Yarışmada birinci olmasam da olurdu
Güncelleme Tarihi:
Arzu Akbaş
Oluşturulma Tarihi: Nisan 29, 2004 01:50
Bay Sinema adlı kitabı Doğan Kitap’tan çıkacak olan Türker İnanoğlu’nun Kelebek’te üç gün boyunca yayınlanan anıları ses getirdi. İnanoğlu’nun hakkında ilginç olaylar anlattığı Necla Nazır, Bülent Ersoy ve Türkan Şoray, Kelebek’e konuştu.
Türker İnanoğlu, Kelebek’te üç gün boyunca yayınlanan anılarında ve röportajında Necla Nazır, Bülent Ersoy ve Türkan Şoray’la ilgili ilginç olaylar anlatmıştı. İnanoğlu, Bülent Ersoy’un film setinde Orhan Aksoy’un yakışıklı asistanı Samim Utku’ya kancayı taktığını söylemiş, rol arkadaşı Gülşen Bubikoğlu’nun gözlerinin içine aşkla bakmasını istediklerinde, Ersoy’un ‘Ben sapık mıyım bir kadına bakayım’ dediğini hatırlatmıştı. Türkan Şoray’la ilk gençlik yıllarında flört yaşadığını anlatan Türker İnanoğlu, güzellik yarışmasında da Gülşen Bubikoğlu’nun yerine Necla Nazır’ı birinci yaptıklarını söylemişti.
Necla Nazır konuyla ilgili olarak, ‘Benim o dönem bu gelişmelerden haberim yoktu. Türker Bey’in bunlara kitabında yer vermesi beni rahatsız etmiyor, hatırlanması gereken bir anısıymış demek ki. O yüzden saygı duyuyorum. İkimizin de ismi aynı değer ölçüsünde diye düşünüyorum, onun yarışmadan çekilmiş olması Gülşen Bubikoğlu’na bir şey kaybettirmedi. O da kendini sinemada gösterdi, komedi filmlerinde çok başarılı oldu. Ne o ne ben bir şey kaybetmedik diye düşünüyorum’ dedi.
Çok duygulandım
Türker İnanoğlu, Türkan Şoray’la yaşadıklarını ‘Türkan’ı yeni keşfettiğimiz zamandı. Ben de çocuktum, o da çocuktu. Öyle bir yakınlaşma oldu aramızda ama sonra geri çekildik ikimiz de. Aşk diyebilir miyiz bilmiyorum ama vardı bir şeyler, hafif flört oldu demek daha doğru olabilir’ diye anlatmıştı. İnanoğlu’nun samimi sözleri karşısında çok duygulandığını belirten Türkan Şoray bu açıklamalar sonrası şunları söyledi: ‘Sinema benim hayatım. Oyuncu olmama vesile olansa Türker İnanoğlu’dur. İnanoğlu olmasa ben sinemayla tanışmayacaktım belki de... Bu sebeple benim için en önemli iki-üç insandan biridir. Samimi anılar bunlar. Bu anılar beni yıllar öncesine götürdü, çok duygulandım. Türker İnanoğlu’nun kitabını da merakla bekliyorum’.
Bildiklerimi açıklamak büyüklüğüme yakışmaz
Bülent Ersoy ise İnanoğlu’nun açıklamalarına şu karşılığı verdi: ‘Gerçek ve büyük starlar rollerinin üstesinden gelebilmek için rol de olsa aşkı yüreklerinde yaşamalıdırlar. Benim o zamanlarda yaşadığım dezavantajım gereği karşımdaki partnerim bir kadın olan Gülşen Bubikoğlu’ydu. Hal böyle olunca, benim ruhen bir kadın olarak Sayın Bubikoğlu’ndan elektrik alabilmem, ancak iki kadının birlikteliği gibi sapıkça bir tezahür olurdu. Ya sanal birine yüreğimde yer verip hislerimi kamçılayacaktım ya da Türker İnanoğlu beyefendinin söylediği gibi birini kafama takıp, platonik aşkla rolümün üstesinden gelecektim. Bunda da başarılı olduğumu zannediyorum. Zira bu filmlerim aylarca uzatmalı galalarla, gişe hasılat rekorları kırmıştı. Söylediği ismin şu anda adını dahi hatırlayamıyorum, yolda görsem fizyonomisini tanımam. Çok şık bulmadım bazı yaşanmış sırların ortaya çıkmasını. Benim de 34 senelik sanat yaşamımda, içinde sayın İnanoğlu da dahil olmak üzere bildiğim çok şeyler var. Bunları söylemem şık olmaz. Bildiklerimi söylemem, çünkü benim büyüklüğüme yakışmaz bu...’
