Sigortacıların iklimle imtihanı

PARİS İklim Anlaşması’nın Meclis’te onaylanması ile Türkiye hem anlaşmayı imzalayan ülkeler arasına girdi hem de iklim politikasından yeni bir dönem başladı. İklim değişikliğinin etkileri de sigortacıların birinci gündem maddesi. Aynı zamanda Paris İklim Anlaşması’nın sigortacılık üzerinde de etkileri olacak.

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, iklim değişikliğinin kısa vadede sigorta sektöründe paradigma değişikliğine neden olacağını belirterek, bu konuda acil aksiyon alınması gerektiğini söyledi. Doğal felaketlerin en önemli nedeninin iklim değişikliği olduğunu belirten Benli, “Bundan sonra ani hava değişimleri ve iklim olaylarıyla daha sık karşılaşacağız. Doğal afetler ve kuraklık meselesi, hayatımızın bir parçası hâlini alacak elzem bir sorun olarak karşımızda duruyor” dedi.

315 MİLYON TL ÖDEDİK

Benli, 2020’nin, sigortacılık için 1970’ten bu yana en maliyetli yıllardan biri olduğunu, afetlerin toplam 190 milyar dolar ekonomik kayba neden olurken sigorta sektörünün bunun 81 milyar dolarlık kısmını karşıladığını belirterek, şunları söyledi:
“2021’in ilk 6 ayında ise afetlerin neden olduğu ekonomik kayıp 93 milyar doları aştı, bunun 42 milyar dolarlık kısmı sigortalı hasarlardan oluştu. Türkiye’de temmuz, ağustos aylarında yaşanan sel ve yangında sigortalı hasar 315 milyon TL’dir. Keşke 315 milyon TL değil de 3 milyar TL hasar ödenebilseydi. Çünkü gelişmiş ülkelerde tüm bu felaketlerde maddi zararların yüzde 45’i sigorta sektörleri tarafından karşılanırken, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde bu oran sadece yüzde 3 civarında.”

PARİS İKLİM ANLAŞMASI SORUMLULUK YÜKLÜYOR

TSB Başkanı Atilla Benli, Paris İklim Anlaşması’na değinerek, şunları söyledi: “Anlaşmada; iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı uyum kabiliyetinin ve iklim direncinin artırılması, düşük sera gazı emisyonlu kalkınmanın temin edilmesi ve bunlar gerçekleştirilirken, gıda üretiminin zarar görmemesi önemli temel hedefler. Ayrıca düşük emisyonlu ve iklim dirençli kalkınma yolunda finans akışının istikrarlı hâle getirilmesi hedefler arasında yerini alıyor. Bu da sektöre önemli sorumluluk yüklüyor. Çünkü sigortacılık doğası gereği kalkınma yolunda en önemli güvence konumunda. Bu nedenle de ülkemizin taraf olduğu Paris İklim Anlaşması’nı önemsiyoruz, bu konuda sürdürülebilir projelerle katkı sunabilmek için çalışmalarımızı hızlandırdık.”

AFETLER, SİGORTAYA TALEBİ ARTIRDI

HDI Sigorta Genel Müdürü Ceyhan Hancıoğlu, iklim değişikliğinin sigortacılığa yeni bir bakış açışı getirdiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Birkaç yıl öncesine kadar pek rastlanmadığımız hortum gibi hadiseler ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu tip olaylar sigortacılık sektörünü yeni hasar kayıtları ile tanıştırıyor. Doğal afetlere karşı ise toplumumuzda kaderine razı olma anlayışı hakim. Ancak, son dönemde yaşanan yangın, sel felaketleri sonrası, o bölgelerde sigortalılık bilinci ve teklif adetlerinde geçici artış gözlemledik. Bu yükselişte ilk sırayı Kastamonu alıyor. Yangına karşı yaptırılan sigorta poliçe sayısının geçen yıla göre yüzde 23.6 büyüdüğünü söyleyebiliriz. Fakat bu talep geçici olmamalı, kalıcı olmalı; zira doğal afetlerden kaçmak mümkün gözükmüyor.”

YEŞİL BORÇLANMA ARAÇLARI DESTEKLENECEK

SİGORTACILIK ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkan Yardımcısı Mete Güler, Paris İklim Anlaşması’nın sigortacılık alanına yansımalarına hazırlıklı olunması gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Sürdürülebilir finans sistemini desteklemek adına, özellikle Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yürütülen çalışmalar sonrasında ihraç edilecek yeşil borçlanma araçlarının desteklenmesi ve yaygınlaştırılması için sigorta sektörü üzerine düşeni yapacaktır. Biz de bu konuda yapacağımız düzenlemelerde yeşil borçlanma araçlarına ve sürdürülebilirlik endeksinde yer alan şirketlere yatırımı destekleyen bazı hükümlere yer vereceğiz.”