Yufta yürekli adam

Güncelleme Tarihi:

Yufta yürekli adam
Oluşturulma Tarihi: Ocak 23, 2016 11:18

Bugün size tanıdığım Mustafa Koç’u anlatmaya çalışacağım.

Haberin Devamı

-Başka dünyanın insanı gibiydi. Belki de bu yüzden erken gitti. Onu uzaktan tanıyan, bilen herkesin şaşıracağı kadar farklıydı. Türkiye’nin ve dünyanın sayılı iş insanlarından birinin ardından en çok “büyük yürekli adam” ve “mütevazı insan” denmesi de bu yüzdendir. 

-Pamuk kalpliydi, hastanede taziyeye gelenlerden birinin de söylediği gibi “köfte yürekli bir adamdı”

-Arkadaşlarının bir dediğini ikiletmezdi, dokunabildiği herkese el uzatırdı.

-“Koç ailesi”nin en eğlenceli karakteriydi. Hem abiydi hem köprü.

-O büyük zenginlik ve ün içinde tevazu sahibi, empati kurmasını çok güzel başaran bir insandı

-Merhametliydi, Boğaz’da balık tutanlarla da dost olabilen, Anadolu Hisarı’nda mahalle maçında top peşinde koşan deli yürek bir adamdı.

-Şahane bir babaydı. Her sohbetimizin bir parçası mutlaka kızları Esra ve Aylin olurdu. “Allah bana şahane kız evlatlar verdi” derdi hep. Son sohbetimizde Çeşme’den konuşmuştuk. “Kızlar annelerine çekmiş, İzmirli olmaları galiba ağır basıyor” demişti.

-Makam şoförünün yanına otururdu, herkesle eşit ilişki kurardı.

-Gökova Körfezi’nde teknesiyle gezerken denizdeki, karadaki çöpleri, pislikleri bizzat kendi toplardı.

-Kimseye emir vermez, herkese rica ederdi.

-Tarihten sanata denizcilikten spora her konuda sohbeti seven çok yönlü bir kişilikti.

-Eğitimde eşit fırsatlar yaratılması için kafa yoran, yatırım yapan bir eğitim gönüllüsüydü

-Eğlenmeyi severdi, bir tutkusu da Latin müzikleriydi.

-Öğrenmeye meraklıydı. 2006 yılında başladığı fotoğraf çekme tutkusunu anlatırken de, “Anı yakalamak, hayatın anlardan ibaret olduğunu gösteriyor. Ne olacağımızı bilmiyoruz, bu yüzden de her anımız çok kıymetli” demişti.

-Öyle dostlukları vardı ki seyisinden ülke başkanlarına, rektörlerden sokaktaki simitçiye kadar…

-Kadınlara inanırdı. Bu toplumun ancak kadınların eğitimiyle, ekonomiye katılımıyla kalkınacağına inanıyordu. Kendisiyle ilgili son yazımın başlığı da “Kadınsız toplum yarınsızdır” olmuştu.

-Yüreği hep masum bir çocuğun yüreği gibiydi, belki de bu yüzden çok erken gitti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!