Necla Nazır konuyla ilgili olarak, ‘Benim o dönem bu gelişmelerden haberim yoktu. Türker Bey’in bunlara kitabında yer vermesi beni rahatsız etmiyor, hatırlanması gereken bir anısıymış demek ki. O yüzden saygı duyuyorum. İkimizin de ismi aynı değer ölçüsünde diye düşünüyorum, onun yarışmadan çekilmiş olması Gülşen Bubikoğlu’na bir şey kaybettirmedi. O da kendini sinemada gösterdi, komedi filmlerinde çok başarılı oldu. Ne o ne ben bir şey kaybetmedik diye düşünüyorum’ dedi.
Çok duygulandım
Türker İnanoğlu, Türkan Şoray’la yaşadıklarını ‘Türkan’ı yeni keşfettiğimiz zamandı. Ben de çocuktum, o da çocuktu. Öyle bir yakınlaşma oldu aramızda ama sonra geri çekildik ikimiz de. Aşk diyebilir miyiz bilmiyorum ama vardı bir şeyler, hafif flört oldu demek daha doğru olabilir’ diye anlatmıştı. İnanoğlu’nun samimi sözleri karşısında çok duygulandığını belirten Türkan Şoray bu açıklamalar sonrası şunları söyledi: ‘Sinema benim hayatım. Oyuncu olmama vesile olansa Türker İnanoğlu’dur. İnanoğlu olmasa ben sinemayla tanışmayacaktım belki de... Bu sebeple benim için en önemli iki-üç insandan biridir. Samimi anılar bunlar. Bu anılar beni yıllar öncesine götürdü, çok duygulandım. Türker İnanoğlu’nun kitabını da merakla bekliyorum’.
Bildiklerimi açıklamak büyüklüğüme yakışmaz
Bülent Ersoy ise İnanoğlu’nun açıklamalarına şu karşılığı verdi: ‘Gerçek ve büyük starlar rollerinin üstesinden gelebilmek için rol de olsa aşkı yüreklerinde yaşamalıdırlar. Benim o zamanlarda yaşadığım dezavantajım gereği karşımdaki partnerim bir kadın olan Gülşen Bubikoğlu’ydu. Hal böyle olunca, benim ruhen bir kadın olarak Sayın Bubikoğlu’ndan elektrik alabilmem, ancak iki kadının birlikteliği gibi sapıkça bir tezahür olurdu. Ya sanal birine yüreğimde yer verip hislerimi kamçılayacaktım ya da Türker İnanoğlu beyefendinin söylediği gibi birini kafama takıp, platonik aşkla rolümün üstesinden gelecektim. Bunda da başarılı olduğumu zannediyorum. Zira bu filmlerim aylarca uzatmalı galalarla, gişe hasılat rekorları kırmıştı. Söylediği ismin şu anda adını dahi hatırlayamıyorum, yolda görsem fizyonomisini tanımam. Çok şık bulmadım bazı yaşanmış sırların ortaya çıkmasını. Benim de 34 senelik sanat yaşamımda, içinde sayın İnanoğlu da dahil olmak üzere bildiğim çok şeyler var. Bunları söylemem şık olmaz. Bildiklerimi söylemem, çünkü benim büyüklüğüme yakışmaz bu...’