompozisyon yaratmaya çalıştım. Ve ortaya Stonewall çıktı."

AMACIM ÇAĞDAŞ TÜRK SANATINA DİKKAT ÇEKMEK

Contemporaray İstanbul’da sergilenecek olan Stonewall’a 1 milyon dolar değer biçmesinin nedenini çağdaş Türk sanatına dikkat çekmek olarak açıklıyor Doğançay:

"Benim isteğim Türkiye’nin sanat piyasasının birinci liginde oynaması. İranlı bir sanatçının resmi satılıyor 2 milyon 800 bin dolara. Bir Çinli sanatçının resmi 10 milyon dolara alıcı buluyor. Hindistan’da eserleri 1 milyon doların üzerinde satılan bin 200 ressam varmış. Benim düşüncem, Türkiye’de de fiyatlar arttığı takdirde yabancılar Türkiye’ye ilgi gösterecektir. Çin’de mesela önce Çinli alıcılar kendi ressamlarının fiyatlarını yükselttiler. Şimdi 10 milyon dolara satan ressamları var. Ama alıcı artık sadece Çinliler değil, bütün dünya. Eğer bizde de fiyatlar yukarıya çekilirse ilgi buraya da yönelir. Daha çok da gençler yararlanır bundan. Benim bütün amacım bu. Bizim çektiğimiz eziyeti onlar çekmesin, bunun için enerjilerini harcamasınlar."

Beyoğlu’nda kurduğu Doğançay Müzesi’nin de bunu yapmaya çalışıyor. Öğrenciler arasında resim yarışmaları yapıp kazananları Paris’e Londra’ya müzeleri gezmeye gönderiyor. Doğançay müzesini gezmeye gelenlerle tek tek ilgileniyor, boya kalemleri dağıtıyor.

Bir milyon dolarlık fiyatın bir diğer nedeni de zaten müzeyi yaşatmak. Daha fazla çocuğa ulaşmak, resmi sevdirmek. Çünkü o çağdaşlığın buradan geçtiğine inanıyor.

30 YILLIK LASTİKÇİ KEMAL USTA
/images/100/0x0/55ea9ee6f018fbb8f88bf1a6


Kemal Ada, Milas’ta 30 yıldır lastikçilik yapıyor. Türkiye’nin en pahalı çağdaş sanat eserinin dükkanından çıktığının henüz farkında değil. O işini çok iyi yapmasına bağlıyor bütün gösterdiğimiz ilgiyi. Ziyaretimizin nedeninin de bu olduğunu düşünüyor belli ki. Bütün belediye görevlilerinin, hastane baş hekiminin ve hakimin lastiklerini kendisinin tamir ettiğini söylüyor gururla. Hayatında ilk defa bir ressamla tanışmış, Doğançay yaptığı işin eskizlerini göstermiş kendisine, Kemal Usta ona eserinde kullanması için birçok malzeme vermiş. "Çok güzel bişey" diye yorumluyor eseri nasıl bulduğunu sorunca.

Hasta Beşiktaşlı, dükkanındaki Beşiktaş bayrağını da vermeyi teklif etmiş Doğançay’a. Bayrak olmasa da Beşiktaş takımının eski fotoğrafları girmiş eserin içine. İkinci hastalığı ise Anavatan Partisi. Son yerel seçimlerde belediye meclisi adayı olmuş ama kazanamamış. Seçim çalışmaları sırasında kendini tanıtmak için yazdığı broşürde, "bakmayın ellerimin kara olduğuna, alnım bir o kadar aktır" diye yazmış. En büyük derdi ise dükkanına astığı "Çırak aranıyor" yazısını iki yıldır yerinden kaldıramamış olması. "Şimdiki gençler internet cafe’den çıkıp çalışmak istemiyor ki" diye yakınıyor.

ESERLERİ BEŞ AYRI MEKÁNDA SERGİLENECEK

Contemporary İstanbul tam bir Burhan Doğançay retrospektifine sahne olacak. Çünkü eserleri beş ayrı mekanda sergilenecek. Fuarın en önemli eseri Stonewall diğer iki lastikçi eseriyle birlikte ayrı bir mekanda bulunacak. Gölge heykelleri için de 105 metrekarelik bir alan ayrıldı. Doğançay Müzesi için yapılan mekanda da İkili Gerçekçilik serisinden eserler satışa çıkacak. Ressamın Brooklyn resimleri için de bir başka mekan ayrıldı. Fuarın sponsoru Akbank’ın VIP salonunun duvarlarını da yine Doğançay’ın kolajları süsleyecek.

DUVARLAR İNSANLIĞIN BELLEĞİ

1964’ten beri duvarları çekiyorum ve onlar üzerine çalışıyorum. İnsanoğlu gelmiş bir şey yapmış, hayatının izini bırakmış oraya. Doğa da gelip yağmuruyla, karıyla, rüzgarıyla ve güneşiyle ona müdahelede bulunmuş. Ve ortaya inanılmaz bir insanlık belleği çıkıyor. Dünyada gezmediğim yer neredeyse kalmadı duvarların peşinde. Üç kez tekinsiz sokaklarda duvar ararken soyuldum. Fotoğraf makinelerim gitti. Biri Arjantin’de, diğeri Güney Afrika’da ve Türkiye’de Dolapdere’de. Portekiz’de diktatörlük son bulduğunda 300 dolar borç alıp Lizbon’a gittim hemen. Çünkü o güne kadar dikta altında hiçbir şey yapamamışlar. Ama biliyorum ki ilk önce duvarlara açılacaklar. Hep öyle olur, duvarlar çok önemlidir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!